"الشَعرِ" - Translation from Arabic to Turkish

• saç
• saçları

Ben gidip, biraz saç toplayacağım, ne çıkacağını kim bilir?
أَنا ذاهِب إلى سحب بَعْض الشَعرِ ' سبب وما يدريك.

saç saça girme işini sonraya bırakın.
فقط قلم رصاص في سَحْب الشَعرِ لتاليِ، حَسَناً؟

Bu saç rengiyle çok şirin olmuşsun.
يُمْكِنُ أَنْ تَكُونَ أيّ لطيف بلونِ الشَعرِ الجديدِ؟

Evden alınan saç örneğiyle karşılaştırmam lazım.
أنا ما زِلتُ يَجِبُ أَنْ أَختبرَه مِنْ الشَعرِ في البيتِ.

Çok güzel saçları vardı.
كَانَ عِنْدَهُ مثل هذا الشَعرِ اللطيفِ.

Bir tutam saç gözlerini kapatıyordu.
خصلات الشَعرِ كَانَت تضايقُ عينها الجميلة

Evet Caroline'in saç fırçasından aldığım DNA'sı ahşap döşemede bulduğunuz kanla uyumlu.
لذا دي إن أي إنتزعتُ مِنْ الشَعرِ على فرشاةِ كارولين متّسق مع الدمِّ وَجدَ على أرضيةِ الخشبَ.

Stüdyonu her yerinde saç telleri var.
هناك سواحل الشَعرِ الأحمرِ في جميع أنحاء الإستوديو.

Yanımda bir torba saç vardı. Anlıyor musunuz?
أنا مزقت مغسلتها إرباً إرباً جَلبت حقيبة الشَعرِ تعرف ما اقصد ؟

Onu babanın saç fırçasından aldığım örnekle karşılaştırdım ve uyuşmadı.
حَسناً، قَارنتُه إلى الشَعرِ ذلك أَخذتُ مِنْ فرشاةِ الأبَّ،... ... وهولَمْيُجاري،

Aynı zamanda, tırnak cilası ve saç boyasının da!
أيضاً مِنْ صقلِ المسمارِ وصبغِ الشَعرِ

Sanki saç rengi de aynı.
والذي يَبْدو مثل بَعْض الشَعرِ.

İşte buna kötü saç günü derim.
الآن هذا ما أدعوه يوم "الشَعرِ السيئِ".

Birçok... farklı saç örneği var.
عِنْدي a... يَختبرُ عددُ الشَعرِ المختلفِ هنا.

Tek ihtiyacımız olan, ufak bir leke... ip parçası, deri parçası, saç teli...
كُلّ نَحتاجُ a نقطة... قطعة الليفِ، قطعة الجلدِ، a ساحل الشَعرِ

Kımıldama, saç yumağı.
توقف عندك، يا كرة الشَعرِ!

- Seviyorum. Hem saçları kadar.
الكثير مِنْ الشَعرِ.

Bu neden Robert'ın kadın kokusu aldığını gayet iyi açıklıyor ve heryere dağılan kızıl saçları ama cevabım hayır.
(حَسناً ، هذا يوضح العطر الذي يشمه (روبرت ووجود الشَعرِ الأحمرِفي كل مكان لكن ليس هناك ترابط