"الصاروخية" - Translation from Arabic to Turkish

    • roket
        
    • füze
        
    • roketli
        
    Ve yapılması önceden tahmin edilemeyen tek tekerlekli roket bisiklet. Open Subtitles و الدراجة الأحادية الهوائية الصاروخية الغير متنبأ بها البسيطة جداً
    Bu bizi roket metaforunun ikinci bölümüne getiriyor: yönlendirme. TED هذا يأخذنا إلى الجزء الثاني من خطتنا الصاروخية: التوجيه.
    roket ayakabılarıyla uçmaya başladı sonra kafasının içine doğru gittim ve artık canavar benim arkadaşım oldu sonra frigo almaya gittik. Open Subtitles بدأ بالتحليق هناك باحذيته الصاروخية ثم كان علي ان ادخل في راسه وبعد ذلك صار الوحش صديقي
    Ve füze birlikleri alarma geçirilecek. Open Subtitles والقوات الصاروخية ستكون في وضع الإستعداد لحالات الطوارئ
    füze saldırıları aslında iyi bahane oldu. Open Subtitles الهجمات الصاروخية كانت في الواقع عذرًا جيدًا
    Barry, tuş takımına ulaşmak için füze aracının temelindeki paneli kaldır. Open Subtitles باري، للوصول إلى لوحة المفاتيح ، إزالة لوحة في قاعدة السيارة الصاروخية.
    Evdeki roket bilimci ben miyim? Open Subtitles ألست أنا العالم في القذائف الصاروخية في هذا المنزل. ؟
    Makineli tüfeklerin ve roket atarların kullanıldığı ağır silahlı saldırıya maruz kaldılar. Open Subtitles وقد قابلتهم النيران الكثيفة من الرشاشات والقنابل والقذائف الصاروخية
    Katı roket motorları proje müdürüyüm. Open Subtitles أنا مدير مشروع المحركات الصاروخية الصلبة،
    Uçağı havaya uçuran roket şuradan geldi ve oğlumdan gelen arama buranın batısından yapılmış. Open Subtitles القذيفة الصاروخية التي دمرت الطائرة جاءت من الأعلى هناك والمكالمة الصادرة من ابني صدرت من غرب هذا الموقع.
    - İyi bir silah. - Tümü roket mermi. Open Subtitles انها بندقية جيدة - كل الأسلحة الصاروخية -
    Bize roket gibi güç vermesi için her gün Ovaltin içiyoruz. Open Subtitles نحن جميعا لدينا تشرب بطعم الشوكولاته فالتين كل يوم للمساعدة في إعطاء لنا ما نحتاج لل قوة الصاروخية .
    roket saldırısının enkazı zincirleme tepkiye neden oldu... diğer uydulara çarptı ve yeni enkaza yol açtı. Open Subtitles الحطام الناجم عن الضربة الصاروخية" "يُصيب سواتل أخرى و يتسبب بحطام جديد
    Katı roket iticilerini yapan, Morton Thiokol, şimdiye kadar uçtuğumuz en düşük sıcaklıkta contanın 11 derece olduğu gerçeğini bize sundular, ve bizim o deney şartlarının dışında kaldığımızı belirttiler. Open Subtitles مورتون ثيوكول الذي صنع المعززات الصاروخية الصلبة ، قدم لنا بالحقائق , أن أدنى درجة حرارة أننا قد طرنا بها بالحلقات الدائرية كانت 53 درجة
    Benim roket gemim seninkinden çok daha iyi. Open Subtitles سفينتي الصاروخية أفضل بكثير من سفينتكم
    Bu durumda, füze saldırısını iptal ederim. Open Subtitles في هذه الحالة سأوقف الضربة الصاروخية
    füze iptal edilecek, Sayın Büyükelçi. Open Subtitles سألغى الضربة الصاروخية, سيدى السفير
    Biliyor musun, Başkan'ın bindiği 18 tonluk askeri zırhlı Cadillac CTS, gaz, kimyasal ve füze saldırılarına dayanıklıymış. Open Subtitles أتعلم أن الرئيس يُتنقل بسيارة "كاديلاك" تزن 18 طن مصفحة ضد الهجمات الصاروخية و الكيميائية؟
    füze sistemleri ateşlenmeye hazır. Open Subtitles الأنظمة الصاروخية مستعدون لاطلاق النار.
    Kaç füze fırlattın? Open Subtitles كم عدد الهجمات الصاروخية التى أطلقتيها؟
    - Tamam, füze savunma sistemleri çökmek üzere. - Güzel. Open Subtitles -حسنًا ، الدفاعات الصاروخية إنخفضت قليلًا
    Garajda bulduğun roketli motosikleti denemek için kullanmak istemiştin. Open Subtitles تجولت في المرآب وأخذت الزلاجات الصاروخية الخاصة بي لتجربها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more