"الصحفيّ" - Translation from Arabic to Turkish

• Basın
• muhabirin

Bu benim Basın toplantısında verdiğim yanıtlardan bile daha şüpheli.
لا هذا أكثر غموضاً حتي من إجابتي في المؤتمر الصحفيّ

Basın toplantım için birkaç ağacı yok edecekler.
هذا فقط لأنّنا نزيل بعض الأشجار من أجل مؤتمري الصحفيّ.

Terfiyle birlikte Basın açıklaması yapmak zorunda olduğumu söylediler ben de onlara kurşun yerim daha iyi dedim.
لو أخبروني أن المؤتمر الصحفيّ تصحبه ترقية لقلت لهم أنّي أفضّل تلقّي طلقة في ميدان العمل عوضَ ذلك.

Kolay olmayacağını biliyorum, ama Basın toplantısı bittikten sonra daha iyi hissedeceksin.
أعلم أنّ هذا لن يكون سهلًا، ولكن ستشعرين بتحسّن عندما ينتهي المؤتمر الصحفيّ.

Ama şu muhabirin iyi olduğuna dair anons geçtiler.
لكن أبشِر فموفدنا قال بأن ذلك الصحفيّ حيّ

Onun hatası olduğunu öğrenir öğrenmez, hemen Basın toplantısı düzenledim.
عندما عرفت بمَ قام بإقترافه، أجريتُ على الفور هذا المؤتمر الصحفيّ.

Biliyorum dünya, doğal olarak etrafında dönüyor ama onun kalp krizine Basın toplantının neden olmadığına oldukça eminim.
يتمحور حولكِ، ولكنّني مُتأكّدٌ تمامًا أنّ مؤتمركِ الصحفيّ لم يُسبّب لأبينا نوبة قلبيّة

Fakat Basın kısmını bu sefer senin halletmen gerek.
لكن عليك بالواقع تدبر المؤتمر الصحفيّ حيال هذا.

Guy Tozzoli'yi Basın toplantısından hatırlarsınız.
وأنتم تتذكرون "توزولي"، الرجل من المؤتمر الصحفيّ.

LaGuerta bunu öğrendiğinde acayip bozum olacak. - Ve LaGuerta Basın toplantılarını ne kadar sever, bilirsin.
ستفقد (لاغويرتا) صوابها عندما تعرف بالأمر سيكون عليها إلغاء مؤتمرها الصحفيّ

Basın toplantısı için aşağı iniyorum.
-سأنزل الآن إلى المؤتمر الصحفيّ

Basın toplantısında görüşürüz.
سأراك في المؤتمر الصحفيّ.

Daniels Basın toplantısına katılmamı istedi.
أراد مني (دانيالز) المشاركة بالمؤتمر الصحفيّ

Basın toplantısı başlıyor.
المؤتمر الصحفيّ سيبدأ

Basın toplantını gördüm.
رأيت مؤتمرك الصحفيّ

Burada Basın erişimini çok ciddiye alıyoruz.
{\pos(190,220)}إننا نأخذ تصريح حضور المؤتمر الصحفيّ على محمل جاد جدًا هنا.

Basın toplantısı bitti.
-لقد انتهى المؤتمر الصحفيّ