| Aslında, acele etmese de olurdu. | TED | في الواقع، هي لم تكن في حاجة إلى العجلة. |
| acele etmeyin. Çok zamanınız var. | Open Subtitles | لا تكن في هذه العجلة فأمامك كل الوقت في العالم. |
| Hop dedik ahbap. Acelen ne? | Open Subtitles | واه , انتظرهناك, يا شريكي , لما العجلة ؟ |
| - Yavaş ol, babacık. Acelen ne? - acele etme. | Open Subtitles | ـ أبطىء قليلا ً , لما العجلة ؟ |
| tekerlek üstüne altı ya da yedi tane lastiği sertleştirmeni istiyorum. | Open Subtitles | أريدك أن تقوّي ست أو سبع طبقات مطاط سميكة على العجلة |
| Çünkü biliyorum ki, tekerleği daha çok aerodinamiğe yakınlaştırılması gerekli. | TED | لانهم يريدون ان تنخرط العجلة في الديناميكية الهوائية اكثر |
| acele etmeyin. Çok zamanınız var. | Open Subtitles | لا تكن في هذه العجلة فأمامك كل الوقت في العالم. |
| O yüzden karar vermek için acele etme. | Open Subtitles | لذا لا تشعر أن عليك العجلة في أتخاذ القرار |
| Sifon, sifon, acele de ne? | Open Subtitles | أسكب المـاء ، أسكب المـاء ، لمـا العجلة ؟ |
| Görünüşe göre büyük bir acele ile uzaklaşmaya çalışıyormuş. | Open Subtitles | يشاهد مثل هو كان يحاول للإفلات في العجلة الكبيرة. |
| Geliyorum. Niye bu kadar acele ettiğini bilmiyorum. Yapacak bir işin yok ki! | Open Subtitles | أني قادم لم العجلة أيها الزنجي ليس لديك ماتفعلة |
| - Dur bakalım! - Acelen ne şampiyon? Hadi, git Galgani'ye yakaladığımızı söyle. | Open Subtitles | ـ مهلاً ـ لماذا العجلة أيها البطل ؟ |
| Ayakkabımı istiyorum. - Acelen ne aşkım? | Open Subtitles | أحتاج إلي حذائي لما العجلة يا حبي؟ |
| Daha üç gün oldu. Acelen ne? | Open Subtitles | انهم فقط ثلاثة ايام , لماذا العجلة ؟ |
| Acelen ne? | Open Subtitles | و لم العجلة فى بدأ الحياة العملية ؟ |
| tekerlek izleri Strip Mall'den. | Open Subtitles | طبعة العجلة التي حصلت عليها من مركز التسوق |
| Peter tekerleği şehirdekilere göstermek, ama kimse tekerlek istememek. | Open Subtitles | عرض بيتر عجلة للناس في المدينة، ولكن لا أحد يريد العجلة. |
| Elliot Ateştaş ile evlenmeliydin, şu tekerleği icat eden adamla. | Open Subtitles | لقد كان بإمكانك ان تتزوجي إليوت فايرستون الرجل الذي اخترع العجلة |
| Burada olmazsam, çarkı çevirmeye ve kağıtları karmaya devam edin. | Open Subtitles | إذا لم أكن هنا ، فقط ابقوا العجلة تدور والصفقات |
| - İşte paran. Üstü kalsın. - Bu Aceleniz nedir? | Open Subtitles | هاك واحتفظ بالباقى ما سبب العجلة ، سيدتى |
| lastik üzerinden parmak izlerini bile almışlar. | Open Subtitles | لقد قالوا حتى بأنهم وجدوا البصمات على العجلة |
| Acelemiz ne? | Open Subtitles | اقصد انا عمري الان 21 سنة لماذا العجلة في الزواج؟ |
| Anlaşılan o ki çark metodu, karmaşık ritimleri görselleştirmenin zekice bir yolu olmaktan daha fazlasını içeriyor. | TED | إذاً اتضح لنا بأن أسلوب العجلة أكثر من مجرد وسيلة جذابة، لتصوير الإيقاعات المعقدة. |
| Tekerlekler eğrildikçe civanın her haznenin altına akacağını ve dolayısıyla tekerleğin bir kısmını diğerinden daha ağır hale getireceğini düşünmüştü. | TED | لقد رأى أن بدوران العجلات، سيتدفق الزئبق إلى قاع كل خزان، تاركًا أحد جوانب العجلة أبديًا أثقل من الآخر. |
| Frasier, ordövrleri Çabuk götürelim Husumet besliyorlar. | Open Subtitles | العجلة بالمشهّيات. إنّ الضيوفَ معادون نحوي. |
| direksiyonu tutar mısın? | Open Subtitles | إحمل العجلة فترة، سأنت، بينما أحرك هذا الشيء. |
| Um, ben - ben aslında tuvaleti kullanacaktım ama siz çocuklarla dönme dolapta buluşuruz. Tamam. Geri döneceğim. | Open Subtitles | كنت سوف أذهب للحمام لكني سألاقيكم عند العجلة الدوارة حسناً. |
| Ne için olabilir bu telaş, bu kıyamet bu geceyi gündüze katan çalışma? | Open Subtitles | ما الخطر الذي استوجب هذة العجلة السريعة؟ التى تضطرنا لان نصل العمل الليل بالنهار؟ |
| Rahul, sen hala bana söylemedin ama bence ikinizden birinin Acelesi var. | Open Subtitles | 58,990 راهول، أنت ايضاً لم تخبرني أنتما الإثنان كاللصوص كيف لي ان اعلم اذا بأنك بهذه العجلة للزواج ؟ |