Bu işte bilmediğim pek çok şey var. Bazılarını hiç bilemeyeceğim. | Open Subtitles | هناك العديد من الأشياء التى لا اعلمها وبعضها لن اعرفه ابدا |
Akıllı bir polisin benim için yapabileceği çok şey var. | Open Subtitles | هناك العديد من الأشياء يمكن لشرطى ذكى ان يقدّمها لى |
Sanıyorum gerçek dünyada da birçok şey böyle ortaya çıktı. | TED | وأعتقد أن العديد من الأشياء في العالم جاءت أيضاً من ذلك. |
Aslında, dünyamda birçok şey, ateşle iyi gidiyor, ama ateş sadece bir temeldir. | TED | في الواقع، العديد من الأشياء تكون أفضل مع النّار في عالمي، لكن النّار مجرّد الأساس. |
Senin için yapmış olmam gereken bir sürü şey vardı. | Open Subtitles | هناك العديد من الأشياء التي كان يجب أن أفعلها لك |
"çok şey yaşandı, çok kişi vuruldu, çok kişi gazla zehirlendi." | Open Subtitles | العديد من الأشياء حدثت ، العديد رمُى بالرصاص ، العديد ماتوا |
Yani, pek çok şey olarak çağrıldım ama "sıkıcı" onlardan biri değil. | Open Subtitles | أعني، تم تسميتي العديد من الأشياء لكن الملل ليس واحداً منهم .. |
Aslında, yapabileceğimiz bir çok şey var, doğrusu bunlar şu anda meydana geliyor. | TED | حسنا، هناك العديد من الأشياء يمكننا القيام بها، وهي في الواقع، ما يحدث الآن. |
Hâlâ hakkında bilmediğimiz pek çok şey var. | TED | هناك العديد من الأشياء التي لا نعلم عنها بعد. |
Fakat öğrenecek çok şey var ve ben burada sizlerin zihinlerini açmak ve bal arılarına farklı bir perspektiften yaklaşmanızı sağlamak istiyorum. | TED | أتفهم ذلك. ولكن هناك العديد من الأشياء لنعرفها وأريدكم أن تفتحوا عقولكم هنا إبقوها مفتوحة، وغيروا نظرتكم لنحل العسل |
Böyle bir bilgiyle donanınca birçok şey yapabiliriz. | TED | متسلحين بمثل هذه المعلومات، يمكن أن نفعل العديد من الأشياء. |
Brexit, toplumumuz ve dünya toplumları ile ilgili bize birçok şey öğretiyor. | TED | يعلمنا خروج بريطانيا العديد من الأشياء عن مجتمعنا وكذلك عن المجتمعات الأخرى حول العالم. |
Burada birçok eğitsel malzemenin ve diğer birçok şey hakkında topladığımız bir sürü örneklerin yer aldığı büyük bir web sitesi var. | TED | إذن لدينا هنا موقع ويب ضخم حيث قمنا بتجميع كمية كبيرة من المواد التعليمية و بيانات حول العديد من الأشياء. |
Ve ben iyi olan birçok şey görebiliyorum, tamam mı? | Open Subtitles | ويمكننى رؤية الجانب الجيد فى العديد من الأشياء, حسناً؟ |
Hoş geldin, bir sürü şey aldıktan sonra göreceğim muamele. | Open Subtitles | مرحباً بك في كيف ستتعامل بعد شراء العديد من الأشياء |
Bugün bir sürü şey kırdım. En azından bu kadarını yapayım. | Open Subtitles | لقد كسرت العديد من الأشياء اليوم، هذا أقل شيء أقوم به.. |
Benim için bu, kontrol altında kalamayacak bir sürü şey varken benim kontrolümde olan ve kontrolüm altında kalabilen bir şeydi. | TED | بالنسبة لي، كان ذلك أمر في وسعي فعله وإبقائه تحت سيطرتي عكس العديد من الأشياء الأخرى. |
Gücün akışını ve yasalarını bilerek pek çok şeyle başa çıkabilirsiniz. | Open Subtitles | ,بمعرفة إنسياب القوة و قوانينها فإنك تستطيع تحمل العديد من الأشياء |
Kutsal kitapta yemekten önce duymak istemeyeceğim çok fazla şey var. | Open Subtitles | هناك العديد من الأشياء في الكتاب المجيد لا أريد سماعها قبل الأكل |
Tahmin ederim, bir çok şeyi unutmak çok zaman almamıştır. | Open Subtitles | لا أظنك أخذت وقتاً طويلاً لتنسي العديد من الأشياء. |
Şimdi onca seneden sonra daha kuvvetli olduğumu zannediyordum... ama birçok şeyi unutmuştum. | Open Subtitles | والآن، وبعد كل هذة السنوات، كنت أعتقد أنني أقوي.. وأنني قد نسيت العديد من الأشياء. |
İçlerinde büyü yapma yeteneği olan ustalar dükkanlarında çeşit çeşit şeyler yaparladı. | Open Subtitles | يجري في عروق الحرفيون دمّ السحرة ويصنعون في وِرشهم العديد من الأشياء |