"العظيمِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • büyük
        
    • harika
        
    Bu rolü yıllarca çok kez oynadı, büyük bir inandırıcılıkla. Open Subtitles عِنْدَهُ، على مرِّ السنين، لَعبَ الدورُ مراراً وتكراراً وبالإتهامِ العظيمِ.
    Bu, Li Mu Bai'nin özel kılıcı, büyük bir kahramının silahı. Open Subtitles هذا لي مو باي السيف الشخصي، انة سلاح البطلِ العظيمِ.
    Ta ki, büyük yarışın ilk koşusuna kadar. Open Subtitles إنه هو ، لكن الموكبَ الأولَ للسباق العظيمِ.
    Baro için okurken, derslerime giren bir profesör vardı. harika bir profesördü. Open Subtitles عندما أنا كُنْتُ أَدْرسُ للحصول على درجة المحاماة، كَانَ عِنْدي هذا الأستاذِ العظيمِ.
    - Harikaydı. - harika bir gösteri vardı. Open Subtitles كَانَ عِنْدَهُمْ هذا المعروضِ العظيمِ حيث تَرتفعُ إلى هذا المركبِ،
    Ve insanların harika beyaz kafaya ayak bastıklarını. Open Subtitles وذلك الناسِ هَبطوا على الرئيسِ الأبيضِ العظيمِ.
    Bu büyük yarışta, kendi hayatınızla kumar oynayacaksınız. Open Subtitles أنت تُقامرُ بحياتكَ كثيرا في هذا السباق العظيمِ.
    Daha önce hiç, bir yabancı, büyük yarışa katılmamıştı. Open Subtitles لم يسبق لأجنبي أن اشتركَ في السباق العظيمِ.
    büyük yarışın başı. Open Subtitles إنه هو ، لكن الموكبَ الأولَ للسباق العظيمِ.
    Bu büyük yarışa katılmakla, hayatınızla kumar oynuyorsunuz. Open Subtitles أنت تُقامرُ بحياتكَ كثيرا في هذا السباق العظيمِ.
    O büyük altın arayışında gerçekten zengin olabilen birkaç altın arayıcısından biriymiş. Open Subtitles هو أحد المنقّبين بِضْعَة في سباق البحث عن الذهبِ العظيمِ إلى يَضْربُه غني في الحقيقة.
    Öyle ki bir diğer büyük maymun tarafından kolayca bozulabilir ve yok edilebilirler. Open Subtitles أختل وتحطم بسهولة من ذلك القردِ العظيمِ الآخرِ
    büyük kumun ötesine bakmalısınız. Open Subtitles نحن يَجِبُ أَنْ نَنْظرَ ما بعد الرملِ العظيمِ.
    Bazıları da ülkeleri denize battıktan sonra büyük sudan çıktıklarını söylüyor. Open Subtitles الآخرون يَعتقدونَ بأنّهم طاروا عبر الماءِ العظيمِ عندما أرضهم غَرقتْ إلى البحرِ.
    İki Ülke'nin Hanımı, ...büyük Kral Amenhotep'in karısı, Mısır Kraliçesi Nefertiti. Open Subtitles سيدة الأرضين زوجة الملكِ العظيمِ أمينوتيب الملكة نفرتيتي ملكة مصر
    Fakat bir şekilde, insanları koruyan bu harika adam birden onları katleden biri haline geldi. Open Subtitles بطريقةٍ ما، هذا الرجلِ العظيمِ ذَهبَ مِنْ توفير الناسِ إلى ذَبْحهم.
    Jeff'e, bu gece bizi evlenmemiz için motive eden harika konuşmayı yaptığı için teşekkür ediyorum. Open Subtitles وأنا أُريدُ شُكْر جيف ل جَعْل الخطابِ العظيمِ الذي دَفعَنا للمُتَابَعَة بخطتِنا للزَواج اللّيلة.
    Ayrıca daimi 5.00 gölgenle senin çevrende olmak hiç harika değil. Open Subtitles وأنت مع ظل الخامسة الدائم أنت لَسْتَ ذلك العظيمِ الذي يمكن أن يكون بالجوار
    harika bir stilin var. Open Subtitles أنت عِنْدَكَ هذا الأسلوبِ العظيمِ.
    Bence önümüzde harika bir gelecek var. Open Subtitles أعتقد أن أمامنا المستقبلِ العظيمِ
    Yoksulluğu silip yok etmeyi ilk defa kendi gücünde bulan harika neslin bir üyesi olmak istiyorum, ve öyleyim zaten. Open Subtitles أُريدُ ان أكُونَ عضوا في ذلك الجيلِ العظيمِ .... الذي للمرة الأولى أصبحَ في مقدوره

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more