| Sadece bir doğrulama listesi kulanmak öncekilerden farklı değerleri benimsenizi gerektiriyor, alçak gönüllülük, disiplin, Takım çalışması gibi. | TED | فقط باستخدام قائمة مرجعية يتطلب منك اعتناق قيم مختلفة عن تلك التي كنا، مثل التواضع، الانضباط، العمل الجماعي. |
| Takım çalışması, fair-play ve eğlence konusunda baya kendimi geliştirdim. | Open Subtitles | أنا أتعلم الكثير عن العمل الجماعي واللعب العادل وكل تلك التفاهات |
| Savaş meydanında Takım çalışması konusunda hayati dersler alınmıştı. | Open Subtitles | وتعلموا دروساً حيوية حول العمل الجماعي في ميدان المعركة. |
| Emniyet. Önce emniyet, sonra ekip çalışması. Şimdi beni iyi dinle. | Open Subtitles | الأمان ، الأمان أولاً ، وبعده العمل الجماعي والآن ، اسمعني |
| Doğa anayla bütünleşerek, yabani ortam becerileri ve takım çalışmasını öğreniyorlar. | Open Subtitles | عن طريق تعلّم مهارات الحياة البريّة و العمل الجماعي من خلال تجربة قريبة من الطبيعة الأم |
| takım çalışmasının, her zaman abartılmış olduğunu düşünürüm. | Open Subtitles | لقد شعرت دائماً بأن العمل الجماعي مبالغ فيه. |
| - Takım çalışması karşılığını veriyor değil mi? | Open Subtitles | العمل الجماعي أثمر اليوم أليس كذلك ؟ أجل |
| Başardık! Bana gönderdin ve bende onu yedim! Takım çalışması işte bu! | Open Subtitles | لقد فعلناها ، لقد أرسلته لي مباشرة وأنا التهمته ، هذا هو العمل الجماعي |
| Direk bana gönderdin ve bende onu yedim! Bu Takım çalışması. | Open Subtitles | لقد فعلناها , لقد أرسلته إلي مباشرة و أنا التهمته , هذا هو العمل الجماعي |
| Kabul edelim Takım çalışması bize uygun bir şey değil. | Open Subtitles | لنعترف بهذا، العمل الجماعي لم يكن ميزتنا الفضلى. |
| Ekibin resmi bir üyesi olmasam da, yine de Takım çalışması yapabiliriz. | Open Subtitles | لكن العمل الجماعي مازال ممكنا على الرغم من أنني لست عضوة رسمية في الفريق فهمت احتيالي ؟ |
| İyi bir Takım çalışması hepimizin kazanması demektir. | Open Subtitles | العمل الجماعي جيد يعني أننا جميعا الفوز بها. |
| Bu ruh, bu Takım çalışması, bu aile. | Open Subtitles | هذه الروح .. هذا العمل الجماعي .. هذه العائلة |
| ekip çalışması ve kararlılığa bakmaya başladım | TED | لقد بدأت أنظر في العمل الجماعي و التصميم، |
| Hayatında ilk kez, ekip çalışması yapmak sana böylesine uzak, değil mi? | Open Subtitles | افترض ان العمل الجماعي لمرة في حياتك.. كان فوق طاقتك؟ |
| Ama ekip çalışması, disiplin, hedef belirleme vs. hakkında. | Open Subtitles | ولكن , بشأن العمل الجماعي الإنضباط , تحديد الهدف |
| Ayrıca size takım çalışmasını öğreteceğim ve gerçek sörf adabını! | Open Subtitles | ساعلمكم ايضا عن العمل الجماعي واخلاق التزلج الحقيقية |
| Dışarıdaki insanlara takım çalışmasının önemini öğretiyordum. | Open Subtitles | تعلم، فقط ادرس الناس هناك اهمية العمل الجماعي |
| Ekip işi, başarı işi. | Open Subtitles | العمل الجماعي يحقق الحلم |
| - Bu şans değil, bu takım işi. | Open Subtitles | هذا ليس حظ, هذا هو العمل الجماعي انها حقيقه |
| İyi bir beysbol takımı için takım çalışmasına ihtiyacın vardır. | Open Subtitles | حسناً ، لكيّ تحصل على فريق كرة سلة ناجح ، ستحتاج إلى العمل الجماعي |
| Katil balinaları bu kadar tehlikeli yapan, takım çalışmasıdır. | Open Subtitles | إنه العمل الجماعي ما يجعل من الحيتان القاتلة خطيرة |
| Çocuklar, sanırım koçun söylemeye çalıştığı şey takım oyunu oynamamız. | Open Subtitles | أصحاب, أعتقد ما يحاول قوله المدرّب أن مفتاح الفوز هو العمل الجماعي. |
| Tüm yaşamları ekip çalışmasına bağlı. | Open Subtitles | تعتمد حياتهما على العمل الجماعي بالكامل. |