"العهود" - Translation from Arabic to Turkish

• yeminleri
• sözleri
• yemin
• yemini
• yeminlerinizi
• yeminin
• yeminlere
• yeminlerin

Evlilik yeminleri, insanları aldatmak anlamına mı geliyor sizin için?
هل تعني العهود الزوجية أيّ شيء بالنسبة إليكم؟

Bunun için kendi yazdıkları yeminleri birbirlerine okuyacaklar.
وعلى ضوء ذلك قررا تبادل العهود كما كتباها بنفسيهما

bu sözleri yerine getireceğime inanmıyorsunuz öyle mi ve şimdi baylar yapabilirseniz bütün dikkatinizle
أنت لا تتوقع منى أن أحافظ على أي من تلك العهود أليس كذلك ؟ والآن أيها السادة أعيرونى انتباهكم الكامل من فضلكم

Çünkü belli sayıdaki yemin seninle gelişeceğim değişeceğim çocuklar yetiştireceğim ve her geçen gün daha da âşık olacağım bir ömre yetmez, Lily Aldrin.
لأن مجموعة من العهود لا يمكنها تغطية عمر من النضوج والتغيير معك

İtalyanca bilseydiniz ki bilmiyorsunuz, ettiğimiz yeminin kuma ve koca yemini olduğunu anlardınız.
،لو كنت تتحدّثين الأيطاليّة و أنا أعلم أنّك لستِ كذلك لعرفتي أنّ تلك العهود هي عهود للعشيقين

Siz yeminlerinizi edersiniz, kabul ediyorum dersiniz sonra da ben de son sözlerimi söylerim...
سنتبادلان العهود و وستقولان موافقتكما وعندها سأنتهي بقولي

Evlenmeden önce ikinize de, edeceğiniz yeminin önemini ve bağlayıcı özelliklerini hatırlatmam gerekiyor.
قبل ان تصبحوا متزوجين, علي ان اذكر كلاكما برسمية والتزامات العهود التي سوف تقطعونها الآن

- Bu yeminlere bağlı kalmalarını bekleyemezdiniz.
حسناً، أنت لم تتوقعي منهم . ان يتمسكوا بتلك العهود

Bu yeminlerin hepsi bencilce ve sadık kalınması çok kolay şeyler.
كل هذه العهود أنانية ويسهل الوفاء بها

Velhasıl kelâm yüzükleri taktınız, yeminleri ettiniz.
هذا يجب أن يقال لقد جلبنا الخواتم و قطعنا العهود

Kocam tuvalette ve tüm yeminleri kaçırıyor.
.إنّ زوجيّ بدورةِ الميّاه وإنهُ يفوّتُ على نفسهِ العهود

Klingonca okusam ağlardınız. Sanırım sizlerin de yeminleri var.
أعتقد أنكم أنتم الإثنان جهزتم العهود ؟

Ama şu var ki, hiç birimiz verdiğimiz sözleri tutan kişiler değiliz.
لكن لَم يعني أياً مِنّا العهود التي أعطاها

Sürekli birbirimize bu sözleri verdiğimizi biliyorum ama daha iyisini yapacağım.
و أعلم أنـنـا نقطع هذه العهود دائمـا ، لكن سأحـاول أن أكون أفضـل ، إتفقنـا ؟

Ama size anlatmak istediğimiz şey o sözleri, tutacağımızı bildiğimiz için vermiyoruz.
لكن أعتقد أن المغزى الذي نريد تقديمه لهم هو ألا نقوم بهذه العهود لأننا ندرك بأننا سنفي بهم

Tanrı'nın huzurunda, onu seveceğime, koruyacağıma ve ondan vazgeçmeyeceğime dair yemin ettim.
... لقد قطعت العهود امام الرب بأن احبها واحميها واتخلى عن كل شيء لاجلها

- Çok yemin vardı.
الكثير من العهود

Az önce söylediğin evlilik yemini sözlerinde gerçeklik payı var mıydı?
.... تلك العهود التي تكلمتيها سابقا هل عنيت كلمة منهم ؟

Madem zorlanıyorsun, karşında iki tane evlilik yemini danışmanı duruyor.
اسمع، إن كنت تواجه صعوبة فلديك اثنان من خبراء العهود لاستشارتهم يقفون هنا أمامك

Şimdi, yeminlerinizi etmeden önce...
الآن، قبل أن تتشاطرا العهود...

Abby okumanı bu sırada yapacaksın ve sonra yeminlerinizi edecek ve--
و (آبي) ... هنا يحين دوركِ بالقراءة و بعدها ستتبادلان العهود و تقولان

Ve şimdi, notlarımı soyunma odasında unuttuğum için yeminlere geçebiliriz.
والآن، بما أنني نسيت ملاحظاتي في غرفة تبديل الملابس سنبدأ بتلاوة العهود (مونيكا)؟

- O yeminlerin içinde affetmek yoktu sanırım. - Ne?
أخمن أن تلك العهود لا تتضمن المغفرة