"الفترة القصيرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • kısa sürede
        
    • kısa süre
        
    • kısa süren
        
    • kısa süreç
        
    • kısa zamanda
        
    • bu kısa
        
    - Bu kadar kısa sürede tamamlamak zor olsa gerek. Open Subtitles لابد من أن الأمر صعب في مثل هذه الفترة القصيرة
    Ve bu kadar kısa sürede bu kadar şeyi nasıl öğrenebiliyorlar? TED وكيف يتسنى لهم ذلك في تلك الفترة القصيرة ؟
    Çok zekisiniz, Mademoiselle Grey, benim için bu kadar kısa sürede bir koltuk ayarlamışsınız. Open Subtitles لقد كان ذكاء منكِ يا آنستي أن تدبرتي لي هذا المقعد في هذة الفترة القصيرة
    Bay Corben kısa süre içerisinde, terörist tehditlerine karşı ülkesinin savunulmasına yardım ederek çok sıkı çalıştı. Open Subtitles وفى الفترة القصيرة التى تبقت له عمل من أجل مصلحة بلاده محافظا على مصادرها من التهديدات الإرهابية
    Kralın Eli olarak kısa süren görevinde. Open Subtitles "فى الفترة القصيرة لتوليك منصب "اليد
    Bir daha olmadı, o kısa süreç dışında onunla tek bir insanken önümüzdeki gelecek ve efkarlı mazi, tek bir anda birleşmişti. Open Subtitles لكن ليس محدداً، خلال هذه الفترة القصيرة عندما كنت أنا وهو شخصاً واحداً عندما يكون المستقبل محقق والماضي ضائع
    Problem şu ki, bu kadar kısa zamanda nakil yapmamız çok zor. Open Subtitles المشكلة أننا لا نستطيع القيام بزراعة كبد في مثل هذه الفترة القصيرة
    O kadar kısa sürede, Sentox derim tarafından emilmeyecektir. Open Subtitles وبشرتي لن تمتص الغاز خلال هذه الفترة القصيرة
    Beyler, kısa sürede bir araya geldiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles أيها السادة، شكراً لكم علي حضوركم جميعاً، في هذه الفترة القصيرة
    Ama asıl etkileyici olan bu kısa sürede yeniden göreve geldin, terfi ettin ve açığa alındın. Open Subtitles لكن الاكثر اثارة للاعجاب هو واقع اعادة تعيينك، ترقيتك و توقيفك خلال تلك الفترة القصيرة
    kısa sürede iyi uyum sağlamışa benziyorsun. Open Subtitles يبدو أنك قد تكيفت جيدا في مثل هذه الفترة القصيرة من الزمن
    Bu kadar kısa sürede yapabileceğimizin en iyisi. Open Subtitles إنه أفضل الموجود خلال هذه الفترة القصيرة
    Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkür ederim. Open Subtitles شكراً لكَ على حضوركَ خلالَ هذهِ الفترة القصيرة
    Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için hepinize teşekkür ederim. Open Subtitles شكرا للجميع الحضور خلال هذه الفترة القصيرة
    Bu kadar kısa sürede geldiğiniz için teşekkürler. Open Subtitles لماذا؟ شكراً على قدومكم في هذه الفترة القصيرة.
    Bu kadar kısa sürede davetimizi kabul edip geldiğiniz için teşekkür ederim. Open Subtitles مرحباً أنا سعيد جداً أستطعت الحضور بالرغم من الفترة القصيرة
    Hayır. Bu evde kaldıkları kısa süre içerisinde, ne onlar ne de burada yaşamış olan diğer insanlar burada olan garip veya korkutucu olaylarla ilgili polise şikayette bulunmadılar. Open Subtitles لا, في الفترة القصيرة التي عاشوا بها هنا لم يتصلوا بالشرطة أبداً
    Kralın Eli olarak kısa süren görevinde. Open Subtitles "فى الفترة القصيرة لتوليك منصب "اليد
    Ayrıca Kurt ve Courtney'in ayrıldıkları o kısa süreç var. Open Subtitles وهناك الفترة القصيرة التيأنفصلفيها(كورت)و(كورتني)،لذا.. -لا .
    Beni bu kadar kısa zamanda gördüğünüz için teşekkürler doktor. Open Subtitles مرحباً ، أقدر رؤيتك لي خلال تلك الفترة القصيرة أيتها الطبيبة
    Birlikte geçirdiğimiz bu kısa anı hiç unutmayacağım. Open Subtitles لن أنسى أبداً هذه الفترة القصيرة التي قضيناها سوياً

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more