| Bu hafta daha fazla vitamin almak için hastaneye gideceğim. | Open Subtitles | سأحصل على المزيد من الفيتامينات هذا الأسبوع سأذهب إلى المستشفى |
| Ve bu yüzden nüfusun yarıdan fazlası artık vitamin alıyor, doktorların çoğunun bunun gerçekten gerekli olmadığını söylemelerine rağmen. | Open Subtitles | و لهذا أكثر من نصف السكان اﻵن يأخذون الفيتامينات مع أن معظم اﻷطبّاء سيقولون بأن ذلك غير ضروري حقًا. |
| Enerjilerini arttırması için ve yemek molası vermemek için vitamin veriyorlar. | Open Subtitles | اذا يعطونهم الفيتامينات ليبقو على طاقتهم مرتفعة بالإضافة الى استراحة الغذاء |
| T-şört şirketi hakkında da bunu söyledin. vitaminler hakkında da. | Open Subtitles | هذا نفس الذي قلته بخصوص شركة القمصان وشركة صناعة الفيتامينات |
| Hey, Mahtob. Limondan hangi vitaminleri alırız? | Open Subtitles | مهلا, ماهتوب ماهي الفيتامينات التي نحصل عليها من الليمون؟ |
| Biraz vitamin ve kaz ciğeri alınca renkleri tekrar yerine geldi. | Open Subtitles | ولكن مع نظام الفيتامينات وكبد الأوز أعاد النضارة إلى وجههم الشاحب |
| Ama bütün vitamin ve minerallerinizi alana kadar buradan bir yere gitmiyorum. | Open Subtitles | ولكنّي لن أغادر إلى أنْ تحصلان على كافة الفيتامينات والمعادن اللازمة لجسديكما |
| İçinde 24 vitamin, 15 amino asit ve bir sürü antioksidan barındırıyor. | Open Subtitles | تحتوي على نسبة 24 من الفيتامينات, والحديد والأحماض الأمينية. مواد مذادة للأكسدة. |
| Spor yaparız, sağlıklı besleniriz, vitamin alırız. | TED | نقوم بعمل التمرينات ، نأكل طعاماً صحياً ، ونتعاطى الفيتامينات |
| Bilimsel araştırmaların bir kısmına göre, vitamin kullanmak sağlığınıza faydalıdır diğer kısmına göre ise, zararlı... | TED | أظهرت الدراسات أن تناول الفيتامينات جيد لصحتك وسيء لصحتك. |
| İçerdikleri yağ, vitamin ve diğer besinsel içerik farklı da olsa, karbonhidratlar söz konusu olduğunda bu besinler yaklaşık olarak aynıdır. | TED | على الرغم من أنه قد تختلف من ناحية الدهون ، الفيتامينات ، والعناصر الغذائية لكن من ناحية الكربوهيدرات فإنها تتشابه كثيرا |
| vitamin ve demir hapı getirdim tatlım. - Öyle deme bana. | Open Subtitles | لقد اشتريت الفيتامينات وأقراص الحديد,عزيزي |
| Saf protein mineraller, vitaminler... | Open Subtitles | بروتين صافي المعادن، الفيتامينات الرجل يجب أن يعتني بنفسه |
| Bu, çizgi film karakterleri gibi olan vitaminler yüzünden. | Open Subtitles | هذه هى نتيجة الفيتامينات التى يصنعوها على شكل شخصيات كرتونية |
| Yoğun, hareketli günü atlatmanız için gereken bütün vitaminler içindedir. | Open Subtitles | يحتوي على جميع الفيتامينات الضرورية لإعطائك النشاط الذي تحتاج لقضاء يومك الحافل بالحيوية. |
| Muzdan hangi vitaminleri alırız? | Open Subtitles | ما هي الفيتامينات التي نحصل عليها من الموز؟ |
| Bütün vitaminleri alıyorum. Dinlenmem gerektiğini söylediler. | Open Subtitles | وكنت أتناول كل الفيتامينات يقولون إنني أحتاج فقط إلى راحة |
| Yapma, Vitaminlerini almanın ne kadar önemli olduğunu biliyorsun. | Open Subtitles | هيا، تعلمين مدى أهمية تناول الفيتامينات لمَن في حالتك |
| Ve hala bir çok insan vitaminlerin ne kadar önemli olduğunu bilmiyor. | Open Subtitles | و بالرغم من ذلك، لا يعلم الناس كم هي مُهمّة الفيتامينات حقيقةً. |
| vitamine ihtiyacı olduğunu düşünen insanlar, tembel insanlar. | Open Subtitles | الناس الذي يتعتقدون انهم بحاجة الفيتامينات |
| Şu an vitaminli su, meyve suyu hatta şişe su bile içebilirim. | Open Subtitles | صراحةً, أحب مياه الفيتامينات أكثر أو عصير اللعنة, في هذه اللحظة أستطيع أخذ قارورة ماء |
| 60 yaş üzeri kadınlar için yapılmış multi vitaminlerden içiyorum. | Open Subtitles | أنا أنتاول مجموعة جديدة من الفيتامينات المتعددة للنساء فوق الستين |
| Kendi Vitaminlerimi kendim alabilirim. | Open Subtitles | يمكنني الحصول على الفيتامينات الخاصة بي. |
| İki yılda bir ölümden bile az, ve bunlar bile kanıtlanmamış, onaylanmamış ama vitaminlere atfedilmiş ölümler. | Open Subtitles | و هذا أقل من نصف حالة وفاة كل عام، و كل هذه غير مُبرّهنة، لم يتم التحقق منها و تُعزى كلّها لتناول الفيتامينات. |
| Ve 23 yılda, vitaminlerle ilişkilendirilen sadece 10 ölüm var. | Open Subtitles | نحن نتحدّث عن الملايين من الناس الموتى بسبب العقاقير الدوائيّة. و في 23 عام 10 يُزعم موتهم بسبب الفيتامينات. |
| Biliyorsundur, birkaç Vitaminin düzeltmeyeceği bir şey olmadığına eminim. | Open Subtitles | مع معرفتى بك ، أنا واثق من أنه لا شئ حدث لن تعالجه بضعة أقراص من الفيتامينات |
| Multivitamin almanın faydalarını yadsıyamayız tabii ama insan vücudu bunun hepsini sindiremez. | Open Subtitles | حسنا، هناك قيم محددة في تناول الفيتامينات لكن هذا الجسم البشري يستطيع أن يمتص الكثير |
| Onlar omletlerde, vitaminlerde ve şuruplarda yaşıyorlardı.. | Open Subtitles | يعيشون على البيض.. الفيتامينات والمقويات... |