"القذرة" - Translation from Arabic to Turkish

    • pis
        
    • kirli
        
    • iğrenç
        
    • boktan
        
    • edepsiz
        
    • çirkin
        
    • pislik
        
    • kötü
        
    • adi
        
    • bok
        
    • lanet
        
    • Dirty
        
    • aşağılık
        
    • kokuşmuş
        
    • küçük
        
    Halkın içindeki adi pis şeylerin umurumda değil. Umurumda olurdu, ama kabullendim artık. Open Subtitles إننى لا آبه بأفعالك القذرة فى العلن و إننى قد وفقت فى ذلك
    Onun pis işlerini yaparlar. İşlerinde çok iyidirler, çok da sadık. Open Subtitles هؤلاء يؤدون أعماله القذرة إنهم جيدون جدا ً، ومخلصون جدا ً
    İnsanlar çok üzgün, çok sinirliydi Kahire'nin bu kirli taraflarını gösterdiğim için, ve neden ölü eşeği çerçeveden çıkarmamıştım ? TED كان الناس غاضبين جداً، ثورة غضب ذلك انني كنت أعرض الجوانب القذرة للقاهرة، ولماذا لم أقص الحمار الميت خارج الإطار؟
    Islak ve kirli havlular banyoda yerde, geceden kalan yemekler pis pis kokar. Open Subtitles و تترك الفوط المبللة القذرة على أرض الحمام و تركت طعام الأمس يتعفن
    Şimdi iğrenç genelevdeki bir düzine köpek ve fahişeler milyoner oldu! Open Subtitles حفنة من الكلاب والعاهرات من بيوت البغاء القذرة أصبحوا الان مليونيرات
    Bu pis Neutrallerden nefret ediyorum. Düşmanının nerede olduğunu bilirsin. Open Subtitles أنا أكره هذه المحايدة القذرة مع الأعداء, أنت تعرف تفكيرهم
    Buraya gelip, pis dudaklarınla beni öpmeye çalışmak. Ben sokak yosması değilim. Open Subtitles تأتي للأعلى هنا محاولا وضع شفاهك القذرة علي، أنا لست غنمة شارع
    Çok pis odalardaki adamların sarf ettiği pis kokulara yeterince katlandım. Open Subtitles اكتفيت من التنقل بين غرفٍ قذرة تفوح برائحة إفرازات الرجال القذرة
    Onun pis işlerini yaparlar. İşlerinde çok iyidirler, çok da sadık. Open Subtitles هؤلاء يؤدون أعماله القذرة إنهم جيدون جدا ً، ومخلصون جدا ً
    Islak ve kirli havlular banyoda yerde, geceden kalan yemekler pis pis kokar. Open Subtitles و تترك الفوط المبللة القذرة على أرض الحمام و تركت طعام الأمس يتعفن
    Bir kaç dakika sonra, McGuire'ın bütün kirli sırlarını öğreneceğiz. Open Subtitles دقيقتين و نحصل على نظرة داخل كل اسرار ماجواير القذرة
    En azından yarana mikrop bulaştıran o spermli, kirli bezin var. Open Subtitles على الاقل لديك تلك الخرقة القذرة التي تسرب الجراثيم الى جرحك
    Bu eller bahşiş veren eller. Böyle kirli ellerin sana dokunmasını istemezsin. Open Subtitles هذه هي اليد التي أعطت البقشيش لاتريد هذه اليد القذرة ان تلمسك
    Onu eleştirmiyorum, çünkü o yalnızca sizin yapmak istemediğiniz kirli işleri yapıyordu. Open Subtitles وأنا لا أنتقده، لأنه لم يفعل سوى الأفعال القذرة التي ترغبي بفعلها
    - Devam edin! Hayır, bu iğrenç ağılı tüm bu yaratıklarla paylaşmayacağım! Open Subtitles لااااا سوف لن أمكث في هذه الزريبة القذرة برفقة كل تِلْكُمُ المخلوقات
    Tam da bu boktan hayatın anlamını kavramaya başlamışken. Open Subtitles حين بدأت أفهم حول ماذا تدور هذه الحياة القذرة
    Yayında seks yaptığın ve edepsiz Kız adını verdiğin kadın Kate mı? Open Subtitles إنها المرأة التي مارست الجنس على الهواء في هذه المقصورة وكنت تسميها الفتاة القذرة ؟
    Tacı iade ederseniz, bu çirkin olayı unutmaya hazırım. Open Subtitles أيتها الشابة لو أعدت الطوق سأنسى تلك الحادثة القذرة
    Hepimizi pislik bir tavukla yaşamak zorunda bırakan ben değilim ama! Open Subtitles أنا لست الشخص الذى يجعلنا نعيش مع تلك الدجاجة القذرة الصغيرة
    Bu, davayı onun ortaya çıkmamasından daha kötü etkileyebilir. Kes şunu lütfen. Open Subtitles لأن مطاردة الهنود قائدي الدراجات القذرة عبر الصحراء يبدو استخداماً سيئا لموهبتي
    bok götüren sokaklarında yürüyor, soyu karmakarışık dilini konuşuyorsun ama Romalı değilsin. Open Subtitles , تمشي في شوارعها القذرة . تتحدث لغتها المهجنة, ولكنك لست روماني
    Bu haltı Detroit'e geri götürmeyi ve lanet paramızı almayı. Open Subtitles نأخذ هذه البضاعة القذرة إلى ديترويت ونحصل على مالنا اللعين
    Ama eskiden hiç bir şeyin olmadığı "Vanishing Point", "Dirty Mary, Crazy Larry" ve "White Line Fever" filmlerinin çekildiği zamanlarda gerçek arabalar, gerçek arabalarla çarpıyordu. Open Subtitles و لكن فيما مضى أيام نقطة الإختفاء و أيام لاري الكسول و ماري القذرة زمن حمى الخط الأبيض
    Biranızı yudumlayıp, rezil hikâyeler anlatırken aklınızdan çıkarmayın güruh olarak yaptığınız bu iş, bir erkeğin düştüğü en aşağılık durum. Open Subtitles تحمل في ضميرك، مثل ما تجرعت جعتك ونشرت شائعاتك القذرة أن جزاء العنف من الجماعة لا يكفي بأن يثني الرجل
    Hey, seninle konuşuyorum, kokuşmuş Kızılderili Open Subtitles أنت ، أنا أتحدث إليك أيها البشرة الحمراء القذرة
    "kirli İşler" ekibi ve ben Colorado'da küçük bir kasabaya çağırılmıştık. TED طاقم الوظائف القذرة و أنا استدعينا إلى بلدة صغيرة في كولورادو، تدعى كريغ.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more