"القوة و" - Translation from Arabic to Turkish

    • güç ve
        
    • güçlü ve
        
    • gücü ve
        
    • güce ve
        
    • ve gücü
        
    Bu ilişkide cinsellik olmadığından dolayı, geriye pek çok güç ve enerji kalıyordu... biz çocuklar ve sosyalist günlük yaşam için. Open Subtitles لم تكن هذه العلاقة جنسية و لكن كان ما يزال هناك القوة و النشاط أما نحن الأولاد بقينا والروتين الاجتماعي اليومي
    Bu ilişkide cinsellik olmadığından dolayı, geriye pek çok güç ve enerji kalıyordu... biz çocuklar ve sosyalist günlük yaşam için. Open Subtitles لم تكن هذه العلاقة جنسية و لكن كان ما يزال هناك القوة و النشاط أما نحن الأولاد بقينا والروتين الاجتماعي اليومي
    Evet. Fakat bu ona yeteri kadar güç ve güven veriyordu. Open Subtitles نعم, و لكن هذه تعطيه ما يكفي من القوة و الآمان
    Yer çekimi çok güçlü ve düştüğünün farkına bile varmıyor. Open Subtitles الجاذبية فى منتهى القوة و هو لم يلاحظ حتى سقوطه
    Sevgili Tanrım. Emanet ettiğin görevi yerine getirecek gücü ve inancı bana verdiğin için şükrediyorum. Open Subtitles يا إلهي، أشكرك على منحي القوة و الإيمان لإتمام المهمة التي إئتمنتني عليها.
    Arzuladığı güce ve amaca böyle ulaşıyor. Open Subtitles انها تمنحه مشاعر القوة و الوجود التي يشتهيها
    Tanrım, neden bu yarışmayı güç ve yakışıklılık üzerine kurdum ki? Open Subtitles يا إلهي لماذا جعلتها مسابقات تعتمد على القوة و الجمال ؟
    Bir kişinin tüm sesleri duyması, algılaması ve çalmasındaki güç ve birliktelik çok değişik bir deneyim. TED القوة و التماسك التي تاتي من سمع شخص واحد ,ادراك وعزف جميع الاصوات تصنع تجربة مختلفة كثيرا
    Erkeklerimize güç ve hayat, ...kadınlarımıza sonsuz bereket ver. Open Subtitles امنح رجالنا القوة و الحيوية و امنح نسائنا الخصوبة اللانهائية
    Başka türlü olmasını dilerdim, ama sizin güç ve etkiniz ayrıca Mehdiye karşı olma yeterliliğine sahipsiniz. Open Subtitles أتمنى العكس لكن لديك القوة و التأثير و القدرة على مواجهة المهدى
    Oysa gerçekte bir güç ve özgürlük meselesi melankoli ve göz kamaşması. Open Subtitles ولكن في الحقيقة إنها عن القوة و الحرية السوداوية و الإنبهار
    Krallığın için, güç ve görkem. Sonsuza kadar. Amin. Open Subtitles الملك لك، و القوة و المجد دائماً و أبداً، آمين
    Kalça ve bacak kasları güç ve manevra yapma yeteneği için kusursuz derecede gelişmiş. Open Subtitles خصره و سواعده ممرنتان بشكل جيد من اجل القوة و الرجولة
    Egemenlik, güç ve yücelik sonsuzlara dek senindir. Amin! Open Subtitles لك الملك و القوة و المجد للأبد خالدا، آمين
    O,insanların yalnızca güç ve kişisel çıkarla yönetilebileceğini düşünüyor Open Subtitles و يعتقد أن الرجل يمكن أَن يخضع بواسطة القوة و المصلحة الشخصية فقط
    Çünkü egemenlik güç ve yücelik sonsuzlara dek senindir. Open Subtitles لأن لك الملك القوة و المجد إلى أبد الآبدين
    HXP, kullanan insana hız, güç ve agresiflik veriyor. Open Subtitles إتش إكس بى يعزز السرعة و القوة و العدائية لدى كل من يأخذه
    Eğer kendini fiziksel açıdan sorunlu görüyorsa, araba ona sadece sahip olmadığı güç ve kontrolü vermekle kalmaz, kalkan görevi de görür. Open Subtitles معطوبا جسديا السيارة لا تمنحه القوة و السيطرة فقط التي يفتقدها,لكنها تخدمه كدرع أيضا
    güç ve acı çekmeyi aynı anda barındırıyor olması, eski dünya insanlarıyla bir bağ kurmasını sağlamıştır. Open Subtitles جمعه بين القوة و المعاناة فى شخصية واحدة جعله على علاقة وثيقة بالأشخاص من العالم القديم
    Yunanlılara göre Avcı Orion diğer bütün fanilerden daha güçlü ve kişilik sahibiymiş. Open Subtitles طبقاً لليونانين صائد الجوزاء أعظم في القوة و القوام أكثر من أي مخلوق آخر
    Sahip olmadığım ise, adam gücü ve dağıtım. Open Subtitles لكن ما أفتقره هو عدم وجود القوة و وسائل التوزيع
    Daha büyük avları yakalayacak güce ve ağırlığa sahip. Open Subtitles إنها تملك القوة و الوزن اللازمين لصيد طرائد أضخم حجمًا
    Bu cesaret ve gücü benim için de kullanabilirsiniz. Open Subtitles تستطيع ان تستبقى لى بعض هذه القوة و الجرأة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more