"الكثير من الطعام" - Translation from Arabic to Turkish

    • sürü yemek
        
    • fazla yemek
        
    • Bolca yemek
        
    • Pek yemek
        
    • sürü yiyecek
        
    • Herkese yetecek kadar yemek
        
    İçeri girdik ve en başta sohbetimiz gerçekten iyi gitmiyordu ama o bir sürü yemek sipariş ediyordu. TED و ذهبنا، و منذ البداية لم ننسجم محادثتنا لم تحلق بعيدا، لكنه كان يطلب الكثير من الطعام.
    Sana sandviç yapayım. Bir sürü yemek arttı. Open Subtitles .سأصنع لكي شطيرة .لقد بقي الكثير من الطعام
    Senin yaptığınsa ağzına daha fazla yemek tıkmak mı oldu? Open Subtitles إذن ما الذي فعلتهُ, ان حشرتَ الكثير من الطعام بفمها؟
    Herkese yeteceğinden fazla yemek var. Open Subtitles . نحن لدينا الكثير من الطعام اللازم لكل شخص
    Bolca yemek getiren güçlü ve cesur bir kocamın olması çok iyi. Open Subtitles من أحيد أن أحظي بزوج جيد و قوي و يحضر الكثير من الطعام
    Pek yemek de yok, değil mi? Open Subtitles ولا الكثير من الطعام أيضاً , صحيح ؟
    Bir sürü yiyecek ve şampanya. Open Subtitles هناك الكثير من الطعام و الشمبانيا ستقدم لكم
    Herkese yetecek kadar yemek var. Open Subtitles هناك الكثير من الطعام
    Bir sürü yemek artığı var. Yemek artığı sever misin? Open Subtitles لديّ الكثير من الطعام القديم- هل تحبين الطعام القديم ؟
    Açsanız, bir sürü yemek var. Komşular getirdi. Open Subtitles لو كنت تشعر بالجوع، يوجد الكثير من الطعام لقد أحضر لنا الجيران طعاما
    Böyle şeylerde her zaman bir sürü yemek olur ve konukların yarısını tanımazlar. Open Subtitles هذه الاشياء دائما لديهم الكثير من الطعام وهم لا يعرفون نصف الضيوف على كل حال
    Hatta annem şu an bir sürü yemek hazırlamış, sofrada beni bekliyor olabilir. Open Subtitles بالحقيقة، أمي عادةً ما تطبخ الكثير من الطعام وهي تنتظر قدومي الآن
    İnsanlar bu mekânda çok fazla yemek döküyorlar. Open Subtitles الناس حقا قطرة الكثير من الطعام في هذا المكان.
    Çok fazla restoranda çok fazla yemek yedim. Open Subtitles لقد أكلتُ الكثير من الطعام في الكثير من المطاعم
    Evimde fazla yemek yoktur ama karnın acıkırsa hemen köşede Tayland restoranı var. Open Subtitles ليس لدي الكثير من الطعام لكن هناك مطعم تايلاندي بأول الشارع
    Bolca yemek olacağını söyledi. Open Subtitles هو قال أنَّه سيكون هناك الكثير من الطعام
    Bolca yemek var. Open Subtitles هناكَ الكثير من الطعام
    Pek yemek de yok, hımm? Open Subtitles ولا الكثير من الطعام أيضاً , صحيح ؟
    O evde bir sürü yiyecek vardı. Beslemem gereken insanlar var. Artık yeterince güvenlidir. Open Subtitles كان هناك الكثير من الطعام في هذا المنزل ولديأفواهٌيجبإطعامها،وسيكونالمكان آمناً.
    O yüzden kaçtım. Ninemle kalacağım. Onda her zaman bir sürü yiyecek olur. Open Subtitles سأبقى مع جدتي، إن لديها الكثير من الطعام
    Herkese yetecek kadar yemek var. Open Subtitles يوجد الكثير من الطعام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more