"الكيفية" - Translation from Arabic to Turkish

• nasıl

Toplumumuzun nasıl olması gerektiğine dair bir bakış atmak çok önemli bence.
أعتقد أنه من المهم جدا النظر إلى الكيفية التي سيؤول إليها مجتمعنا

Bunu şöyle açıklayabilirim, ama önce matematiğin gerçek hayatta ve okulda nasıl göründüğü hakkında biraz konuşayım.
دعوني اشرح هذا علي اولا ان اتحدث عن الكيفية التي يبدو عليها تعليم الحساب اليوم في العالم وفي النظام التعليمي

Fakat bunun nasıl ve neden olduğunu açıklayabilen bir çalışma henüz yok.
لكن حتى الآن,لاتوجد دراسات .تبيّن الكيفية والسبب

Ve bu bilgiden yola çıkarak... ...patojenlerin nasıl evrimleştiği ve... ...bizi niçin hasta etmeye devam ettikleri hakkında bilgi edinebiliriz.
ومن خلال هذه المعلومات يمكننا تعلم الكيفية التي تتطور فيها مسببات المرض .وأيضا لماذا تستمر في إمراضنا

İnsanlar müziği nasıl anlarlar, hayatlarına müzik nasıl girer bu konu beni gerçekten etkiliyor.
إنّ الكيفية التي تصل بها تلك الموسيقى للناس و الطريقة التي تدخل بها حياتهم تبهرني حقا

Ve 'nasıl' ise armoniydi, akorları oluşturmak için ses perdelerini yığıyordu.
و الكيف كانت التناعم في الكيفية التي ترتب بها الدرجات الموسيقية لتشكل النغم

Ve şu an tam da bu ikisinin nasıl kaynaştırılabileceği hakkında daha yaratıcı bir şekilde düşünmemizin zamanı
وإنه لحقاً الوقت لبداية التفكير بإبتكار أكثر حول الكيفية التي يمزجان بها.

Bu ne? nasıl yapılmış? Neden yapılmış?
عن مانرى. وعن الكيفية التي تم صنع مانراه بها وعن سبب صنعه

Deneyin ve malvarlığını nasıl ülke dışına çıkardığını öğrenebilirsiniz.
بإمكانك البحث لإيجاد الكيفية التى قام بها باخراج ممتلكاته إلى الخارج .. من داخل بلده.

Gerçek teknolojik ortaklarımızın birbirimizle ve teknolojiyle nasıl bağlanacağımıza yönelik yeteneklerine artık izin veriyoruz.
ونحن نمكّن القدرات التي يستطيع شركاؤنا التقنيين تطبيقها على الكيفية التي نتصل بها ببعضنا وبالتقنية المتاحة لنا.

Çince öğrenmenin yeni ve hızlı bir yönteminin nasıl kullanışlı olabileceğini düşünmeye başladım.
بدأت أفكر في الكيفية التي يمكن من خلالها لطريقة جديدة وسريعة أن تفيد في تعليم اللغة الصينية.

Sosyal durumun nasıl değiştiğini, yeni teknolojilerin insanlara nasıl kısıtlamalar, ve fırsatlar getirdiğini düşünerek çok zamanımı harcıyorum.
أقضي وقتا كبيرا أفكر في الكيفية التي يتغير به الشكل الإجتماعي, وكيف أن التقنيات تخلق قيودا جديدة وفرصا جديدة للناس.

Kilit sonuçlar, bunları nasıl başaracağınızdır.
النتائج الرئيسية هي الكيفية التي تمكنني من فعل تلك الأشياء.

Size şu anki sistemin nasıl işlediğinden kısaca bahsetmek istiyorum.
لذلك أريد أن أشرح لكم قليلاً عن الكيفية التي يعمل بها النظام الحالي.

İşte gerçekte nasıl olabileceğine dair bir video.
هاهو فيديو فعلي عن الكيفية التي قد تبدو عليها.

Ama onları göndermeden önce, şunu söylemem gerekiyor, onlar sorunları çözmeyecek ancak bize nasıl yapacağımızı gösterecek.
لكن قبل التطرق لهم، دعوني أقول، أنهم لن يحلوا تلك المشاكل، لكنهم سيظهروا لنا الكيفية.

Şu anda ve son 40 yıldır yapıldığı gibi işletme haklarının nasıl satıldığını biliyor musunuz?
تعرفون الكيفية التي تباع بها حقوق إستخراج الموارد في هذه اللحظة، وكيف تم بيعها خلال الأربعين سنة الماضية؟

Biz insanların yapay zekâ ile bir arada var olmaya nasıl devam edeceği somut verilere dayanarak dikkatli düşünülmesi gereken bir konu.
الكيفية التي سيتعايش بها البشر مع الذكاء الاصطناعي هي شيء علينا أن نفكر فيه بعناية، مستندين على أدلّة دامغة.

Ama performans diye adlandırılan şey aslında, müzisyenlerin parmaklarını nasıl kullandığı ve hangi müzik aletlerini kullandığı ile ilgilidir.
و لكن الآداء نفسه هو الكيفية التى قام بها العازفين بتحريك اصابعهم, و ما الآلات التى إستخدموها.

Tam da şu an diyor ki, müzik notalar ve bu notaların nasıl çalındığıdır.
يقال الآن , أننا نعتقد أن الموسيقى عبارة عن نوتات و الكيفية التى تعزف بها.