"اللحظة التالية" - Translation from Arabic to Turkish

• dakika sonra
• bakmışsın
• an sonra
• sonrasında

Bir dakika sonra bir sürü takım elbiseli adam bana bir sürü çek uzatıyordu.
وفي اللحظة التالية بدأت شيكات البَدَلات تتدفق علي

Onları aramaya kalkarsanız 10 dakika sonra burası televizyoncularla dolar ve cinayeti reklam ederler.
أنت أخبريهم و في اللحظة التالية سكون هناك خلال ستين دقيقة جربي الكذب و القتل

Ama iki dakika sonra gittin ve hasta bir kıza çaktın.
و في اللحظة التالية كنتَ تتخلى و برود . عن القروح السريرية التي لدى ليلي

Sonra bir bakmışsın sorgu sual vaktin gelmiş.
وفي اللحظة التالية يمكنك ان تواجه حكمك النهائي

Çok tuhaf olmalı; seni kimse tanımazken, bir bakmışsın politikacılar, film yıldızları etrafında.
لابدّ أنّ الأمر غريب، في لحظة لمْ يسمع عنك أحد، وفي اللحظة التالية لديك قسم الهتاف خاصّتك، السياسيّون ونجوم السينما.

Bir an sonra, gitmiş olur.
اللحظة التالية . يختفي الشخص

sonrasında, gösterilerini bitirip gölgelerde kaybolur kaybolmaz, genç bir adam propan bir fenerle geldi, feneri ağaca astı, bir perde çekti.
اللحظة التالية, بمجرد ان انتهوا واختفوا في الظلال جاء شاب حاملاً مصباح بروبان علقه على شجرة وأنزل الستار

Bazı yönleriyle ise daha çok Batı Afrika müziği gibi, çünkü MP3 çalardaki müzik çok sessizleşirse sesini açıyorsunuz ve bir dakika sonra kulaklarınız daha yüksek sesli bir bölüm yüzünden patlıyor.
و بطريقة أخرى، يشبه موسيقى غرب إفريقيا لأنه لو الموسيقى في المُشغٍل منخفضة زيادة عن اللازم، تقوم برفع مستوى الصوت، وفي اللحظة التالية تجد أذناك قد أصمتهما الأنغام العالية.

Bir destroyerin güvertesinde arkanızı dönersiniz ve bir dakika sonra orada değildir.
... كان بجوارك على ظهر المدمرة ... وفى اللحظة التالية كان قد أختفى ...

Yani, bir bakıyorsun birbirimize aşığız iki dakika sonra "New York Times"da bu adamla nişanlandığı haberi okuyorum.
أعني،في لحظة كنا مغرمتان ببعضنا و في اللحظة التالية أقرأ خبر خطبتها في مجلة"نيويورك تايمز" على هذا الرجل

Bir dakika sonra..
و في اللحظة التالية...

Bir bakmışsın tatlılar, sonra bir bakmışsın kaçıyorlar ya da Peter ya da adı her neyse onunla randevudalar ve senden seks kıyafeti tavsiyesi istiyorlar.
لا في لحظة هم لطفاء في اللحظة التالية يجن جنونهم او يذهبون في موعد مع بيتر

Bir an onlardan nefret ederken, bir bakmışsın özlüyorsun...
في لحظة تكرههم وفي اللحظة التالية تفتقدهم

Bir an çok tatlıdırlar, bir bakmışsın seni bıçaklamışlar.
فى لحظة يكونوا لطفاء ثم فى اللحظة التالية ... . يطعنوكِ بالسكين

Ama bir an sonra...
ولكن في اللحظة التالية ...انظر

Sevdiğimiz biriyle bir dakika geçiririz... ve sonrasında, işimize yoğunlaşırız.
في احدى الدقائق نكون نمضي الوقت مع احد الاحباء و في اللحظة التالية نكون منشغلين بعملنا

Bir dakika onların arkadaşıymış gibi davranıp sonrasında köşeye sıkıştırmak.
تتصرفين وكأنكِ صديقة احدهم في لحظة ما وفي اللحظة التالية تضعينهم أمام فوهة البندقية