"اللوحه" - Translation from Arabic to Turkish

• tabloyu
• resim
• tablo
• resmi
• tabloya
• tabloda
• tablonun
• Tahta
• tahtaya
• Plakayı
• Tablodan

Birkaç gün önce baban bizim sanat galerimize gelince, 20.000 rupi değerindeki bu tabloyu beğenmişti. Avans olarak 1.000 rupi bile vermişti.
اعجب بهذه اللوحه التى يقدر ثمنها ب 12 الف دفع منها الفا واحدا مبدئيا

Biz bu tabloyu bin bir zorlukla getirdik, en azından açıp da bir bak.
لقد تعبنا فى احضار هذه اللوحه على الاقل انظر اليها.

Birçok defa o resmin üzerine başka bir resim yapmayı düşündüm.
كان هناك بعض المرات التي فكرت بها بالرسم فوق تلك اللوحه

Sadece, Richard'ın yaptığı bu harika tablo dışında.
عدا هذا اللوحه الساحره, التي صنعها ريتشارد.

Evden o resmi alarak, Londra Sanat Akademisine götürmesini istedim.
أن يذهب للبيت ، ويأخذ اللوحه ويأخذها الى أكاديمية لندن للفنون

Formülün hangi tabloya nakşedildiğini bulduğumuzu anladığında tabloları müzayededen önce değiştirmiş olmalı.
بمجرد علمها اننا اكتشفتنا اللوحه جزأت الصيغة و قامت بتغيرها قبل المزاد

O kız. O tabloda bir şeyler var.
تلك الفتاة، و هنالك أمر يدور بشأن اللوحه

Bu da demek oluyor ki, yanımızda beyaz tablonun bir kopyasını getirmeliyiz.
مما يعني أن علينا أن نستبدل اللوحه البيضاء بـ النسخه

Tahta güzel bence bir plazma ekran da iyi olabilir.
أنا فقط، كما تعلم اعتقد ان اللوحه بخير وأعتقد أن شاشة البلازما ستكون بخير

Siz savaşçılık oynarken, ben müzede, gerçek tabloyu emniyete alıyordum.
عندما كنتم تلعبون بـ المسدسات المزيفه كنت في المتحف أامن اللوحه الحقيقيه

Belki de Trafik başka bir anlama geliyordur ya da yanlış tabloyu almışızdır.
من الممكن ان "Traffic" تعني شئ احر او اننا حصلنا علي اللوحه الخاطئة

İyi ki tabloyu almamışsın, artık geri alamayız çünkü.
انه شيء جيد انك لم تحضر اللوحه لا نستطيع اخذها الان

Geçen sefer Philip olayını halletti, polisler tabloyu öğrenirse haberi olur.
لقد ساعدنا بمشكلة فيليب من قبل وسيعرف لو كانوا الشرطه قد علموا بأمر اللوحه

Bu resim şimdiye dek yaptıklarımın en iyisi ve bitirmeye kararlıyım.
هذه اللوحه هى أفضل شئ فعلته وأنا قررت أن أنتهى منها

Etrafına bir baksana. Şu gördüğün resim 16. şapelden kalma.
أنظر حولك هذه اللوحه من كنيسه القرن السادس عشر

Her şey bana farklı görünüyor, şuradaki resim bile.
كل شىء يبدو مختلف الىّ حتى تلك اللوحه هناك

Larry ortaya çıktığı anda, tablo için hamle yapacağını biliyordum.
" عندما أتى " لاري عرفت أنه يخطط لسرقة اللوحه

O tablo yeterince acıya neden oldu.
هذه اللوحه سببت الكثير من الحزن

Dünya yıkımın eşiğindeyken, ne diye birileri bu resmi çizdi ki?
لماذا يرسم شخص ما هذه اللوحه عندما يكون العالم على حافة الدمارِ؟

Tamam, pekala, ne olmuş, demek resmi buldunuz, huh?
حسناَ،حسناَ ،ماذا إذاَ، لقد وجدتم اللوحه يا شباب،هاه؟

Yani müzayedeye gidip formüllü tabloya daha fazla teklif mi vereceğiz?
لذلك نذهب الى المزاد ونبدل اللوحه التى تحمل الصيغه؟

Pekâlâ, ilk olarak formülün hangi tabloda olduğunu bulacağız.
حسناً الخطوه الاولى نعرف اللوحه التى تحمل الصيغه

Bu tablonun hikayesi şu, üniversitedeyken,
وهذه هي قصة اللوحه ، فالجامعه،

Kimden gelirlerse gelsinler, Tahta çalışıyor.
حسنا لا يهم من هو المرسل اللوحه تعمل 237 00:

Büyük tahtaya yaz. Peki ya cıvata?
على اللوحه الكبيره من فضلك ماذا عن المسمار ؟

Plakayı alan güvenlikçiden.
من رجل الامن الذي سجل رقم اللوحه وقت السطو

Tablodan bahsediyorsun, değil mi?
انت تتكلم عن اللوحه صحيح؟