| Charlotte DiLaurentis'in öldürüldüğü gece burada mıydın? | Open Subtitles | كنت هنا بتلك الليلة التي قتلت فيها شارلوت ديلورانتس؟ |
| Michelle'in öldürüldüğü gece şehre gittiğini söyledi. | Open Subtitles | قال أنّكِ قدتِ إلى المدينة في الليلة التي قتلت فيها (ميشيل)، |
| - April Öldürüldüğü gece Greenbelt Parkında birisi ile buluşmuş. | Open Subtitles | لقد قابلت أبريل شخصاً ما في متنزه الحزام الأخضر في نفس الليلة التي قتلت فيها |
| Eğer güveninizi sarsmaya çalışsaydım kurbanımızın, Öldürüldüğü gece avukat arkadaşıyla bir yasaklama emri hakkında konuştuklarını söyleyiverirdim. | Open Subtitles | فإنّي سأخبركم أنّ ضحيتنا تحدّثت إلى صديقتها المحاميّة في الليلة التي قتلت فيها حول أمر منع من الإقتراب. |
| Ayrıca sonuçlara göre Perry'ler de Yoli'nin Öldürüldüğü gece öldürülmüş. | Open Subtitles | ويضع الطبيب الشرعي وقت وفاتهم في نفس الليلة التي قتلت فيها (يولي). |
| Melanie'nin Öldürüldüğü gece, kocası için arama emri çıkardık ama yine de kaçtı ve o zamandan beri serbest. | Open Subtitles | وضعنا أمر إعتقال على (بنتون) في الليلة التي قتلت فيها (ميلاني)، ولكنّه لاذ بالفرار، وما زال هارباً منذ ذلك الحين لذا لا تحتاج إلى نابغة لجمع الأمور. |
| Katie'nin öldüğü gece üzerim kanlı dönüyorum o halde onu ben öldürmüşümdür, değil mi? | Open Subtitles | رجعت للبيت وأنا ملوث بالدماء في نفس الليلة التي قتلت فيها كاتي فلابد أني قتلتها, أليس كذلك؟ |
| Helle Anker'in öldürüldüğü gece Varberg'deymiş. | Open Subtitles | (الليلة التي قتلت فيها (هيلي أنكار كان هو في فاربرغ |
| Morris'in öldürüldüğü gece. | Open Subtitles | "الليلة التي قتلت فيها "موريس |
| Charlotte Miller'ın Öldürüldüğü gece siz de oradaymışsınız. | Open Subtitles | كنتي هناك الليلة التي قتلت فيها شارلوت ميلر |
| Öldürüldüğü gece onun evinde olmadığı yalanını söyledi. | Open Subtitles | كذب بخصوص تواجده في منزلها في الليلة التي قتلت فيها |
| Katie'nin öldüğü gece üzerim kanlı dönüyorum o halde onu ben öldürmüşümdür, değil mi? | Open Subtitles | رجعت للبيت وعلي بعض الدّم في نفس الليلة التي قتلت فيها "كاتي" . كان يجب أن أقتلها , صحيح ؟ |