"المبكّر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Erken
        
    • erkenden
        
    Bir saat sonra müdür beni arayıp Erken emekliliğimi istedi. Open Subtitles بعد ساعة لاحقاً، اتّصل بي المُدير ووضع التقاعد المبكّر للنقاش.
    Bu kadar meşgul olmak için, çok Erken bir saat. Open Subtitles مِن المبكّر جداً أن يكون مشغولاً لهذه الدرجة
    Anneni Erken yaşta kaybetmenin de buna etkisini unutmamak lazım. Open Subtitles أفترض أن فقدان أمّك في مثل ذلك العمر المبكّر لم يساعد في ذلك
    Ama cidden öyle. Her işi erkenden yapma olayı tam bizlik oldu. Open Subtitles ولكن جدياً , هو كذلك. لقد جعلنا هذا الطائر المبكّر عاهرتنا
    Pekâlâ, seni erkenden emekliye ayırıyoruz. Open Subtitles حسناً، ليكون ذلك تقاعدك المبكّر
    Anneni Erken yaşta kaybetmenin de buna etkisini unutmamak lazım. Open Subtitles أفترض أن فقدان أمّك في مثل ذلك العمر المبكّر لم يساعد في ذلك
    Ama sonra onun Erken çıktığını öğrendiniz. Open Subtitles لكنّكما سمعتما عن إطلاق سراحه المبكّر وكنتما خائفَين فيما لو كان..
    -Bir şey söylemek için daha çok Erken. Ama sadece adada hamile kalındığı zaman annenin-- Open Subtitles من المبكّر جدّاً الجزم بذلك، ولكن النساء اللاتي يحبلن بالجزيرة فقط يتعرّضن لذلك
    Çıktığımız kişileri Oliver'la tanıştırmak için çok Erken olduğu konusunda anlaşmıştık. Open Subtitles لقد اتفقنا أنه من المبكّر على أوليفر أن يتعرّف على شخص تراه
    Neyi, ne kadar içtiğini bilmiyorlar, o yüzden bir şey demek için henüz Erken. Open Subtitles إنهم لا يعرفون ماذا تعاطت أو مقدار ذلك لذا من المبكّر الجزم
    İnanın Erken emeklilik planı hiç hoşunuza gitmez. Open Subtitles وإنني متأكد, أنكِ لن تحبذِ فكرة التقاعد المبكّر
    Polis bir şey yapmak için çok Erken olduğunu söyledi. Ben de kendi başıma hastaneleri aramaya başladım. Open Subtitles قالت الشرطة أنّه من المبكّر جدّاً عمل شيء لذا بدأتُ الاتّصال بالمستشفيات بنفسي
    Kehribar olmazsa Erken uyarı sisteminin bir anlamı da olmaz. Open Subtitles من دون الكهرمان، فالكشف المبكّر غير مفيد
    Erken bunama belirtileri olabileceğini söylemiştim. Open Subtitles لأنني أشرت إلى وجود دلائل على الخرف المبكّر
    Gerçi itiraf etmeliyim ki, genellikle Erken Rus soyut eserlerini tercih ederim. Open Subtitles عليّ الإقرار أيضاً، أفضّل عادة الأداء الروسي المبكّر المجرّد
    Hem o gözle baksam ona, ki bakmıyorum, bir şeyler yapmam için henüz Erken yani sana yardım edeceğim. Open Subtitles حتى لو كنت أنظر لها بتلك الطريقة وعلى فكرة لا أفعل من المبكّر جداً لي أن أفعل أي شيء لذا سأساعدك
    Ve pankreas kanserini Erken teşhis edebilen bir test geliştirdi. Open Subtitles ‫و قد اكتشف وسيلة للكشف المبكّر عن سرطان البنكرياس

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more