"المحتوى" - Translation from Arabic to Turkish

    • içerik
        
    • içeriği
        
    • içeriğin
        
    • içeriğe
        
    • içeriğini
        
    • İçerik
        
    • içerikleri
        
    • mesajlaşma
        
    • içerikten
        
    • içerikler
        
    Onun yerine, içerik, ortak aktivitelerden değil televizyon programlarının içerdiklerinden ortaya çıkıyor. TED بالمقابل، المحتوى، الانشطة المشتركة، هي المحتوى في التلفاز الذي يحرك هذه المحادثات.
    Google bu ortama daldı ve liderliği üstlenerek yeni bir strateji geliştirdi ve her türlü içerik ticarileştirilmeye başlandı. TED ثم ملأت غوغل هذا الفراغ، وتولّت قيادة الأمور ونفّذت الاستراتيجية بحيث حولّ كل أشكال المحتوى إلى سلعة بشكل نظامي.
    Ve Google ve Yahoo Internetin en büyük içerik üreticileri olmadıkları için, biz olduğumuz için, kontrol altında tutulacak olan da biziz. TED ولأن أكبر منتجي المحتوى في الإنترنت ليسا هما غوغل وياهو، بل نحن، نحن من يتعرض للمراقبة.
    ki bu da içeriği yüzde 99.9997 küçültme demek olurdu. TED والتي ستكون اختزال بنسبة 99.9997 في المحتوى.
    Sahip olduğumuz ve yaptığımız şey, içerik üretmek, sonra eğitim vermek, sonrasında kullanıcı deneyimlerini analiz edip, içeriği geliştiriyoruz. TED فعلينا أن نوفر المحتوى ثم نقدم التدريب، ثم نقوم بتحليل أنماط الاستخدام ليتسنى لنا تحسين المحتوى بها.
    Bu sebeple, bütün bunlar, içeriğin yaratılması, uygunluğu ve temel insan ifadesindedir. TED إذاً فكل ذلك في إنشاء المحتوى ، ذا الصلة، تعبيرات بشرية أساسية.
    Yani internetle ve içerik hırsızlığıyla gelen iş kaybı, içerik endüstrilerimizde iş kayıplarına yol açtı. TED وتم خسارة هذه الوظائف بظهور الانترنت وقرصنة المحتوى وبذلك أصبح لدينا بطالة في صناعة المحتوى
    Günümüzde, Times'ta her ay yaklaşık 7000 içerik yayınlanıyor. TED الآن، التايمز تنشر تقريباً 7000 قطعة من المحتوى كل شهر.
    Dünün interneti, içerik sunumu için bir platformdu. TED في الماضي كان الإنترنت منصة لعرض المحتوى.
    Sadece bu değil, objeleri hareket ettirdiğimde bu algılanıyor ve içerik buna göre ayarlanıyor. TED ليس هذا وحسب ، بل كلما حرّكت الجسم ، سيقوم الهاتف بتتبعه ووضع المحتوى عليه بكل سلاسة.
    Tasarımcılar biçim ve içerik ile içerik ve biçim arasındaki ilişki hakkında konuşurlar. Şimdi, sizce bunun anlamı nedir? TED المصممون يتحدثون عن العلاقة بين الإطار والمحتوى، المحتوى والإطار، ماذا يعني ذلك؟
    Yine, içeriği kendileri yarattıklarında oyuncuların hissettiği empati çok büyük. TED التعاطف أن اللاعبين عندما يخلقون المحتوى تكون كمية هائلة، في هذه اللعبة عندما يقوم اللاعبين بخلق المحتوى،
    Gerçek içeriği iletmek zorundasınız -- burada "içerik metaforu"na geri dönüyoruz. TED عليك أن تنقل المحتوى الفعلي... وهنا نرجع مرة أُخرى لحاوي الإستعارة.
    Gerçek içeriği anlamak için kutuların ötesine, iş tanımlarının, kutunun yüzeyinin ötesine gitmemiz lazım. TED نحن بحاجة إلى تخطي الجداول، و توصيف الوظائف، إلى ما وراء ظاهر الوعاء، لنفهم المحتوى الحقيقي.
    Sitenin kendisini kurmak aslında kolaydı fakat bütün içeriği siteye yerleştirme konusunda ekibimiz zorluklarla karşılaştı. TED كان الموقع نفسه سهلا بما يكفي لبنائه، ولكن الفريق كان يواجه تحديات كيف يملؤون المحتوى بأكمله.
    En iyi yazılımımız hala bu devasa içeriği anlamaya ve yönetmeye çabalıyor. TED لكن ما تزال أكثر برامجنا تطورًا تواجه مشكلة في استيعاب وإدارة هذا المحتوى الهائل
    Ama açıkçası içeriği telefonumdaki ile aynı. TED ولكن بصراحة، فإن المحتوى متماثل على هاتفي.
    Süslü grafiklerin içeriğin ciddiyetini azalttığına dair bir yargı var. TED هناك اشارات ضمنية بان الرسومات التزينية تقلل من جدية المحتوى
    Twitinize bir fotoğraf ekleyin, bakın, daha fazla içeriğe sahip oldunuz. TED تضيف صورةً إلى تغريدتك، أنظر كم زاد المحتوى لديك الآن.
    içeriğini biz denetleriz. Güvenliğimizi biz kontrol edeceğiz. TED نحن نتحكم في المحتوى . نحن نتحكم في سيطرتنا.
    MM: Evet, bir araç geliştiriyoruz. yayıncılar için bu tür içerikleri üretmeyi çok kolay hale getiriyor. TED مايك ماتاس: نعم، نحن نبني أداة تجعل من السهل جدا على الناشرين الآن إنشاء هذا المحتوى.
    Bugün ise cinsel içerikli mesajlaşma var ve ben bu konuda uzmanım. TED اليوم لدينا إرسال المحتوى الجنسي. وأنا خبيرة في هذا المجال.
    Bu hain içerikten rahatsız olan herkese en derin özür dileriz. Open Subtitles إعتذاري الشديد لأي شخص تمت إهانته من قبل هذا المحتوى البشع
    O zaman mutlu olmalısınız. Bu tarz içerikler için bir sürü yollar var. Open Subtitles هناك منافذ كثيرة لمثل هذا المحتوى

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more