"المختلط" - Translation from Arabic to Turkish

    • Karma
        
    • karışık
        
    • melez
        
    • ırklar
        
    • türler
        
    Ticari ve Karma kullanım alanlarını entegre etmeye başladık, böylece insanların merkezleri ve olmaları gereken yerleri olacaktı. TED ثم نبدأ بدمج المباني التجارية وذات الإستخدام المختلط بحيث يتوفر لجميع الناس مراكز و أماكن عامة.
    geçen sene Karma dersler ile, başarısızlık oranı yüzde dokuza düştü. TED ومع ذلك الفصل المختلط العام الماضي، معدل الرسوب إنخفض الى 9%
    Adamın biraz karışık bir sanat anlayışı var. Open Subtitles إنه نوعاً ما يميل إلى الإعلام المختلط أو هي.
    Ulan, Allah'ıma Kitabıma gelecem mekanına, Dikilecem karşına, karışık bir et emredeceğim, Open Subtitles أقسم أنني لن يأتي إلى الخاصة بك مطعم وأنا سوف تأمر الحساء المختلط.
    melez çocuklar, son derece ilkel olan safkan aborijinlerden ayrılmalıdır. Open Subtitles أطفال العرق المختلط يجب أن يُنزعوا من دمهم الأصلي البدائي
    Siyah kadınların ırklar arası ilişkiye kızmalarının asıl nedenini söyleyeceğim. Open Subtitles لأني سأخبركم السبب الحقيقي كي يغضب النساء السود من الموعد المختلط
    Onlar için türler arası evlilik insana ve doğaya karşı bir suç. Open Subtitles بالنسبة لهم، الزواج المختلط هو جريمة ضد الانسان وضد الطبيعة.
    batılı inançların kontrastında Karma ekonomi ve serbest ticaret vardı. Open Subtitles والإقتصاد القائم على التخطيط المركزي وذلك على نقيض الإعتقاد الغربي بالاقتصاد المختلط والتجارة الحرة
    Bu yaşta Karma takım pek yolunda gitmiyor. Open Subtitles التعليم المختلط لا يعمل كذلك في هذا العصر
    Bizimkilere bu bölgede Karma evliliklerin ilerlemenin tek yolu olduğunu söylüyor. Open Subtitles يقول له أنه في هذه المنطقة فهو يعتقد أن الزواج المختلط هو السبيل الوحيد للمضي قدما
    Karma kullanım popüler ama Karma dediğim zaman, Karma gelirler, Karma yaş grupları ve Karma arazi kullanımını kastediyorum. TED الاستخدام المختلط هو أمر شائع، لكن عندما أقول مختلط، أعني الدخل المتفاوت، الفئات العمرية المختلفة فضلًا عن الاستخدام المتنوع للأراضي.
    -Kızım buraya evli, mutlu ve karışık çiftler şampiyonu olarak gelmişti. Open Subtitles كل ما أعرفه هو أن ابنتي جأت إلي هنا سعيدة في الزواج وبطلة في الزواج المختلط للتنس
    Saklansan iyi edersin, benim etnik olarak kafası karışık dostum. Open Subtitles من الأفضل أن تختبئ ياصديقي المختلط العرقي
    Saklansan iyi edersin, benim etnik olarak kafası karışık dostum. Open Subtitles من الأفضل أن تختبئ ياصديقي المختلط العرقي
    Bebeklerine baktığım melez âileyi hatırlıyor musun? Open Subtitles آوه أنتي ، تعرفين ذلك الثنائي المختلط اللذين أجالس اطفالهم ؟
    İsterseniz dikkat edin, her yarı melez çocuğun. Open Subtitles وإذا ما لاحظتم، أن الطفل المختلط
    Siyah kadınların ırklar arası ilişkiye kızmalarının asıl nedeni... Open Subtitles السبب الحقيقي ليغضب النساء السود من الموعد المختلط
    Siyah kadınların ırklar arası ilişkiye bu kadar kızmalarının asıl nedeni, siyah kadınların beyaz erkeklerden hoşlanmaması. Open Subtitles السبب الحقيقي كي يغضب النساء السود من الموعد المختلط هو أن النساء السود غير منجذبين للرجال البيض
    Resmî olarak, kan saflığından yana örgütler yasa dışıdır ama Konsey'de hâlâ türler arası evliliği kutsala hakaret sayanlar da var. Open Subtitles رسميا، منظمات نقاء الدم محظورة، لكن هناك أشخاص في المجلس لا يزالون يعتقدون بأن الزواج المختلط هو انتهاك للمُحَرَّمات.
    Onlar için türler arası evlilik insana ve doğaya karşı bir suç. Open Subtitles ‫بالنسبة لهم، الزواج المختلط هو جريمة ‫ضد الإنسان وضد الطبيعة.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more