"المرأة العجوز" - Translation from Arabic to Turkish

• yaşlı kadın
• yaşlı kadını
• Yaşlı kadının
• Yaşlı kadına
• yaşlı kadınla
• yaşlı hanım
• İhtiyar kadın
• İhtiyar kadını

yaşlı kadın bana yüzüğü gezici bir tacirden aldığını söyledi.
المرأة العجوز قالت ليّ أنها أشترت الخاتم، من تاجر رحّال.

Görünüşe göre, yaşlı kadın başkanın arabasını çalarak protestosunu yeni bir aşamaya taşıdı.
يبدو, أن المرأة العجوز أخذت إحتجاجها إلى مستوى جديد بواسطة سرقة سيارة العمدة

Bu durumda olabileceğimizin en iyisi o fıkradaki yaşlı kadın... Hiç duydunuz mu bilmiyorum.
وأفضل ما يمكننا أن نكونه هو المرأة العجوز في تلك الطرفة، ولا أعرفُ إن كنتم سمعتم بها.

Doğru, yaşlı kadını öldürmek istedim. Dikkati katile çekmek için...
المرأة العجوز , هذا صحيح حاولت طعنها بسكين مشابهة

Sen de biliyorsun, Yaşlı kadının seni görmesini sağlayacak tek kişi varsa, o benim.
لكنك تعلمين أنه إذا كان بإمكان شخص ما إيصالك إلى المرأة العجوز فهو أنا

Şu Yaşlı kadına ulaşmanın bir yolu olmalı.
ولا يوجد وسيلة أخرى لاستمالة هذه المرأة العجوز

Bu yaşlı kadınla ilgili hiçbir şey açıklamıyor ama.
هذا مازال لا يفسر أي شيء بخصوص المرأة العجوز

Çok var, fakat sorun yaşlı kadın.
العديد ولم يتبق سوى عائلة تلك المرأة العجوز

Kehaneti aktaran yaşlı kadın mı bu?
هل هذه المرأة العجوز التى قيل لها النبوءة ؟

Yoksa, kirayı ödememek için yaşlı kadın yaptı sanarlar.
وإلاّ فإنّهم بأنّ المرأة العجوز تطرده بسبب الإيجار

O yaşlı kadın, dilini tutmazsa, başına ne gelir bilmiyor.
تلك المرأة العجوز لا تعرف المشلكة التي ستقع بها من طريقتها في الكلام

Böylece yaşlı kadın kulübeyi ve ve içindekileri lanetlemiş.
لذا قامت المرأة العجوز باصابة الكوخ بلعنة هو و من يسكنه

Evet, yaşlı kadın onu şans eseri yakaladı. Uyurken. Seni yakaladığı gibi.
نعم المرأة العجوز مَسكتْها بِالصُّدفَة، نائمة، كما أَخذتْك

yaşlı kadın kapıyı kilitledi ve anahtarı yaşlı adama verdi.
قفلت المرأة العجوز الباب وأعطت الرجل العجوز المفتاح

Bugünkü o yaşlı kadın niye geldi?
تلك المرأة العجوز التي زارتك اليوم، لماذا جاءت هنا اليوم؟

yaşlı kadını dükkandan çıkarken gördünüz, Bay Bangor.
أنت رأيت المرأة العجوز تغادر المحل سيد بانجر

O asker ve Yaşlı kadının bir fotoğrafını çektim kamerayı indirdim bu yaşlı kadını kollarımla kaptım sanki çocuk arabasından düşen bir oyuncak bebek gibiydi.
صورت المرأة والجندي ثم وضعت كاميرتي جانبا وضعت الكاميرا وحملت المرأة العجوز وكانت مثل الخرقة

Yaşlı kadının bunu verdiğine şükret.
نحن محظوظون المرأة العجوز أعطتنا هذا أيضا

Açıklık bir alana geldiklerinde, orada Yaşlı kadının durduğunu görmüşler.
فاموا بالمجئ الى الأرض الجرداء و هناك ظهرت لهم المرأة العجوز

Bebek takdimi için yeni bir oyunu buldum "Yaşlı kadına isim tak".
سأخترع لعبة حمام جديدة؟ "سمي المرأة العجوز"

O yaşlı hanım Bay Hector'un başına dert açmaya çalışıyor.
اعتقد ان هذه المرأة العجوز ستتسبب فى المشاكل للسيد هيكتور

İhtiyar kadın için çok üzgünüm.
آسف بشأن المرأة العجوز.

- İhtiyar kadını çıkartın.
- إقطعوا ما يقيد المرأة العجوز