"المعلوماتِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • bilgiyi
        
    • bilgileri
        
    • bilgiler
        
    • Bilgi
        
    • bilgiye
        
    • bilgilere
        
    • enformasyonu
        
    • - İstihbaratı
        
    İnsanlara bu bilgiyi verip beklemelerini söyleyin. Open Subtitles أخبرْ الناسَ لوَضْع تلك المعلوماتِ على اوراق الترحيب و الإستراحةِ و التغطيةِ
    Büyük miktarda bilgiyi uydu aracılığıyla yollar. Open Subtitles يُرسلُ كمياتَ هائلةَ من المعلوماتِ بالقمر الصناعي
    Bu bilgileri psişik iletiler sayesinde elde ettiğini söylüyor. Open Subtitles يَدّعي أنْ حَصلَ على هذه المعلوماتِ خلال الإرسالِ الروحيِ.
    Bazı bilgiler lazım. Hastanın adı ne? Open Subtitles سَأَحتاجُ لبَعْض المعلوماتِ ما اسم المريضَ؟
    Ben onlarla konuşup sonuçlarını alayım, biraz da Bilgi edineyim. Open Subtitles أنا سَأَتكلّمُ معهم، وأرى إختباراتَكَ وأحصلُ على المزيد من المعلوماتِ
    Pete, neden Briggs Helana hakkında bu kadar çok bilgiye sahip? Open Subtitles بيت، الذي يَعمَلُ بريجز عِنْدَهُ كُلّ هذه المعلوماتِ على هيلينا؟
    Herkes doğru kararlar verebilmek için bazı bilgilere ulaşmaya çalışıyor. Open Subtitles ـ ـ ـ محاولاً الحصول على المعلوماتِ التي نَحتاجها لإتِّخاذ بَعْض القراراتِ الموضوعية
    Emlak Arama Motoru sanal alemde kontrolü hukukçuya verir enformasyonu vazgeçilmez hale getirir. Open Subtitles محرّك إستفسارِ العقاراتِ وضع إفتراضي مِنْ المعلوماتِ وَضْع المحامي بنفسه .في السيطرةِ
    Eğer kayıp uzaylıyla ilgili bir gelişme olursa bu bilgiyi albaydan daha parlak geleceği olan biriyle paylaşacağınızı umuyorum. Open Subtitles إذا كُانَْ لديك القليل مِنْ الحظِّ في حشدك لما الآن زائر حيّ وحيد أَتمنّى بأنّ تَشاركُ تلك المعلوماتِ مَع شخص ما
    bilgiyi bizzat ben kendim aldım ve anında harekete geçtim. Open Subtitles إنتزعتُ تلك المعلوماتِ بنفسي ونحن تَصرّفنَا فوراً
    Sensörler de kendilerine gelen bu bilgiyi, otomatik skor sistemine gönderir. Open Subtitles المحسّسات ثمّ تقوية تلك المعلوماتِ إلى نظامِ الإحراز الآليِ.
    Catherine, istediğin bilgiyi aldım. Open Subtitles كاثرين، يا، حَصلتُ على المعلوماتِ سَألتَ عنه.
    Buna nederesin Joe.. Tüm tasarım ve uygulama bilgileri hala harddiskimde saklı. Open Subtitles جو،أنا عِنْدي تلك المعلوماتِ في القرصِ الصلب.
    Arayıp ajanların bilgileri nasıl anladıklarını dinleyebilirsin... Open Subtitles يُمْكِنُ أَنْ نَعْرفَ مثل الوكلاءِ يَحْصلونَ على المعلوماتِ.
    Herkesin bilgileri paylaşmasının önemini konuşuyorduk. Open Subtitles نحن نُناقشُ كَمْ مهم هو ذلك كُلّ شخصِ يَشتركُ في المعلوماتِ.
    Güzel.Bu bilgiler bizim için çok değerli ve tabi ki de bunları değerlendirmek zorundayız. Open Subtitles جيد. هذه المعلوماتِ يُمكنُ أَنْ تَكُونَ ثمينةَ جداً إلينا بالطبع علينا التاكد منها
    - Kan Kasesi'ne ait elde ettiğim bilgiler arasında bekçinin ismi de vardı. Open Subtitles من بين المعلوماتِ التى حَصلتُ عليها " بخصوص الـ " سينجرال إسم الحامى
    Mümkün ama burada her şey gizlidir ve bu tür bilgiler sızdırmamamız gerekir. Open Subtitles هو محتملُ لَكنِّي أَحْسبُ كُلّ شيءَ هنا سرّيُ جداً ونحن لَمْ نُفتَرضْ للتَسْريب أيّ نوع المعلوماتِ إلى أي شخص.
    Daha fazla Bilgi almak için ikiniz yabancı teşkilatlarla görüşün... Open Subtitles أنتما الإثنان لكما إتصالات خارجية بالبلدين نحتـاج مـزيـداً من المعلوماتِ
    Bu Bilgi gerektiği anda gerekli kişilere verilir. Open Subtitles تلك المعلوماتِ بحاجة لمعْرِفة مرجعيتها فقط.
    bilgiye sahibim çünkü medyumum. Open Subtitles حَصلتُ على المعلوماتِ لأنني روحانيُ.
    Biraz bilgiye ihtiyacım var. Open Subtitles أَحتاجُ بَعْض المعلوماتِ.
    Oğullarım ve ben bazı bilgilere sahibiz. Open Subtitles أنا وأولادى لدينا بَعْض المعلوماتِ
    Bu enformasyonu hazmetmek için kendinize biraz süre verin. Open Subtitles رجاءً خُذْ لحظة لكي تسمحْ لهذه المعلوماتِ بالغَرَق
    Neden? - İstihbaratı geç getirdin. Open Subtitles -لقد تأخّرتي بإلقاءِ المعلوماتِ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more