"المفترض أن تكون" - Translation from Arabic to Turkish

    • olması gerekiyordu
        
    • olman gerekiyordu
        
    • olmalı
        
    • olmalıydı
        
    • olman gerekmiyor
        
    • olmalıydın
        
    • olacaktı
        
    • olman gerekirdi
        
    • olması gerekiyor
        
    • olmaman gerekiyor
        
    • olman gerekiyor
        
    • olmaması gerekiyordu
        
    • olması gerekirdi
        
    • olmaman gerekiyordu
        
    • olman gerek
        
    Annenin bu dünyanın hakimi olması gerekiyordu, onun müthiş güç ve bilgeliğiyle. Open Subtitles أمي كانت من المفترض أن تكون حاكمة هذا الكوكب بقوتها العالية ومعرفتها
    Yani, bu seansın saf zevk üzerine olması gerekiyordu ama cazibe kısmen anlamla ilgili. TED إذاً، هذه الجلسة من المفترض أن تكون ممتعة لكن الروعة حقاً وإلى حد ما هي المعنى
    - Gelemedim. Burada işinin başında olman gerekiyordu. Kimse ne yaptığının farkında değil. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون هنا لا أحد يعرف ماذا تفعل بحق الجحيم
    Hayat iç karartıcı değil, heyecanlı olmalı. Open Subtitles ليس من المفترض أن تكون الحياة كئيبة بل من المفترض أن تكون مثيرة
    Kömür madenlerinde, bu kanarya madencilere yakın olmalıydı. TED في مناجم الفحم، هذه الكناري من المفترض أن تكون قريبه من عمال المناجم.
    Tanrım! Stüdyoda olman gerekmiyor mu? Open Subtitles ليست لك من المفترض أن تكون في الاستوديو ؟
    Geçen cuma günü burada olmalıydın. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون هنا الجمعة الماضية
    Bakın,seçimin bir şaka olması gerekiyordu. Open Subtitles ‫هذه الإنتخابات كان المفترض أن تكون مزحة
    Bunun bir evcil hayvan bahçesi olması gerekiyordu? Open Subtitles كان المفترض أن تكون حديقة لحيوانات أليفة؟
    Aşağıda güç odasında olması gerekiyordu. Open Subtitles من المفترض أن تكون في حجرة الطاقة الكهربية
    7:30'da burada olması gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون هنا في الساعة 7: 30.
    Danışmanlarla mülakatta olman gerekiyordu. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون الآن في مقابله مع المستشارين
    Emmet, hadi gidelim. Şu an sahnede olman gerekiyordu. Open Subtitles إيميت هيا بنا كان من المفترض أن تكون على المنصة الآن
    Bu ilk duruşma. Halka açık olmalı. Open Subtitles انها لجنة سماعية من المفترض أن تكون علنية
    İtalya'da evlilik danışmanımızla seks yapıyor olmalıydı. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون فى ايطاليا تنام مع مستشار زواجنا
    Uçakta olman gerekmiyor muydu doktor? Open Subtitles أليس من المفترض أن تكون على الطائرة الأن يا دكتور؟
    Bir saat önce burada olmalıydın. Open Subtitles كان من المفترض أن تكون هنا قبل حوالي ساعة
    Ama bu bizim ilişkimizde bir kilometre taşı olacaktı güya. Open Subtitles آجل ، من المفترض أن تكون علامة فارقة في علاقتنا
    Senin İsviçre'de olman gerekirdi serseri! Open Subtitles من المفترض أن تكون في سويسرا يا أبن السافلة.
    Normalde bir ibadet yeri olması gerekiyor. TED فمن المفترض أن تكون مكاناً عاماً للعبادة.
    Zaten eski karınla arkadaş olmaman gerekiyor. Open Subtitles ما كان من المفترض أن تكون صديقاً مع زوجتك السابقة على كل حال
    Nuneaton'da olman gerekiyor. Open Subtitles كنت من المفترض أن تكون في نونيتون.
    - İki tane ayrı genetik model olmaması gerekiyordu. Open Subtitles كانت هناك ليس من المفترض أن تكون منفصلين الأنماط الجينية.
    Bunu geçici bir ilişki olması gerekirdi. Open Subtitles لقد لقد كان من المفترض أن تكون علاقة قصيرة.
    -Orada olmaman gerekiyordu. -Ama oradaydım. Open Subtitles لم يكن من المفترض أن تكون هناك ولكننى كنت
    Mutlu olman gerek. Tavsiyene uydum, dünyaya büyük bir iyilik yapıyorum. Open Subtitles من المفترض أن تكون سعيداً أنا أقوم بتقديم خدمة كبيرة للعالم

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more