"الملهم" - Translation from Arabic to Turkish

    • ilham
        
    • arzulu
        
    • - İlham
        
    Övgü alamayacağın tek icadın bu, seni ilham manyağı. Open Subtitles هذا أحدى الاختراعات التي لم تدفع من أجلها أيها الخنزير الملهم
    Gerçeği söylemek gerekirse Joe bize ilham olacaktır. Open Subtitles لنكون عادلين مع جو فقد أصبح الشخص الملهم لنا
    Bu insanların okula dönmeyi seçmesini sahiden ilham verici buluyorum. Open Subtitles اعتقد انه من الملهم ان هؤلاء الاشخاص قرروا العودة إلى المدرسة، كما تعلمى
    Tatlım, bence, senin aksine planlanmamış bir çocuktan ilham verici bir öykü olmaz. Open Subtitles عزيزي انا لا أعتقد من ان انجاب الاطفال بشكل غير متوقع هو الشيء الملهم لك في القصة كما تعتقد
    Bütün vücudum şimdi öyle hissediyor ve bu Cristina dünyanın en sert içkisini yaptı diye değil çünkü benim tanıdığım en arzulu çift ayrıldı ve ayrı kıtalarda yaşıyorlar ve ben hâlâ annesiyle yaşayan adamlarla çıkıyorum. Open Subtitles لأن وليس جسدي, أنحاء جميع في به أشعر ما هذا " وحسب العالم في شراب أقوى تخلط " كرستينا انفصلتا قد لي, الملهم الثنائي لأن ولكن
    Şehirleri tarafından el üstünde tutulan bu güçlü kadınların öykülerini duymak çok ilham verici. Open Subtitles انه لمن الملهم جدا ان نسمع قصصا من نساء قويات الذين مجازون بتقدير عال من بلداتهم
    Günü kurtaran, iyileşme sürecindeki tükenmiş alkolik polis için ilham kaynağım oydu. Open Subtitles لأنه كان الملهم لهذا الإنجاز شرطي تأهيل المدمن على الكحول والذي جعل من هذا ممكناً
    Çok belli ki, plaza erkekleri beni korkutucu buluyorlar, ama tüm kadınlar ilham verici buluyor.. Open Subtitles الواضح أن الرجال في صناعة تجد لي مرعبة، لكن كل النساء تجد لي الملهم
    Geçen gün ilham veren sözler bulmaya çalıştım. Open Subtitles في الأيام الماضية حاولت أن أجد بعض الكلام الملهم
    Ve bu hayvanların bazıları muhtemelen 'Avatar'da gördüğünüz şeyler için ilham kaynağıdırlar, ama onları görmek için Pandora'ya gitmenize gerek yok. TED وبعض هذه الحيوانات ربما هي الملهم الاساسي في شخصيات فلم " آفاتار " ولايتوجب عليك ان تذهب الى كوكب ناندورا لكي تراهم
    Efsanevi, ilham verici bir ve tek, komedinin kralı... Open Subtitles ملك الكوميديا الوحيد الأسطورى , الملهم
    Siz ikinizin bu geç yaşta birbirinizi bulduğunuzu görmek ilham verici oluyor. Pardon ama üstümde benim görmediğim bir ölü kimlik kartı mı var? Hayır, diyordum ki aşk kitabında başka bölümlerinde olduğunu bilmek çok güzel. Open Subtitles من الملهم معرفة ان شخصين يمكنهما ايجاد بعضهما بهذا العمر متاسفة هل يوجد في ابهام قدمي ورقة الجثة دون علمي؟ لا انا اقول فقط من الجميل معرفة
    Lincoln'e olan sevgin ilham verici. Open Subtitles تعلمون، حبك لينكولن هو الملهم.
    Ben o ne kadar ilham verici söylemek istedim. Open Subtitles أردت أن أقول كيف الملهم الذي كان.
    Etkisi ölçülemez, tutkusu ilham verici. Open Subtitles تأثيره الذي بلا حد وشغفه الملهم
    Ama harbiden Jordan'ın yazdıklarını okumalısın çünkü o ilham verici. Open Subtitles ولكن يجب عليك حقا قراءة الأردن وأبوس]؛ عمل الصورة، لأنه الملهم.
    Bu arada, BP'nin eski CEO'su Tony Hayward'ın masasında üzerinde şu ilham verici söz bulunan bir plaket durur: "Kaybetmeyeceğini bilseydin, ne yapardın?" TED بالمناسبة طوني هاورد المدير التنفيذي السابق لشركة بريتش بتروليوم كان لديه لوحة على مكتبه تنص على هذا الشعار الملهم : " مالذي سوف تحاول القيام به .. إن علمت أنك لن تفشل ؟ "
    Steve Jobs'un 2005 Stanford mezunlarında verdiği gerçekten ilham verici olan konuşmayı düşünün, orada yenilikçi olunabilmesi için aç kalmanız gerektiğini, ahmak kalmanız gerektiğini söyledi. TED فكر في خطاب "ستيف جوبز" الملهم جدا إلى خريجي جامعة ستاندفورد لعام 2005، حيث قال أنه إن كنت تريد أن تكون مبدعا، عليك أن تظل جائعا وأحمقا.
    (Gülüşmeler) Bu teknolojik devrim gördüğümüzün hepsi kadar ilham verici ve değiştirici. TED (ضحك) هذه الثورة التكنولوجية مثل الملهم والتحويلي مثل أي شيء لم نشاهده على الإطلاق
    Bütün vücudum şimdi öyle hissediyor ve bu Cristina dünyanın en sert içkisini yaptı diye değil çünkü benim tanıdığım en arzulu çift ayrıldı ve ayrı kıtalarda yaşıyorlar ve ben hâlâ annesiyle yaşayan adamlarla çıkıyorum. Open Subtitles هذا ما أشعر به في جميع أنحاء جسدي, وليس لأن "كرستينا " تخلط أقوى شراب في العالم وحسب ولكن لأن الثنائي الملهم لي, قد انفصلتا
    - İlham verici bir şey çal. Open Subtitles تلعب شيء سخيف الملهم.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more