"الممكنة" - Translation from Arabic to Turkish

    • olası
        
    • mümkün
        
    • muhtemel
        
    • olabilecek
        
    • olabildiğince
        
    • türlü
        
    • imkanın
        
    Ve umarım bu bütün olası kadeh kaldırmaların sonu olur. Open Subtitles و آمل يا سيدى أن هذا سيختتم جميع الأنخاب الممكنة
    Tabi her şeyi önceden çekip olası tüm felaket senaryoları için hazırlamazsan. Open Subtitles إلا إذا قمت بتسجيل البرنامج مقدماً. وقمت بتصوير جميع احتمالات الكارثة الممكنة.
    Psikotik atağın, üç olası tanıdan biri olduğunu hepimiz biliyorduk. Open Subtitles كلنا نعرف ان نوبة ذهانية كانت احد النتائج الثلاثة الممكنة
    Bence bütün mümkün metaforları olan bu akvaryumun suyunu çekerdik. Open Subtitles حسنا أعتقد أننا ينضب هذا الحوض من كل استعارة الممكنة.
    Fiziksel bir sistemin tüm muhtemel durumlarında kısmen aynı anda bulunabileceği ilkesi. Open Subtitles القاعدة أن نظاما ماديا يتواجد جزئيا في كل الحالات الممكنة بآن واحد
    Konuşmayı tamamlamak için son dakikayı bekleyerek kendini olabilecek en geniş olası fikirlere açtı. TED عبر تأجيل مهمة إنهاء كتابة الخطاب حتى آخر لحظة، ترك لنفسه مجالاً أوسع من الأفكار الممكنة.
    Oldukça etkili. Amaç A noktasından B noktasına olabildiğince yaratıcı bir şekilde geçmek. Open Subtitles الهدف منها هو الوصول من النقطة أ إلي ب بكل الطرق الإبداعيّة الممكنة.
    Önümüzdeki 24 saat içinde yapacağınız bütün olası şeyleri düşünün. TED فكروا بكل الأشياء الممكنة التي يمكنكم القيام بها خلال 24 ساعة القادمة
    Ama sosyal bilimciler olarak, olası alternatifler arayışındayız. TED لكن كعلماء اجتماع، واصلنا البحث عن البدائل الممكنة.
    Steven Weinberg, standart model parçacık fiziğinin babası, tüm olası gerçekliklerin aslında var olduğu fikri ile bizzat flört etmiştir. TED ستيفن واينبرج، أبو النموذج القياسي لفيزياء الجسيمات، قد تعامل نفسه فعليًا مع هذه الفكرة، أن كل الحقائق الممكنة موجودة فعليًا.
    Güneş dışı gezegenlerin olası iklimlerini modelliyorum. TED أنا أصنع نماذج للمناخات الممكنة في الكواكب الخارجية.
    Çünkü az sayıdaki sinyallerin kendilerini dağıtabilecekleri binlerce olası yol vardır. TED لأن عدد الإشارات القليل لهم آلاف الطرق الممكنة لتوزيع أنفسهم.
    Bu da insanların geleneksel araçlardan daha olası biçimde 3B bilginin yeni türleriyle daha verimli olarak işbirliği yapmasını sağlar. TED ويسمح ذلك للأشخاص بالتعامل مع هذه الأنواع ثلاثية الأبعاد الجديدة من المعلومات بطريقة أوسع من القوة الممكنة مع الأدوات التقليدية.
    Bir çok veriyle bize geldi fakat en sonunda olası en insancıl hikayelerden birini açıklamak istedi. TED لقد أتت إلينا بكثير من البيانات لكن في نهاية المطاف أرادت أن تسرد أحد أكثر القصص الإنسانية الممكنة.
    Basit bir dizilim, bu hücrelerin mümkün olan her yönde kodlama yaptığını gösterir. TED المحاذاة الأساسيّة تبيّن أن هذه الخلايا تقوم بالتّشفير نحو كلّ الاتجاهات الممكنة.
    Aslında, otobüsler çekici değildir, ama hızlı büyüyen gelişen kentlerde çoğunluğun her yere ulaşmasını mümkün kılan tek yoldur. TED في الحقيقة، الحافلات ليست جذابة، لكنها الوسيلة الوحيدة الممكنة لإدخال النقل الجماعي إلى كل نواحي المدن النامية السريعة التوسع.
    Bu büyük bir ilerleme, ve herkesin mümkün olduğunu düşündüğü beklentilerini de aşıyor. TED هذا تقدم هائل، وهذا يتجاوز توقعات الكل عن الأشياء الممكنة
    7'den yapılacak muhtemel her hamle rakibini kazanma katına gönderir, bu da onu başka bir kaybetme katı yapar. TED من 7، جميع الخطوات الممكنة سترسل خصمك إلى مستوى فوز، مما يجعله مستوى خاسر آخر.
    muhtemel her olasılığı denemeden bunu şöyle kanıtlayabiliriz. TED إليك كيف يمكننا إثبات ذلك بدون فرز كل الحالات الممكنة.
    Tabii ki hayır. Yüzlerce olabilecek ihtimal var. Open Subtitles . بالطبع لا يوجد الكثير من الإحتمالات الممكنة
    Sonuncusu da, bu süreci olabildiğince sinir bozucu, sancılı ve zor hale getireceğinizi onlara söyleyin. TED أخيرا، تأكد أن تخبرهم أنك ستجعل هذه العملية بأقصى درجة من الإزعاج والألم والصعوبة الممكنة.
    Sosyal medyada insanlar, bu problemi düşünmemek için türlü fikirler öne sürüyorlar. TED قام الناس على مواقع التواصل الاجتماعية باختلاق كل الطرق الممكنة لعدم التفكير في هذا المشكل.
    Sonsuz imkanın bulunduğu başka bir yer daha yok. Open Subtitles ليس هنالكَ مكانُ بحيوية التي .لانهاية لها بالعوالم الممكنة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more