"المنافق" - Translation from Arabic to Turkish

• ikiyüzlü
• yüzlü
• keş
• esrarkeş

Kralı selamlamaya gelen sizin, davranışlarınız ikiyüzlü değil mi?
ألم يكن تصرفك تصرف المنافق حين وصلت لتحية أبيك ؟

Bunun ve ikiyüzlü k*na dışarıda tokadı patlatmak isterdim.
أتمنى لو أحطم نافذة فوق رأسه وأخرج دماغه المنافق

Beni, birinin cebinde olmakla mı suçluyorsun, seni ikiyüzlü orospu çocuğu?
هل تتهمني بأنني في جيب أحد أيها المنافق اللعين ؟

İki yüzlü bir zavallıları kimin yaşayıp kimin öleceğine karar veriyor. O düşünüyor!
أنت,أيها المنافق الخسيس,تقرر . من يموت ومن يعيش

Bak, adamı sevmiyorum demiyorum, ama iki yüzlü birine saygı duymak çok zor.
حسنا – ليس لأنني لا أحب الرجل – و لكن من الصعب احترام المنافق

Kız kardeşim sokakta eroin satan bir keş ile birlikte ve teyzem onun evden çıkmasını istiyor.
هي مع البائع المتجول تماما وعمتي تريدها ان تخرج مع المنافق الطبال

- Evet. Mar, bu adamın dün gece yaptıklarından sonra, bu kadar ikiyüzlü olabilmene ben bile inanamıyorum.
ماريا، أنا لا أعرف حتى كيف يمكنك أن تنظرى إلى هذا المنافق

İkiyüzlü Pembroke Kontu'nun ukala solucanı sakladığını nereden öğrendin?
ماذا فعلت لتتعرف على المنافق ذو الوجهين الإيرل بيمبروك كان يشبه الدودة المغرورة

Beni kandırmaya çalışma, ikiyüzlü...
لا تحاول أن تجعلني حمقاء، أيها المنافق...

Yaşlı budala, paramı kapmak için ikiyüzlü Pitt'e güveniyor.
العجوز السخيفة، تريد نقودي من أجل خطيب ابنتها، "بيت" المنافق هذا

İkiyüzlü yalancı, sahtekar!
المنافق الكاذب المحتال

Ya sen ikiyüzlü?
وماذا عنك أنت أيها المنافق ؟

- Sadece ikiyüzlü olmamaya çalışıyorum.
-وايضا لن اتظاهر واكون مثل المنافق

Ve eğer bu ikiyüzlü yaşlı bunu en azından haftada bir şiline yapan birini bulursa o zaman o benim yerimi alabilir!
و لو وجد هذا المنافق الكبير أحدا يفعلذلكبشلنأقل فيإسبوع، لقامبإستبداليبه !

Şu iki yüzlü CEO makaleni gerçekten çok beğendim.
إذاً , لقد أعجبتني حقاً مقالتك عن المنافق

Diyorsun ama, odadaki iki yüzlü heyet üyesine bakılırsa bu heyetin umurunda gibi görünüyor.
عضو الإدارة المنافق الموجود في الغرفة، الإدارة تهتم.

O kendini beğenmiş, iki yüzlü, konuşan eşarpla konuşmamızın bir yolu yok.
مستحيل أن أتحدث مع ذلك الوشاح الناطق المنافق المتعجرف.

O kendini beğenmiş, iki yüzlü, konuşan eşarpla konuşmamızın bir yolu yok.
إستحالة أن نتحدّث مع ذلك الوشاح المتعجرف المنافق الناطق

Sahildeki evi satarım çalışacağıma o sarılıp duran, iki yüzlü, kel...
سوف أبيع منزلي الشاطيءّ .. قبل أن أعمل مع ذلك ذلك المُعانق ، المنافق .. الأصلع

O gülümsemeyi bana borçluydun seni iki yüzlü yalancı...
أنا وضعت تلك الابتسامة على وجهك، أيها المنافق اللعين!

Ama ben keş değilim. Bak bana. Ben keş değilim.
لكني لست المنافق, انظري إليَّ أنا لست مدمناً

- Geri zekâlı esrarkeş! - Çek ellerini üstümden!
المنافق اللعين اجلب يديك قبالتي