"المهام" - Translation from Arabic to Turkish

    • görev
        
    •   
    • işleri
        
    • işi
        
    • görevleri
        
    • işler
        
    • görevler
        
    • özel
        
    • işim
        
    • göreve
        
    • görevi
        
    • işlerim
        
    • işlerini
        
    • ayak
        
    • işlerin
        
    Ancak bizim çoklu görev gerçeğimiz oldukça farklı ve tonlarca bilgiyle yüklü. TED ولكن طبيعة تعد المهام لدينا مختلفة قليلة. وكثير من الأطنان من المعلومات
    Neden olmasın? bu çoklu görevler dünyası içinde Kendi tekli görev noktanızı bulun. TED لِم لا ؟ إذاَ أوجد منطقة مهمتك الأحادية في هذا العالَم المتعدد المهام
    Bu protesto, bu birleşmenin deniz aşırı ülkelere göndermek gerçeğini de kapsıyor. Open Subtitles وكان لهذا التظاهر الواقع بأن هذا الدمج سيقوم بإرسال المهام إلى ماوراء البحار
    Böylece bu oldukça zor işleri yapabilmek için küçük ufak tefek yolları nasıl birleştireceğini biliyor. TED فهو يعرف كيف يجمع أجزاء المسارات للقيام بهذه المهام الصعبة.
    Önemli bir işi halletmek içerik geçişlerini en aza indirmek demek. TED أداء المهام الهامة يعني تقليل التغيير بين المحتويات.
    Phoebe, yaşam görevleri ile ilgili değildir. Bu yaşam hakkında olduğunu. Open Subtitles . فيبي ، العيش ليس بخصوص المهام . إنه بخصوص العيش
    Çoklu görev ustasıyımdır ben aslında, ama bu sefer bana güvenebilirsin. Open Subtitles إني متعدد المهام بشكل باهر، لكن يمكنك الوثوق بي هذه المرّة.
    Ve görev ile hareket sistemi arasında büyük bir boşluk bulunmaktadır. TED وهناك فجوة كبيرة بين المهام ونظام الحركة.
    İşte bu işleyişe ben "görev üstlenme" diyorum. TED وهذه العملية التي أسميها عملية توزيع المهام.
    En merak edilen sonuç şuydu: görev dağılımı. TED وهنا كانت النتيجة الأكثر إثارة للاهتمام :وهي تخصيص المهام.
    Çünkü bu kadınlara kalan zor bir . TED لان الغسيل يُعد من المهام الصعبة التي تقوم بها النساء
    Yapılan ve başarma hissinin farkından bahsederdi. TED كان يتحدث دوما عن الفرق بين المهام والانجاز من ناحية الأفعال.
    Şaşırtıcı şekilde, bazen işleri kusursuz sırada yapmaktan vazgeçmek işleri halletmede önemli rol oynayabilir. TED مما يثير الدهشة، أنّ التخلّي عن أداء المهام حسب الترتيب الأمثل قد يكون أحياناً سبباً لإنهائهم.
    İnsan boyutundalar, onlarla birliği yapıyorlar ve karmaşık, tekrarlı olmayan işleri gerçekleştirmek üzere programlanabiliyorlar. TED إنها بحجم البشر وهي تتعاون في الواقع معهم وبالإمكان برمجتها من أجل أداء المهام المعقدة الغير متكررة
    İşi, hâlâ kalıplaşmış görevlerle tanımlıyoruz ve insanlara bu görevleri gerçekleştirdikleri saat kadar ödeme yapıyoruz. TED ما زلنا نحدد الوظائف على حسب المهام الإجرائية ومن ثم ندفع الناس على حسب عدد من الساعات التي يؤدون فيها هذه المهام.
    Fareler oynar, fakat şunu bilmiyor olabilirsiniz oyun oynayan fareler daha büyük bir beyne sahip olur ve görevleri daha çabuk öğrenirler. Veya yetenekleri. TED الجرذان تلعب، لكن ما قد لا تعلمونه هو أن الجرذان التي تلعب بكثرة لها أدمغة أكبر ويتعلمون المهام بشكل أفضل، المهارات.
    Ancak bu zor işler, sadece toplumumuzdaki insanlar tarafından yapılmıyor. TED لكن البشر في مجتمعاتنا ليسوا وحدهم من يقوم بهذه المهام الصعبة،
    Ve sonucu özetlersek... ...sonuç şuna çıkar, farklı görevler dayanışıktırlar. TED وفقط لنستخلص النتيجة، حسناً فكانت النتيجة بنعم، المهام المختلفة مترابطة.
    özel projelerin bütün dava dosyaları aktif görevler, raporlarını istiyorum. Open Subtitles سأحتاج كل ملفات العملاء الجارية وقمر صناعي فاعل وتقارير المهام
    Geleceğim tabii ki, ama burada halletmem gereken birkaç işim var. Open Subtitles أنا قادم ولكن هنا بعض المهام علي أن أنتهي منها أولاُ
    Fakat mantık dışı görünmesinin nedeni, çaresizlikten dolayı çoklu göreve geçmeye alışkınız. TED ‫لكن السبب الذي يجعل هذا الأمر ‬ ‫يبدو غير بديهي‬ ‫هو أننا اعتدنا التوجه صوب تعدد المهام‬ ‫بدافع اليأس.‬
    Eiduson'ın araştırması, çoklu görevi değerlendirmemiz gerektiğini ve bunun ne kadar güçlü olabileceğini hatırlamamızı öne sürüyor. TED تشير‬ ‫أبحاث إيدوسون ‫إلى أننا بحاجة إلى إعادة تبني تعدد المهام‬ ‫وتذكير أنفسنا بمدى نجاعته.‬
    Bu gece seni dışarı çıkarmak isterdim ama birileriyle yapacak bazı işlerim var bu yüzden neden bir süreliğine arabanı bana ödünç vermiyorsun? Open Subtitles أريد إصطحابكِ إلى مكانٍ ما ، هذه الليلة ولكن أنا ذاهبٌ لإنجاز بعض المهام لذلك أعيريني سيارتكِ
    Biz sadece Mail'lere cevap verecek, ayak işlerini yapacak birini arıyoruz. Open Subtitles نحن نَبْحثُ عن شخص ما للرد على البريدِ، و إدراة المهام.
    Bazen işlerin ne yaptığını gerçek sonrasında fark ediyoruz. TED نكتشفُ أحيانًا ما هي المهام التي نقوم بها بعد الحدث.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more