"الموقوتة" - Translation from Arabic to Turkish

    • saatli
        
    • ayarlı
        
    • Bang Sen
        
    İşleyen bir saatli bomba olan küresel nüfustan bahsetmiyorum. TED لا أتحدث ببساطة عن القنبلة الموقوتة ألا وهي سكان المعمورة.
    Belki doğuştan damar genişlemesi vardır. saatli bomba gibidir. Londra'da geleceği çok parlak bir bas vardı. Open Subtitles أنهم مثل القنابل الموقوتة في الجسد أنا أتذكر ذلك الشاب الواعد في لندن
    Ve EMT bu noktada işleyen saatli bir bomba olduğumu söylüyor- çünkü bu sadece ufak bir kalp kriziymiş. Open Subtitles الطبيب أخبرني أنني أُعتبر القنبلة الموقوتة في هذا الوقت،هذه كانت واحدة صغيرة
    Pekala, görev zamanı. Rico, zaman ayarlı bombayı tekrar kus. Open Subtitles حسنا , وقت المهمة ريكو , اقذف القنبلة الموقوتة مرة أخرى
    Herkes senin bir zaman ayarlı bomba olduğunu düşünürken. Open Subtitles عندما كان الجميع يدعوك بالقنبلة الموقوتة
    Herkes, o deli bombacıyı neden Bang Bang Sen Artık Cesetsin'de soğukkanlı bir katil rolü için seçtiğini merak ediyor. Open Subtitles يتسائلون عن سبب اختيارك للقنبلة الموقوتة بدور القاتل ذو الدم البار في مسرحيتك
    Yani saatli bomba gibiler. Open Subtitles لذا فجميعُهُم يُتكتكون كالقُنبُلة الموقوتة.
    Hangi zavallı aşüfte kendini o saatli bombaya zincirliyor? Open Subtitles من البلهاء اليائسة التي تقيّد نفسها بتلك القنبلة الموقوتة
    Genleri saatli bomba gibi sadece içimde patlamayı bekliyor. Open Subtitles جيناته هي مثل القنابل الموقوتة الوقت في انتظار أن تنفجر في داخلي
    elimize patlamaya hazır bir saatli bombaya dönüşen tüketici güveni geçer. TED ستنتج مستهلكا ثقته كالقنبله الموقوتة
    Tamamen. Bir tür saatli bomba gibiydi. Open Subtitles كان مثل القنبلة الموقوتة بالضبط
    Tamam, yani içlerinde saatli bomba gibi kanser taşıyan yüzlerce kişi olabileceğini mi söylüyorsun? Open Subtitles انت تقول بأنه من الممكن انه مازال هناك المئات من الناس في الخارج و قنبلة السرطان الموقوتة بداخلهم بدون حتى أن يدركوا ذلك؟
    Bu çocuklar saatli bomba gibi. Open Subtitles هؤلاء الصبية مثل القنبلة الموقوتة
    Büyüyordum ve tam bir saatli bomba gibiydim. Open Subtitles كنتُ أنمو وكنتُ مثل القنبلة الموقوتة
    Eminim eğer çocuğunuz varsa evinizin patlamayı bekleyen ölümcül bir saatli bomba olduğunu bilmiyordunuz. Open Subtitles أراهن أنّه إذا كان لديكم أولاد " "في المنزل فهم كالقنبلة الموقوتة " تنتظرونها أن تنفجر "
    İşler zaman ayarlı bombada karmaşıklaşır. Open Subtitles الأمور اصبحت أكثر تعقيداً " مع " القنبلة الموقوتة
    Doğrusu Bang Bang Sen Öldün ve onu deli bombacı olarak çağırmanın ona yardımcı olacağını düşünmüyorum. Open Subtitles طاخ طاخ أنت في عداد الموتى ولا أعتقد أنّ وصفه بالقنبلة الموقوتة يفيده

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more