"الميلادِ" - Translation from Arabic to Turkish

    • noel
        
    • Christmas
        
    • doğum günü
        
    Benim, çocuklar. Büyük noel Buz Salkımı beni hayata döndürdü! Open Subtitles أنه انا يا أطفال رقاقة ثلج عيد الميلادِ العظيمةِ أعادتْني
    Kendi kendime dedim ki Rosemary dışarı çıktığına göre ben de dışarı çıkıp biraz noel alışverişi yapabilirim. Open Subtitles قُلتُ لنفسي طالما خرجت روزماري من المفضّل أن أَخْرجُ وأعْمَلُ قليلاً من التسوّق لعيد الميلادِ
    Düşünsene, noel tatilinin üstüne üç gün daha. Open Subtitles فقط فكّر، لم يتبق سوى ثلاثة أيامِ على عطلةِ عيد الميلادِ
    Siz gençler ilerleyin. Ben Christmas ile çıkacağım. Open Subtitles يمكنكم الإستمرار سَأكُونُ هناك في عيد الميلادِ
    Christmas DAN BiLE DAHA BUYUKTUR. Open Subtitles هو أكبرُ مِنْ يومِ عيد الميلادِ.
    O "Toplantılar" yüzünden birkaç doğum günü ve tatili kaçırdım. Open Subtitles لقد فوتُ العديدَ من الإجازاتِ وأعيادِ الميلادِ تعذُراً بهذهِ الإجتماعات
    Yüzbaşı Harris için doğum günü hediyesi alıyordum. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَتسوّقُ لهدية عيد الميلادِ للنّقيبِ هاريس.
    Seninle beraber gidebilirim ve noel'de geri dönüp Freddie'yi görebilirim. Open Subtitles أنا يُمْكِنُ أَنْ أَذْهبَ مَعك وما زالَت ممكن ارْجعُ. واَرى فريدي في عيد الميلادِ.
    - Yöneticiye bakmaya. Domuz gittiğinde, kontrol paneli noel ağacı gibi yanar. Open Subtitles عندما يَذْهبُ الخنزير ، لوحة تحكمة سَتضيئُ مثل شجرةِ عيد الميلادِ.
    Proctor, nöbetin başından beri noel ilahileri söylüyorsun. Open Subtitles بروكتور، أنت تَغنّي أغاني عيد الميلادِ. من 5 ساعاتِ الخمس مِنْ هذا الدوام
    Bana noel'de LA'de olacağımıza söz vermişti. Open Subtitles وَعدَني نحن سَنَكُونُ في إل أي بعيد الميلادِ.
    noel'in sevmediğim tek yanı ne, biliyor musun? Hemen bitmesi. Open Subtitles الجزء الوحيد حول عيد الميلادِ أنا لا مثل كَمْ بسرعة هو في جميع أنحاء.
    noel dekorasyonuyla baban ilgileniyor sanıyordum. Open Subtitles فكّرتُ أبّاكَ كَانَ مسؤول زينةِ عيد الميلادِ.
    - noel ağacını banyodan çıkarayım. Open Subtitles لَرُبَّمَا أنا يَجِبُ أَنْ أَحْصلَ على ذلك شجرة عيد الميلادِ خارج الحمّامِ. نعم، حقّ.
    Bu halk Christmas'ın gerçek anlamını unuttu. Open Subtitles هؤلاء الناسِ نَسوا المعنى الحقيقي لعيد الميلادِ. - نعم؟
    Onun için bir Christmas hediyesi bırakacaktım. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَنخفضُ a هدية عيد الميلادِ لَهُ.
    Yüzbaşı Harris için doğum günü hediyesi alıyordum. Open Subtitles أنا كُنْتُ أَتسوّقُ لهدية عيد الميلادِ للنّقيبِ هاريس.
    Hey, neden cumartesi günkü doğum günü partime gelmiyorsun? Open Subtitles يا، الذي لا تَجيءُ إلى حفلة عيد الميلادِ السّبتَ؟
    Bu adam Rory'nin doğum günü partisindeydi. Open Subtitles هذا الرجلِ كَانَ في حفلة عيد الميلادِ روري.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more