Doğrusu henüz insanlara ateş etme olayına alışabilmiş değilim. | Open Subtitles | و حتى أكون صريحاً بالكامل أنا لازلت غير متوافق مع مبدأ اطلاق النار على الناس |
Kimse bu adamı silah alıp masum insanlara ateş etmeye zorlamadı. | Open Subtitles | لن يجر احد هذا الرجل لإلتقاط السلاح وبدء أطلاق النار على الناس الأبرياء |
İnsanlara ateş etmekle aran pekiyi değildir de. | Open Subtitles | إطلاق النار على الناس ليست في الحقيقة الشيء الخاص بك. |
Evet, insanlara ateş etmeyeceğim. | Open Subtitles | نعم، أنا لا ستعمل تبادل لاطلاق النار على الناس. كل الحق. |
İnsanlara ateş etmekle meşgul. | Open Subtitles | إنه منشغل بإطلاق النار على الناس. |
Baba, İnsanlara ateş ediyorlar. | Open Subtitles | أبي، إنّهم يطلقون النار على الناس |
Ya da insanlara ateş edersin. | Open Subtitles | أو بإمكانك إطلاق النار على الناس |
Etrafta dolaşıp insanlara ateş edemezsin! | Open Subtitles | ! لا يمكنكِ اطلاق النار على الناس هكذا |
- İnsanlara ateş açıyorlar! - Durumlar berbat. | Open Subtitles | يطلقون النار على الناس |
Yarından itibaren, Beck'in adamları insanlara ateş etmeye başlayacak. | Open Subtitles | بحلول الغد , سيبدأ رجال (بيك) بإطلاق النار على الناس |
Alice, şurada kocaman bir ağ-yıldız duruyor ve insanlara ateş ediyor, sense bana bakıyorsun. | Open Subtitles | أليس)، هنالك نجمة شبكية كبيرة تطلق النار على الناس) و أنتِ تنظرين إلي |