Bence bu çok önemli çünkü insanların yapılandırmaya ihtiyacı var. | TED | وأعتقد أن هذا مهم حقاً، لأن الناس بحاجة إلى بنية. |
İnsanların, Ziyaretçilerin Tanrı'nın planı dahilinde olduğunu duymaya ihtiyacı var. | Open Subtitles | الناس بحاجة إلى سماع الخامس هو جزء من خطة الله. |
İnsanların neyle savaştığımızı ve onları bu kadar zaman kimin koruduğunu hatırlaması gerekiyor. | Open Subtitles | الناس بحاجة لمن يذكّرهم بمن يقف ضدّهم و من يتكفل بحمايتهم طيلة الوقت |
Bilirsiniz, o sadece insanlar ona ihtiyaç duymadığında boş olur. | Open Subtitles | كما تعلمى فجدوله يفتح عندما لم يعد الناس بحاجة له |
İnsanlar bu kurumların bu çocuklara nasıl zarar verdiğini görmeli ve daha iyi alternatiflerin olduğunu bilmeli. | TED | الناس بحاجة إلى معرفة الضرر الذي تسببه هذه المؤسسات للأطفال، و هم بحاجة لمعرفة البدائل الأفضل المتوافرة. |
Hayır. İnsanlar bilmeli. Bu senin işin değil mi? | Open Subtitles | ،كلا، الناس بحاجة إلى أن يعرفوا أليست تلك وظيفتك؟ |
Her şeyden önemlisi insanların şunu bilmesi gerek, sallantılar henüz bitmedi. | Open Subtitles | والأكثر أهمية أن الناس بحاجة ليعرفوا أن الهزة لم تنتهي بعد |
Burası da iç kısmı. Hawa Abdi : Sezeryan ve farklı operasyonlar yapıyoruz çünkü insanların yardıma ihtiyacı var. | TED | هذا بالداخل. حواء: نحن نقوم بعمليات ولادة قيصرية وعمليات مختلفة لأن الناس بحاجة للمساعدة. |
Birisi, insanların tahliye edilmeyeceklerine dair bir garantiye ihtiyaçları olduğu. | TED | الأول هو أن الناس بحاجة الى أن يضمنوا بأنهم لن يطردوا. |
İnsanların iklim ve çevre için sokaklarda ordular oluşturması, gerekirse hükümetlerin kapatılması gerek. | TED | الناس بحاجة لحشد الجيوش من أجل المناخ، جيوش من أجل البيئة، في الشوارع، وإسقاط الحكومات لو لزم الأمر. |
Bu insanların durdurulması lazım, gerçekten. | TED | الآن هؤلاء الناس بحاجة إلى أن يتوقفوا، لنتحدث بجدية الان. |
İnsanların gerçekten ihtiyacı yok sanki. | Open Subtitles | أليس الناس بحاجة إليه؟ لمَ لا يدفعون مبلغًا جيدًا؟ |
Bu insanların aşka ihtiyacı var ve ben de onlara bulacağım. | Open Subtitles | هؤلاء الناس بحاجة لحب. و سوف أحصل عليه لهم. |
GUB, insanların bu haberin üstesinden gelmesi için emniyetli ve sağlam bir yer olması gerektiğine inanıyor. | Open Subtitles | حسناً ، البنك يشعر بان الناس بحاجة للشعور بالآمان والفضاء المضمون للتعامل مع الأخبار. |
İnsanların duymaya ihtiyaçları olan şey, ..."V'lerin Tanrı'nın planının bir parçası olduğu". | Open Subtitles | الناس بحاجة للاستماع إلى أن الزوار هم جزء من خطة الله |
İnsanlar onun ne kadar zengin olduğunu bilmek istiyor, bunu sen de biliyorsun. | Open Subtitles | الناس بحاجة لمعرفة ثرائها، أنتِ تعلمين هذا |
Bu insanlar huzur bulmak istedi, benim çipim de onlara yardım ediyordu. | Open Subtitles | كان هؤلاء الناس بحاجة لقسط من الراحة وحسب، وكانت رقاقتي تساعدهم. |
Biliyorsun, insanlar bazı şeylerin içinde anlam aramaya ihtiyaç duyuyor. | Open Subtitles | أتعلم, الناس بحاجة لإيجاد مغزىً في شيء ما. |
İnsanlar bunu önceden tahmin edebildiğimizi bilmeli. | Open Subtitles | الناس بحاجة أن تعرف بأن يمكننا التنبؤ بهذه الأمور الآن. |
Bu insanlar akşam yemekleri ve çayları için şeylere ihtiyaç duyuyorlar. | Open Subtitles | هؤلاء الناس بحاجة لأشياء من أجل عشائهم أو شايهم. |