"الناس تظن" - Translation from Arabic to Turkish

    • İnsanlar
        
    • İnsanların
        
    • olduğunu düşünüyor
        
    İnsanlar, Boston'ın hep güneyli ve holigan dolu olduğunu sanıyorlar. Open Subtitles الناس تظن أن بوسطن عبارة عن جنوبيين و مشاغبين فقط
    Yani sence, insanlar beni mükemmel mi buluyor? Open Subtitles إذن أنتِ تقولين أن الناس تظن أننى مثاليــــــــة؟
    İnsanlar harika bir karışımın, inişli çıkışlı olması gerektiğini düşünür. Open Subtitles اتعرفوا .. الناس تظن ان مزيج الاغاني يجب ان يرتفع و ينزل
    O beni tavşanayağı sanarken insanların onu tedavi ettiğimi düşünmesini istemem. Open Subtitles لن أدع الناس تظن أنني أعالجه بينما أنا قدمي الأرنب
    Ama çoğu insan onu haklayan şeyin alemler ve eroin olduğunu düşünüyor. Open Subtitles ولكن معظم الناس تظن ان ذلك بسبب الكحول والهيرويين ذلك اذاه جدا
    Dünya sinemasını seviyorsan insanlar senin bir tür entelektüel ya da radikal olduğunu düşünür. Open Subtitles يكون لديك حس للافلام الأجنبية بعض الناس تظن أنك متطرف أو مفكر
    İnsanlar bana baktığında bir çatlak görüyor bu normal buna alıştım. Open Subtitles الناس تظن إليَ وكأنني مجنون لا مشكلة لدي في ذلك، تعودت على هذا الأمر
    Her nedense, insanlar senin benden daha zeki olduğunu, daha yetenekli olduğunu, daha yakışıklı olduğunu düşünüyor. Open Subtitles لبعض الاسباب ، بعض الناس تظن انك اذكى منى لانك أكثر موهبة عنى ولان مظهرك افضل منى
    Öncelikle bu tür şeyler söylediğinde insanlar deli olduğunu düşünüyor. Open Subtitles بداية عندما تقولين أمورا كذلك الناس تظن أنك مجنونة
    O insanlar bu evin içinde sana neler olduğunu merak ediyor. Open Subtitles الناس تظن بأن ماحدث لكِ , حدت بـ هذا المنـزل
    İnsanlar, keder ne olduğunu biliyorum ancak onlar yok. Open Subtitles الناس تظن أنها تعرف معنى الحزن, لكنهم لا يعرفون.
    İnsanlar sevdiklerinin geri döndüğüne inanıyor Ama bunlar onlar değil. Open Subtitles الناس تظن أن احبائهم عادوا ولكنهم ليسوا هم.
    Bazı insanlar geleceğin robotların çağı olacağını düşünüyor. Open Subtitles بعض الناس تظن أن تلك الروبوتات هي المستقبل.
    Bakın, insanlar kelimelerin gücü olmadığını söylerler ama onunkilerin vardı. Open Subtitles الناس تظن أن كلامهم ليس له قوة ولكنها تظن ذلك لقد دمرتني
    Dinle adamım, eğer insanlar kıyafetlerinin demode olduğunu düşünüyorsa senin de demode olduğunu düşünürler. Open Subtitles انظر يا رجل إذا كانت الناس تظن أن طريقة ملابسك قديمة الطراز
    Tadı çarkıfelek meyvesi* gibi ve insanlar gerçek sigara içtiğini sanıyorlar. Open Subtitles مذاقه مثل عاطفة الفاكهة و الناس تظن انك مُدخن
    O yüzden insanların oyuncu olduğunu düşünmesinden memnunsun. Open Subtitles اذن انت سعيد بترك الناس تظن انك زير نساء
    İnsanların aklımın yerinde olmadığını düşündüklerini biliyorum. Open Subtitles انا اعرف ان الناس تظن ان عقلي غير صحيح ولكن انا صحيح
    Hem mekanın lanetli olduğuna insanların inanması da inanılır gibi değil. Open Subtitles ولا أستطيع ان أصدق بأن الناس تظن بأن ذلك المكان مسكون إن هذا سخيف
    Hall ve Oates'ın havaları, kabarık saçları, ve elemanın bıyığı yüzünden meşhur olduğunu düşünüyor. Open Subtitles الناس تظن هال واوتيس مشهورين لروعتهم والشعر المنتفخ والشاب الذي يطبل رائع

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more