"الناس يميلون" - Translation from Arabic to Turkish

    • İnsanlar
        
    Peki bu ne demek? Güç dediğimizde insanlar, üstünlükle ilgili olduğu için testesteron hakkında düşünmeye eğilimliler. TED إذا ما الذي يعني ذلك؟ عندما نفكر بالقوة فإن الناس يميلون إلى التفكير فقط بالتيستوستيرون لأن ذلك يكون متعلقاَ بالسيطرة
    İnsanlar konuşurken kısa çıkışlar yaparlar, uzun konuşmalar değil. TED الناس يميلون إلى التحدث بدفعات مختصرة، وليس بخطب مطولة.
    Kısacası insanlar önceden maruz kaldıkları şeyleri tercih etme eğilimindedirler. TED باختصار، الناس يميلون للأشياء التي اختبروها من قبل.
    Burası benim mahallem, insanlar bunu unutabiliyor. Open Subtitles هذه حيّ رجالي الناس يميلون إلى نسيان ذلك
    Bana bak! sen insansın ve tüm insanlar yanlış şeyler yaparlar. Open Subtitles انظر إلي، أنت بشر وكل الناس يميلون لسوء التصرف أحيانا
    Hepsi çetelerle başladı. İnsanlar bunu unutmaya başladı. Open Subtitles ،الأمر برمته بدأ مع ظهور العصابات ..الناس يميلون إلى نسيان ذلك كما تعلم
    Kriz zamanlarında insanlar güvende hissettikleri yerlere gider. Open Subtitles في أوقات الأزمات، الناس يميلون إلى أن يذهبوا حيث يشعرون بالأمان
    İnsanlar problemlidir birbirlerinden farklıdır ve karmaşıktır. Open Subtitles الناس يميلون للمشاكل و عشوائيون و فوضويون
    İnsanlar kendilerini, gördüklerine göre hissettiklerine göre, hatırladıklarına göre ve sadakatlerine göre ifade etme eğilimindedirler. Open Subtitles الناس يميلون إلى حب الفضفضة فيما يتعلق بما شاهدوه, وفيما يتعلق بما شعروا به. وفيما يتعلق بما يتذكروه,
    Tabii, kafalarına dayalı bir silah olunca insanlar her şeyi söyleme eğilimde olurlar. Open Subtitles بالطبع، الناس يميلون إلى إخبار أي شيء عندما يكون هنالك مسدسٌ مصوب إلى رأسهم
    Tabii, kafalarına dayalı bir silah olunca insanlar her şeyi söyleme eğilimde olur. Open Subtitles بالطبع الناس يميلون لقول أي شيء عندما يُصوّبُ على رأسهم مسدس
    Sürekli zevk ve sefa içinde yaşayan insanlar kiliselerden uzak durmaya çalışıyorlar. Open Subtitles الناس يميلون إلى تجنب الكنائس عندما كانوا يعيشون حياتهم في حالة من الخيال دائم.
    İnsanlar vücutlarının bir bölümü yanmış kurbanlar konusunda hızlı karara varma eğilimindedirler. Open Subtitles الناس يميلون لرسم النتائج الاخلاقية احكامٌ حول ضحايا الحروق
    SL: İnsanların neden Amy'i daha çok sevdiğini düşündüğünü anlıyorum. Asperger sendromundan dolayı demiyorum ama arkadaş canlısı olmak Amy'e kolay geliyor oysa senin için bu daha zor. Ama seni tanımak için zaman ayıran insanlar, seni tanıdıkça çok seviyorlar. TED س ل:حسنٌ، أتفهم سبب ظنك أن الناس يميلون لها أكثر ولست أقول أن السبب أن لديك متلازمة أسبرجر، ولكن بسبب شخصيتها الودودة، بينما أظن أن الأمر صعب بالنسبة لك، لكن من يُتاح لهم معرفتك عن قرب يحبونك كثيرا.
    Bunun sebebi nedir? İnsanlar kadın liderlere ister istemez şunu sormak ister: Cinsiyetiniz yönetme tarzınızı veya liderlik tarzınızı etkiliyor mu? TED هل هذا... أعني، الناس يميلون إلى استفسار النساء القائدات إذا ما كان لجنسهن تأثيرعلى طريقة حُكمهن، أو طريقة تسييرهن،
    İnsanlar böylesine... korkunç bir olayı bile... akan yıllarla yavaş yavaş unutuyor. Open Subtitles فإن الناس يميلون لنسيان... حدث فظيع كهذا... بتعاقب الأعوام
    Dolayısıyla, insanlar beni severler. Open Subtitles بالتالى , الناس يميلون الى ذلك
    Her şey çetelerle başladı. Ama insanlar çabuk unutuyor. Open Subtitles الأمر برمته بدأ مع ظهور العصابات، الناس يميلون إلى نسيان ذلك كما تعلم...
    - İnsanlar böyle şeyleri fark eder. Open Subtitles الناس يميلون لملاحظة تلك الاشياء
    (Alkışlar) Şimdi insanlar alternatif bir yaklaşım kullanmaya meyilli, bu da bir kaç kaynağı almak ve onlar dikkatlice okumak. TED (تصفيق) الآن الناس يميلون إلى استخدام مقاربة بديلة، والتي هي أخذ بضعة مصادر وقرائتها بعناية.

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more