"النعام" - Translation from Arabic to Turkish

    • devekuşu
        
    • deve
        
    • devekuşuna
        
    • Devekuşları
        
    • develer
        
    • devekuşlarının
        
    devekuşu av sezonunda orada olmak isteyeceğinizi düşündüm. Open Subtitles لقد استنتجت أنك ستكون هناك فور بدء موسم صيد النعام
    Derler ki devekuşu eti şişmanlatmaz, ama sen daha fazlasını yersen. Open Subtitles يقال إن النعام به دهون أقل ولكنك تفرط في تناوله.
    Güzel bir kadın sahnede, onu ve iki devekuşu fanlar hariç izleyici arasında şey. Open Subtitles لا شيء بينها و بين الجمهور . إلا اثنين من مشجعي النعام
    Sence bir deve kuşu kamptan buraya kadar gelebilir mi? Open Subtitles هل تظن بأن النعام يستطيع أن يأتي طوال الطريق من مزرعة الاختيار الصائب
    Tamam o zaman. Irkçı deve kuşu çitini yapacağım. Open Subtitles لا بأس اذاً ، سأبني حظيرة لطيور النعام العنصرية
    Eğer ziyaret hakkı alırsam 8 yaşındaki kızım devekuşuna binebilir mi? Open Subtitles هل يمكن لأبنتي ذات الثمانية سنين أن تمتطي النعام اذا حصلت على حقوق الزيارة؟
    Devekuşları uçamadığı için şanslıydık efendim. İşte devriye geçiyor. Open Subtitles حسن سيدي، من حسن حظنا أن النعام طيور لاتطير ها هو الخفير يمر
    Ve şimdi "Disney'in Çok Fazla devekuşu" oyuncusu Don Knotts'a geri dönüyoruz. Open Subtitles و الآن نعود إلى : ديزني , الكثير من النعام يحدقون بطولة الممثل دون نوتس
    Broşürde sadece birkaç devekuşu olduğu yazılıydı. Open Subtitles الكتيب قال سيكون هنالك فقط القليل من النعام
    Evin devekuşu yumurtası akıyla kaplandığında kim gülecek bakalım. Open Subtitles سنرى من يضحك أخيراً حين ترى منزلك غارقاً بعصارة بيض النعام
    Birincisi, flamingoları unut gitsin. Ben devekuşu görüyorum. Open Subtitles أولاً إنسى أمر الفلامنجو إنني أرى النعام
    Doğada yumurtlayan büyük bir canlıyı ele alalım, mesela devekuşu ama devekuşu ile bizim aramızda büyük bir fark var devekuşlarının beyni küçüktür. Open Subtitles يمكنك أن تأتي بحيوان كبير من بيضة، كالنعامة مثلاً.. ولكن هناك فرق كبير بيننا والنعام.. لدى النعام دماغ بالغ الصغر.
    Merhaba, sana şu devekuşu tüyü boya fırçaları için borç verdiğimi hatırlıyor musun? Open Subtitles انت ، هل تتذكرى عندما سمحت لك استعارة المال من اجل فرش الطلاء تلك من ريش النعام
    Tuhafmış. Çünkü, ben de devekuşu çiftliği işletiyorum. Open Subtitles هذا مضحك، في الحقيقة أنا أدير مزرعة النعام
    Bilmiyorum, bence devekuşu tüyleri sana çok yakıştı. Open Subtitles لا أدري، لكنني أرى أن ريش النعام يناسبك.
    Bir devekuşu ve dört, beş altı, yedi, sekiz... Open Subtitles احد النعام وأربعة، خمسة... ... ستة، سبعة، ثمانية...
    Fransada biri devekuşu avlarken yakalanırsa. Open Subtitles ... في فرنسا عندما يقبض على رجل يصطاد النعام
    Biliyorsun,deve kuslarida kus dur ama ucamazlar? Open Subtitles هل تعلم كيف صنفت النعام من الطيور لكنها لاتستطيع الطيران؟
    Bu tuhaf minikler, bebek deve kuşları. Open Subtitles هذه الطيور الصغيرة والغريبة هي رِئَال النعام
    Londra Hayvanat Bahçesi'nde iki deve kuşunu... taciz etmediğini söylediğinde öyleydi. Open Subtitles عندما أدعى أنه لم يُحاول الإعتداء على النعام في حديقة "لندن".
    Ve mutfağında devekuşuna sahip olmayı düşünecek olursak rakamları toplayalım. Open Subtitles و إحتمال وجود النعام في مطبخك... دعونا نسحق الأرقام.
    Hey, Devekuşları hakkında Animal Planet'da bir şey görmüştüm. Open Subtitles لقد رأيت هذا الشئ عن النعام في برنامج ( عالم الحيوان )
    Hepsini değiştireceğim. Sığırlar gidecek, develer gelecek. Open Subtitles سأقوم بتغيريها كلها، سأطرد الأبقار وأحضر الجمال وسأطرد الدجاج وأحضر النعام
    Biliyor muydun erkek devekuşlarının hızlı ve güçlü ve haşmetle kendilerine yettiklerini? Open Subtitles هل كنت تعلم بأن ذكر النعام سريع وقوي ومعتمد على نفسه تماماً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more