Veya hemen sonrası, Han Hanedanı, hala 2000 sene öncesi. | TED | وجاءت بعد ذلك حقبة سلالة الهان وايضاً منذ 2000 عام |
Yanımızda Han, Shi, Xianbei ve Jiang kabilelerinden askerler var. | Open Subtitles | عندنا قبائل الهان و الشياي و الزانبي و رجال الجانج |
Han Hanedanlığı döneminde, duvar daha da büyüdü ve Dunhuang'dan Bohai Denizine uzanarak 3.700 kilometreye ulaştı. | TED | تحت حكم أسرة الهان مازال الجدار في نمو ليصل ٣٧٠٠ ميل و يمتد من دونهوانغ إلى بحر بوهاي. |
Zorla çalıştırma, Han İmparatoru Han-Wudi'nin himayesinde devam ettirildi ve duvarların ünü, meşhur bir acı alanına dönüştü. | TED | استمر العمل القسري تحت إمبراطور الهان هان أودي و سمعة الجدران نمت إلى مكان للمعاناة ردئ السمعة. |
Şimdiki yarışma Han Lung ve Chao Chih-hao arasında. | Open Subtitles | الآن المسابقة بين رئة الهان وهاو شاوو شية. |
Kendimi Han Solo gibi hissediyorum. | Open Subtitles | اشعر كانى مثل عازف الهان المنفردانت شيوىوهى بن كينوبى |
Kendimi tanıtmadım. Ben Sangmin'in bir üst sınıfından Han Jisoo. | Open Subtitles | أنا ما قدّمت نفسي أنا سنيورة سانجماين، الهان جايسون |
Eun Chan, Han Sung'un bu bakışından sen de nefret etmiyor musun? | Open Subtitles | ين تشان، لا تكره هذه النظرة من الهان سونج ? |
Sürekli ona "Han Yoo Ju" ya da "tatlım" diyorsun. | Open Subtitles | إذا تستمرّ بمنادته " الهان يو جو "أو" حبيبى " |
Han Kyul ile atışmasını gördüğümde, Biraz da yorgun hissettim. | Open Subtitles | عندما أرى شجارها مع الهان كيل، أشعر بتعب إلى حدّ ما أيضا. |
Büyük Çin Seddi, kuzeyden gelen göçebe kavimleri Çin'den uzak tutmak amacıyla Han hanedanlığı tarafından inşa ettirilmiştir. | Open Subtitles | سور الصين العظيم بناه شعب الهان لإبعاد القبائل البدوية من الشمال. |
Çin'in can damarında yerleşik bir hayat süren Han halkı kuzeydeki savaşçı kabileler tarafından defalarca istilaya uğramıştı. | Open Subtitles | شعب الهان تعرض للغزو عدة مرات وكذالك وسط الصين بالقبائل المحاربة من الشمال. |
Çin Seddi, Han halkını bu istilalardan korumak için inşa edilmişti. | Open Subtitles | الحائط العظيم بنى لحماية الهان الصيني من الإحتلال. |
Bir zamanlar Çin Seddi'ni inşa eden Han halkı şimdi Kuzey'deki Harbin gibi büyük şehirlerde yaşıyor. | Open Subtitles | شعب الهان الصيني، الذي بنى اسلافه الحائط، الآن يعيشون في المدن الكبيرة مثل حربين بعيدا إلى الشمال. |
Burada yaşayan Han Çinlileri dünyadaki en kalabalık etnik gruptur ve dilleri Mandarin dünyanın en eski ve en yaygın konuşulan dilidir. | Open Subtitles | الهان الصيني يعيشون هنا اكبر المجموعة العرقية في العالم، ولغتهم مندرين، |
Oluklardan akan sular Han halkının Çin medeniyetinin anası adını verdiği platonun ana nehrine bereketli sarı toprağı taşımaya başlamış. | Open Subtitles | الجداول التي تصرّف المجاري حمل التربة الصفراء الخصبة إلى نهر الهضبة الرئيسي، معروف ان شعب الهان أمّ الحضارة الصينية. |
Gerçi bunlar, bilindik Han karakterlerine benzemiyor, değil mi? | Open Subtitles | بالإضافة هذه لا تبدو كأحرف الهان العادية، أليس طذلك |
Han soyu hakkında bir kitap raporu yazmam gerekiyor. | Open Subtitles | أود أن أكتب تقريراً عن سلالة الهان الهان: |
Sergi odasında, Han soyu hakkındaki yazıyı okuyordu. | Open Subtitles | كانت في غرفة المعرض، تقرأ عن سلالة الهان |
Han Nehrine giden drenaj sistemi hariç. | Open Subtitles | بإستثناء الصرف الصحي الّذي يؤدي إلى نهر الهان. |