"الوقت الحاضر" - Translation from Arabic to Turkish

    • Şimdilik
        
    • şu anda
        
    • Şu an
        
    • Günümüz
        
    • Bugünlerde
        
    • Günümüzde
        
    • Şimdilerde
        
    • arada
        
    • Şu sıralar
        
    • şuan
        
    • şu anki
        
    Bu çok hoş ama Şimdilik farklı araştırmalara odaklanmaya karar verdim. Open Subtitles ذلك لطيف، لكنّي قرّرت التركيز على مساع أخرى في الوقت الحاضر.
    Bu Şimdilik çok büyük bir olay gibi görünmeyebilir. TED ربما يبدو كلامي غير كاف في الوقت الحاضر.
    Hayır, efendim, şu anda her yönden küstah ve kibirli olsa da. Open Subtitles لا يا سيدي، في الوقت الحاضر أيضاً إنه فى كل جزءُ متغطرس
    Muhtemelen şu anda dünyada sahip olduğum en iyi arkadaşsın. Open Subtitles في الواقع انت صديقَي المفضل في العالم في الوقت الحاضر.
    Zamanla hepsini unutacağım ama Şu an için, bu hiç adil görünmüyor. Open Subtitles سأفقد كل ذاكرتي في النهاية ..لكن في الوقت الحاضر هذا ليس بعدل
    Ancak Günümüz hayat koşulları bizi hareket etmekten çok oturmaya yönlendirmektedir ve insan bedeninin yapısı bu kadar hareketsiz bir hayat için uygun değildir. TED لكن في الوقت الحاضر تجبرنا أنماط حياتنا على الجلوس أكثر من الحركة بكثير لم تبنى أجسادنا من أجل هذه الحياة الكسولة
    Bugünlerde insanlar çocuk yetiştirmenin uğraştırıcı ve zor olduğunu söylüyor, Open Subtitles يقال في الوقت الحاضر أن تربية الأطفال تحدي و صعوبة
    Çünkü Günümüzde politikacılar yapılması gerekenleri yapma gücüne sahip değiller. TED لأنه في الوقت الحاضر السياسيون ليس لديهم الصلاحية للقيام بما يجب القيام به.
    Hiç de değil, Bay Enderby, ama Şimdilik uzatmayacağım. Open Subtitles انا بعيد عن الرضى يا سيد اندرباى,ولكننا سنتجاهل هذا فى الوقت الحاضر.
    Korkarım Şimdilik böyle. Telsizcim iniş sırasında öldü. Open Subtitles للاسف نعم في الوقت الحاضر فجندي الاشارة مات اثناء الانزال
    Burada kanun ve düzeni sağlayacağız. Şimdilik söyleyeceklerim bu kadar. Open Subtitles سنفرض القانون و النظام هنا , الآن هذا كل ما علي قولة في الوقت الحاضر
    Bir çok düşüncem var ve şu anda zihnim çok açık. Open Subtitles لدي الكثير من الأفكار وإنني أفكر بشكل واضح في الوقت الحاضر
    şu anda dünyada altı ile yedi milyar arasında olan insan nüfusu 2050 yılına geldiğimizde dokuz milyara yükselecek. TED حيث لدينا في الوقت الحاضر ما بين ستة وسبعة مليارات من الناس، سوف تتزايد إلى تسعة بليون في عام 2050.
    Söyleyecek bir şeyim yok. şu anda yapabileceğimiz şey bu. Open Subtitles لايوجد شئ لدى لأقوله هذا كل ما يمكننا عمله فى الوقت الحاضر
    Şu an oyunu kimin oynadığını ve kiminle oynanıldığını biliyorum. Open Subtitles أعرف من يتلاعب بمن، في الوقت الحاضر حالما تبدأ اللعبة
    Ancak malesef Şu an için Dünya Mirası kongresi ulusal yargı alanının dışında kalan yerleri koruma ihtiyacı duymuyor. TED ولكن لسوء الحظ لم تدرك هيئة التراث العالمي الحاجة لحماية مناطق وراء السيطرة القومية في الوقت الحاضر
    Şu an değer verdiğimiz ve bildiğimiz her şeyle ilgisi var. TED إن الأمر متعلق بكل ما له قيمة بالنسبة لنا وكل ما نعرفه في الوقت الحاضر.
    Günümüz mühendisleri böylesine bir gemi yapmanın sermayesi hakkında düşünmeye başladılar. Open Subtitles وقد بدأ مهندسوا الوقت الحاضر بالتفكير في . مبادئ بناء مثل هذه السفينة
    Artık hepiniz benim için çalışıyorsunuz. "Londra Günümüz" Open Subtitles وانتم جميعاً تعملون لدي الآن لندن الوقت الحاضر
    Bugünlerde oradaki yüksek bir binadan bakmak aslında bir harika. TED ومن المدهش فعلا أن ننظر خارج بناية عالية في الوقت الحاضر هناك.
    Ama belki de kendime şunu kanıtlamanın zamanı gelmişti, evet, geçmişi anlamak önemlidir, geçmişe başka bir açıdan bakmak önemlidir, ama belki de kendi kültürümüzün güçlü yönlerine bakmalıyız ve Günümüzde bu temelleri esas almalıyız. TED لكن ربما حان الوقت لأثبت لنفسي، نعم، أنه من الأهمية فهم الماضي، ومن المهم النظر إليه من منظور مختلف، ربما يجب علينا النظر إلى مظاهر القوة في ثقافنتا والبناء على هذه الأسس في الوقت الحاضر.
    Şimdilerde,istenen bu şatafatlı hamamlar... Open Subtitles الحمامات الصارخة هي المعيار في الوقت الحاضر
    Bu arada, bu ikimizin kayıp zamanımızı telafi etmek için iyi birfırsat. Open Subtitles في الوقت الحاضر هذه فرصة جيدة جداً لك ولي لنعوض الأيام الفائتة
    Şu sıralar telefonlarla ilgili problem yasiyorum. Open Subtitles سيكون عندي مشكلة بسيطة بالهواتف في الوقت الحاضر قد يكون أفضل
    Oh, şuan seninle gelemem. Open Subtitles أوه, حسناً , أنا لا أستطيع الذهاب في الوقت الحاضر
    Panik yok. Sadece şu anki düşüncelerinizi. Open Subtitles لاتفزع.فقط الأفكار التى لديك فى الوقت الحاضر

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more