O karı varya, sadece sınav olduğunda böyle konuşmaya başlar. | Open Subtitles | إنها لا تتكلم مع التلاميذ إلا عندما تقرر إجراء امتحان |
Aslında çok parlak biri, fakat Kamu Hizmeti sınavı'na girmedi. | Open Subtitles | كان لامعا جدا,لكنه لم يدرس من اجل امتحان الخدمة المدنية. |
- Baba, İspanyolca sınavım var ve sürekli notlarımı düzeltmemi istiyorsun. | Open Subtitles | لدي امتحان اللغة الاسبانية وعلى الدوام تطالبنى بالحصول على درجات أفضل |
Etkilendim, Matthew, Komiserlik sınavına girmeyi düşünür müsün merak ediyorum. | Open Subtitles | أنا مندهش أتسائل كيف شعور الجلوس في امتحان التحقق ؟ |
Ben Hamlet'ten bir test veririm, ama kurallara uyulmasına dikkat ederim. | Open Subtitles | انك صلب ايها الرجل انا ساعطى امتحان عن هاملت لكننى انذرت بذلك |
Uzmanlık sınavından kalan benim. Vegas'ta evlenip sonra karısını aldatan da. | Open Subtitles | أنا الذي رسبتُ في امتحان المستجدّين، وتزوّجتُ في فيغاس، وخنتُ زوجتي |
İzninizle sormak istiyorum: Kaçınız yapay zekânın 2020'lerde gözde bir üniversitenin giriş sınavını geçeceğini düşünüyor? | TED | دعوني أسألكم سؤالاً: كم منكم يعتقد أن الذكاء الاصطناعي سيجتاز امتحان القبول بجامعة مرموقة بحلول عام 2020؟ |
Öğrencilerimizden tek istediğimiz sınavlarının tutarını karşılamak. sınav başı 100 dolar. | TED | كل ما نطلبه من طلابنا هو تغطية تكلفة اختباراتهم 100دولار لكل امتحان. |
Everglades'in bizim için en büyük sınav olduğu söyleniyor. | TED | يقال أن الايفيرجليد هو أصعب امتحان بالنسبة لنا. |
Deneyelim şimdi bunu. Mola, sürpriz sınav. | TED | إذًا فلنجرب هذا. وقت مستقطع، امتحان فجائي. |
Çünkü onlar için bu sadece bir cerrahlık sınavı değil, bir İngilizce sınavı. | TED | لأنه ليس امتحان جراحة بالنسبة لهم، بل هو امتحان لغة إنجليزية. |
Batı dünyasındaki bizlerin kim olduğumuzun ve neleri savunduğumuzun sınavı. | TED | امتحان لنا نحن في العالم الغربي لهويتنا ومبادئنا. |
Bu arada yarın bir deneme sınavı yapacağız. | Open Subtitles | بالمناسبة.. إنني أحضر لك امتحان تدريبي غداً |
Yarın bir sınavım var ve, şey, kapatsam iyi olacak. | Open Subtitles | لدي امتحان في المدرسة غداً, و, مم, يجب ان اذهب. |
Bir kaç dakika içinde tarih sınavım var, ve okulu bitiremezsem, | Open Subtitles | لدي امتحان تاريخ بعد قليل وان لم احصل على درجه عاليه |
Aaa, bir fikrim var. Neden benim yerime SAT sınavına girmiyorsun? | Open Subtitles | لا أملك أدنى فكرة لمّ لا تجري امتحان الكفاءة بدلاً عني؟ |
Şimdi işe gidemem, çalışmam gereken önemli bir test var. | Open Subtitles | لا أستطيع الذهاب للعمل اليوم عندي امتحان مهم وعلي أن أدرس |
Bitirme sınavından sonra, arkadaşımın babası arabanın kapısına sıkıştırdı. | Open Subtitles | والد صديقتي أغلق باب السيارة بعنف على أصابعي بعد امتحان المدرسة الثانوية |
Baro sınavını geçmiş. Heyecanlıydı. | Open Subtitles | نجحت في امتحان المحامات, لقد كانت متحمسة |
Hafızam beni yanıltmıyorsa, ...Galaksilerin Spektral Evrimi sınavın vardı bugün. | Open Subtitles | إذا لم تخنّي الذاكرة لديكِ امتحان اليوم التطور الطيفي للمجرات |
Altı üstü kariyer testi, abartılacak bir şeyi yok. | Open Subtitles | وقد اجتمعا معاً إنّه مجرّد امتحان أهليّة مهن وليس بالأمر الهامّ |
Bir çalışmada, bir mantık sınavında kötü sonuç çıkaran öğrencilerin kendilerine bir mantık kursu verilmesinden sonra ilk performanslarının ne kadar kötü olduğunu kabul ettikleri görülmüştür. | TED | في دراسة، التلاميذ الذين في البداية أخفقوا في امتحان في المنطق وبعدها أخذوا دورة صغيرة في المنطق كانوا علي استعداد تام بأن يصفوا أداءهم الأصلي بالفظيع. |
Onun, ödevlerini yapması lazım. Benim de sınavları okumam gerekiyor. | Open Subtitles | عليها أن تحل واجباتها كما أن لديّ امتحان لأصححه. |
Önemli testinden önceki gece seni geç saate kadar tutamam ama. | Open Subtitles | لكن لا أستطيع أن ابقيك ساهرة في ليلةٌ قبل امتحان كبير |
Tıb okuluna gittim ama hâlâ lisans sınavımı geçmem gerekiyor. | Open Subtitles | التحقت بكلية الطب ولكن لا يزال عليّ النجاح في امتحان الرخصة. |
Yıldönümümüzü umursayıp umursamadığını anlamak için bir sınavdı. | Open Subtitles | كان ذلك امتحان لأرى إن كنت تهتمين بأمر ذكرى علاقتنا |
Kazanan bir sınavdan yırtmak için bunu herhangi bir anda kullanabilir. | Open Subtitles | الفائز يمكنه ان يستعمل هذا في اي لحظة للخروج من امتحان |