Tüm binalarına baktık. sahip olduğu bir bina kaydı yok. | Open Subtitles | راجعنا جميع ممتلكاته وما من سجلّ على امتلاكه أيّ مبنى |
İşte size, o gençlerin büyük olasılıkla sahip olacağı şey. Dünyanın en popüler VOIP servisi: Skype. | TED | هذا ما يفضل امتلاكه طلاب الكليات. انها اشهر .. خدمة نقل الصوت عبر بروتوكول الإنترنت في العالم: إنه سكايب. |
Ne sahip oldukların, ne de çaldıkların yeter. | Open Subtitles | ليس كل يمكنك امتلاكه أو كل ما يمكنك سرقته |
Daha fazlasına sahip olabilirsin. | Open Subtitles | ما تمتلكينه الآن يمكنك امتلاكه مليون مرة |
Büyük Aku'nun Ulaşamayacağı neye sahip olabilirsin ki? | Open Subtitles | مالذي يمكن أن يكون لديك؟ ولايستطيع العظيم آكو امتلاكه |
Amerikan yerlileri soylu kökenlere sahip onurlu insanlardır. İsteyen herkesin sahip çıkabileceği, soylu bir köken. | Open Subtitles | الأمريكيون الأصليون شعب فخور ذو إرث نبيل، إرث نبيل يستطيع أن يزعم أيّ شخص امتلاكه |
Bir "Tek kutup"un en önemli özelliği sadece bir tane kutba sahip olmasıdır. | Open Subtitles | الخاصية الأساسية للمغناطيس الأحادي هي امتلاكه لقطب واحد و منها جاء اسم أحادي القطبية |
Belki de her şeye sahip olmasına rağmen hâlâ kendini iyi hissetmemesindendir. | Open Subtitles | ربما لأنه بالرغم من امتلاكه كل شيء لا زال يشعر بالسوء حيال نفسه |
Ona sahip olmaya sadece üç dilek uzaktayım. | Open Subtitles | لكنّي ببساطة على بُعد ثلاث أمنيات مِن امتلاكه |
- Ne? Şirketler sahip olamadıklarını yok ederler. | Open Subtitles | ما لا تستطيع الشركات امتلاكه فإنّها تدمّره |
sahip oldugu bilgilere sahip olmaktan memnun olmadiginı, rakip sirketlerin muhtemelen peşinde olabilecegini soylemişti. | Open Subtitles | لقد قال أنه لا يحبذ امتلاكه للمعلومة التي لديه و أن الشركات الخصمة من المحتمل أن تلاحقه بسبب ذلك |
Sense bana sahip olunmayı isteyecek bir kadın tipinde gelmiyorsun. | Open Subtitles | بذلك النوع من النساء الذى اراد دائما امتلاكه |
Belki de hiç sahip olamayacağın bir şeyi arzuluyorsundur. | Open Subtitles | ربما ترغبين بشدة بشيء لا يمكنك امتلاكه |
sahip olabileceğin, bulacağın şeyler... | Open Subtitles | ما تستطيع امتلاكه, ما يمكنك إيجاده, |
Tamamen sahip olabileceğiniz bir güzellik." | Open Subtitles | ''.شيء جميل يمكنك حقًا امتلاكه |
Bence burda çalışmaktanda sahip olmayı tercih edersin. | Open Subtitles | ربما تود امتلاكه بدلاً من العمل فيه |
öyle bir şey ki, tanım olarak, hiç bir zaman sahip olamayacağımız bir şey. | Open Subtitles | شيء بالتحديد ليس بأمكاننا امتلاكه |
Satın alınamaz ve yasal olarak sahip olunamaz. | Open Subtitles | ...لايمكن شراؤه أو حتى امتلاكه |
sahip olamaz mıyım? Ama söz vermiştin. | Open Subtitles | لا يمكن امتلاكه, لكنك وعدتني |
Tamamen sahip olabileceğiniz bir güzellik." | Open Subtitles | شيء جميل يمكنك حقًا امتلاكه |