dedi. Kraliçe annesi "Islık çalan bir prenses ile kim evlenir?" | TED | وقالت والدتها الملكة " من ذا الذي سيتزوج اميرة تصفر " |
Bir zamanlar çok geniş ve büyük bir ülkede çok güzel bir prenses varmış. | Open Subtitles | كان يا مكان في قديم الزمان في بلد عظيم كانت توجد اميرة جميلة جداً جداً |
Bana verilen emir, prenses Ok-Soo'yu geri götürmek. | Open Subtitles | أُقدّمُ ملكَي. بنت اميرة رنس ستأتي معانا |
- Gulyabanilerin vahşi hayvanların ve eski tanrıların prensesi. | Open Subtitles | اميرة ارواح الغيلان والوحوش والالهات القديمه |
Amira restorandaki garsondan pek değil ama arabandan çok etkilendi. | Open Subtitles | اعجبت اميرة بسيارتك كثيرا خادم ركن السيارات بالمطعم ليس كثيرا |
Merhaba. prenses Yue. Sizin için bir şey yaptım. | Open Subtitles | مرحبا اميرة يوي، لقد صنعت لك هذه، حفرتها بيدي |
Üzerinde firmanızın ismi olan çim biçme makinesine binmiş bir prenses. | Open Subtitles | مع اميرة تركب قطاعة اعشاب، والتي يوجد عليها اسم شركتكم |
Eğer bir prenses olursam, bütün bunları bırakmam gerekmeyecek mi? | Open Subtitles | وإذا اصبحت أنا اميرة لا احتاج أن اتخلى عن هذه الأشياء |
Ayrıca prenses, kimliği bilinmeyen maskeli bir adama nazaran daha güvenilir gözüküyor. Sadece bunlara bakaraktan hangi tarafın daha güvenilir olduğu anlaşılıyor. | Open Subtitles | إنها اميرة من نسب معروف تقارن بالرجل المقنع ذو الهوية المجهولة |
Bir zamanlar Dünya'nın okyanuslarını ve on üç nehri uzakta yaşayan bir prenses vardı. | Open Subtitles | فى يوم من الايام كان هناك اميرة تعيش على بُعد 7 بحار و 13 نهر |
Hadi, prenses gel. | Open Subtitles | هيا , يا اميرة أقنعت جيوفانى أخيرا,ان المعكرونة تلك |
Noel tabii, prenses. Gel hadi, sana bir şey göstereyim. | Open Subtitles | انه عيد الميلاد, يا اميرة تعالي , دعيني اريك |
İşi bitir, prenses, git ve o ruhu al. | Open Subtitles | اهتمي بالعمل يا اميرة و اذهبي و احصدي روحه |
O zaman da gerçek bir prenses olurdum. Değil mi Guido? | Open Subtitles | وبعد ذلك سأكون اميرة حقيقية اليس كذلك , جويدو ؟ |
Biliyorum bu bir prenses için yabancı bir kavram olmalı, ama anlamı şu ki odanın bir tarafı senin, diğer tarafı da benim. | Open Subtitles | وانا اعلم على الارجح انها فكرة غريبة على اميرة ولكن هذا يعني انك تأخذين جانبا من الغرفة وانا اخذ الجانب الاخر |
Eğer prenses seçilemezse, kraliçe olamaz, değil mi? | Open Subtitles | اذا لم تصبح اميرة لا يمكن ان تصبح ملكة صحيح |
Vahşi hayvanların prensesi, beni duyabiliyor musun? İstediğin bensem işte karşında duruyorum. | Open Subtitles | هل تسمعيني اميرة الوحوش انا من تريدين وها انا |
Bunu yaptı çünkü, Rajput prensesi ile yaptığınız evlilikten hoşnut değil. | Open Subtitles | وفعل فعلته لأنه مستاء بزواجك من اميرة راجبوتيه |
Gerçekten, akşam yemeğini o ısmarladı ve bana salsa öğretti. Amira, söylediğine göre resimdeki kişi, ile çok farklı ortamlarda mesajlaştık. | Open Subtitles | ظريف حقا ,ابتاع العشاء تلك الليلة وعلمني رقصة السالسا حسنا اميرة لا تدّعي |
Her prensesin istediği şeyi istiyorum. Sonsuza dek mutlu yaşamak. | Open Subtitles | اريد ما تريده كل اميرة ان تعيش فى سعادة الى الأبد |
Şu anda 29 prensese koruma sağlıyoruz, hepsi şu ya da bu şekilde tehdit altında. | Open Subtitles | نحن نؤمن الحماية ل 29 اميرة وجميعهم تعرضوا للتهديد بطريقة أو بأخرى. |
Geldiğim yerde ben bir prensesim. Evet. Tabi. | Open Subtitles | وفي قبيلتي انا اميرة نعم صحيح- |
Çok daha fazlasısın. Artık bir prensessin. | Open Subtitles | انت اكثر من هذا انت اميرة الان |
Kono'ya aşağı yukarı 15 yaşındayken Coral Prince'le kontrat imzalatan Ian'dı. | Open Subtitles | اجل.ايان وقع مع كونو عقد اميرة المرجانية |
Bir prensesle evlenmek için illa prens olmanız da gerekmiyor. | Open Subtitles | لايجب عليك ان تكون اميراً لكي تتزوج اميرة |