Onlar intihar dediler ben ise goblinler dedim, ve beni buraya kapattılar. | Open Subtitles | عندما يقولون انتحارا وانت تقول الجن هنا هو المكان الذي يضعوك فيه |
Saldırmak intihar olur. Ani atak ise imkansız. | Open Subtitles | مهاجمتهم الآن ستكون انتحارا عنصر المفاجئة مستحيلة. |
Şu an korunuyoruz. Buradan çıkmak intihar olur. | Open Subtitles | نحن مغطون بالكامل اى ظهور لها هنا سيكون انتحارا |
Yerde kar olduğu için, kabilenin hareket halinde olması şart.... ... ama hareket etmek anne ve bebek için intihar etmek olur. | Open Subtitles | مع تراكم الثلج على الأرض يصبح من الضروري للقبيلة أن تنتقل لكن الرحلة ستكون انتحارا بالنسبة للام ورضيعها |
Polislerin endişelendikleri kadarıyla intihardan başka bir sonuç çıkarılamıyor. | Open Subtitles | بالرغم من اهتمام الشرطه لكن لا يوجد استنتاج اخر للامر غير كونه انتحارا |
Polis intihar olduğunu söylüyor. | Open Subtitles | إنها الشرطة يحاولون جعل الأمر يبدو انتحارا |
İntihar olmayabilir. | Open Subtitles | انتم وحدة جمع الضرائب ربما لايكون انتحارا |
İntihar olmayabilir diyordum. | Open Subtitles | اخبره انا فقط كنت اقول ربما لا يكون انتحارا |
Sanırım kilise bunu intihar olarak görmedi. | Open Subtitles | أعتقد أن الكنيسة لم تسمِ ما حدث انتحارا. |
İntihar etseydi yanıcı maddeyi dökeceği için bedeninin alt kısmı daha fazla yanardı. | Open Subtitles | على الأقل لو كان انتحارا ما كان عليه حرق نفسـه بهذه طريقة أعني لم يكن عليه حرق جزءه السـفلي فقط |
Ve zavallı Norton gibi kesinlikle bir intihar değildi. | Open Subtitles | وبالتاكيد لم يكن انتحارا مثل المسكين السيد نورتون |
Acı çekmek yok, kıvranmak yok, üstelik, intihar da değil bu. | Open Subtitles | هناك أي ألم، ليس هناك تشنجات وهذا ليس انتحارا. |
- Ceset, ölüm sebebinin intihar olduğunu doğrulamak üzere tetkik hakimine gönderildi. | Open Subtitles | تم نقل جثته إلى مكتب تحقيق الوفيات بالعاصمة ومن المتوقع أن يفيد التشريح المبدئي بأن وفاته كانت انتحارا |
- Ceset, ölüm sebebinin intihar olduğunu doğrulamak üzere tetkik hakimine gönderildi. | Open Subtitles | تم نقل جثته إلى مكتب تحقيق الوفيات بالعاصمة ومن المتوقع أن يفيد التشريح المبدئي بأن وفاته كانت انتحارا |
Tüm kitapların kabul ettiği gibi, her lanetin tek bir sonu vardı.. intihar. | Open Subtitles | و مباشرة بعد تلك الواقعة, اتفقت كل الكتب على أن هناك انتحارا واحدا فقط. |
Tıbbi raporlara göre bu bir intihar olabilir ama karar nihai değil. | Open Subtitles | يقول تقرير الطب الشرعي أنه يمكن أن يكون انتحارا لكنه ليس أمرا نهائيا |
Görünüşte intihar gibi. Onu kaygılandıran herhangi bir şey biliyor musunuz? | Open Subtitles | يبدو انتحارا أكان هناك ما يقلقها ؟ |
İntihar olduğu düşünülüyordu. Biz intihar olduğunu söyleyene kadar intihar olmaz. | Open Subtitles | انه ليس انتحارا الى ان نقول انه انتحار |
Bu bir intihar değildi. Kardeşim koyu bir Katolik'ti. | Open Subtitles | لم يكن انتحارا اختي كانت كاثوليكيه |
Eğer Madam Franklin'in ölümünün intihardan başka bir şey olduğu düşünülseydi, kuşku gölgesi kaçınılmaz olarak ya Franklin'in ya da Judith'in üzerine düşecekti. | Open Subtitles | لو كانوا ظنّوا ان وفاة السيدة فراكلين لم تكن انتحارا فستقع الشكوك ,لامحالة على أىٍ من فرانكلين او جوديث |
O bir intihardı. O kendini öldürdü. | Open Subtitles | كان انتحارا لقد قتلت نفسها |