| bilirsin, her insan kendisini uçurumun kıyısına götüren bir an yaşayabilir. | Open Subtitles | حسنا انت تعلمين أن أي شخص قد يمر بلحظة تدفعه للهاوية |
| Sonunda tüm dövüşleri onun kazanacağını bilirsin. | Open Subtitles | انت تعلمين انه سيكسب كل معاركه في النهاية |
| Demek istiyorum ki, bilirsin, bu trende birlikte, uh... saplanıp kalacağız, ve atlayıp kurtulamayız da. | Open Subtitles | اقصد انت تعلمين اننا يمكن ان نكون , اه فى مأزق فى هذا القطار معا ولا يمكنا ان نقفز |
| Biliyor musun, bazen vakit geç olduğunda... kendimi küçük bir kafeste... büyük bir kedi gibi hissediyorum. | Open Subtitles | انت تعلمين عندما يتاخر الوقت احيانا احس انني قطة كبيرة |
| Biliyor musun? 100000 kişiyi inandırmak, bir kişiyi inandırmaktan daha kolay. | Open Subtitles | انت تعلمين انه من الاسهل جعل 100000 شخص ان يصدقوا اكثر من جعل شخص واحد |
| Jules, bunu takdir etmediği için onun aptal olduğunu biliyorsun değil mi? | Open Subtitles | جولز , انت تعلمين انه احمق لعدم تقديره لهذا , صحيح ؟ |
| Ben şaka yapmıyorum. Bu gecenin ne kadar uğurlu olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انا لا امزح انت تعلمين ان الليله ليله مباركه |
| Leydi Stubbs, postanın benim sorumluluğumda olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | ليدى ستابس, انت تعلمين ان البريد مسئوليتى |
| Ve onlar olduğunda daha çoğalıyor gibi, bilirsin. | Open Subtitles | ويبدو انه يزداد عندما ياتي هؤلاء انت تعلمين |
| Onu sevdiğini biliyorum, ama bilirsin, bazen bir evliliği yürütmek için aşktan fazlası gerekir. | Open Subtitles | انا اعلم انك تحبيه ولكن انت تعلمين احيانا تكون هناك اشياء اكثر من الحب لتدعم الزواج |
| bilirsin, belki de reklamcılıktan bu kadar nefret etmeseydi, iş bulmada daha istekli olabilirdi. | Open Subtitles | حسنا ، انت تعلمين ، ربما كان يحاول أكثر لو أنه لم يكن يكره مجال الدعاية |
| En tepe adamın. Büyük iş, bilirsin. | Open Subtitles | تلقيت نداء من الرئيس ,ستيف.انت تعلمين كيف هو |
| Valla, genç çocukların nasıl olduğunu bilirsin. | Open Subtitles | انت تعلمين, كيف يكون الامر مع زوج من المراهقين |
| bilirsin, seni düşünüyordum ama cd dükkanında bir kız vardı. | Open Subtitles | انت تعلمين.. اعتقد انك غادرتها ولكن هناك بمحل السيديات في اليوم السابق فتاه |
| Biliyor musun, böyle iyiyim. | Open Subtitles | انت تعلمين ذلك انني بخير اعتقد بانني سأسير |
| Ayrıca, bizim için iyi olacağını Biliyor musun? | Open Subtitles | بالاضافة الى انها سوف تكون جيدة لنا انت تعلمين هذا |
| Annemin felç geçirmesinin üzerinden bir yıl geçtiğini Biliyor musun? | Open Subtitles | -كيف حالهم انت تعلمين, لقد مرت سنة منذ جلطة امي |
| Bende parıltı fetişi var, Biliyor musun? | Open Subtitles | واو, انت تعلمين انا لدى ولع بتلك الاشياء |
| Ehliyete ihtiyacın olduğunu biliyorsun, değil mi? | Open Subtitles | انت تعلمين بانك تحتاجين الى رخصة قيادة فانا استطيع القبض عليك |
| Hayır gerekmez. Nerede olduğunu biliyorsun değil mi? Lütfen. | Open Subtitles | لا, ليس عليكِ ذلك انت تعلمين اين هي, أليس كذلك؟ |
| Deli olduğunu biliyorsun değil mi? Ama hep dediğin gibi, oyuncudan değil oyundan nefret et. | Open Subtitles | حسنا ، يا امرأة ، انت تعلمين انك مجنونة ، صحيح ؟ |
| Mesele Les. Buraya geldiğinde nasıl biri olduğunu biliyorsunuz. | Open Subtitles | إنه ليز فقط انت تعلمين كيف يكون عندما يتبدل |