"اية حال" - Translation from Arabic to Turkish

    • zaten
        
    • yine
        
    • Neyse
        
    • bu arada
        
    • Nasılsa
        
    • Herneyse
        
    • Nasıl olsa
        
    • azından
        
    • her halükarda
        
    • Hem
        
    Her Neyse, zaten oturup bir şey izleyemeyecek kadar sabırsızdır. Open Subtitles على اية حال انه متململ جدا بالنسبة لمساهدة اي عرض
    Yani diyorum ki, gerçek dünya da zaten bir simülasyon. Open Subtitles ما يعني أن العالم الحقيقي اساساً محاكاة على اية حال
    - Anlıyorum. Fakat ben, oh, olabilir tabi yine de bana kullandırabilirsin. Open Subtitles أتفهم, لكن اعتقدت من الممكن ان تسمح لي باستخدامه على اية حال
    Ama birkaç hafta sonra Paul'le yine bir film çekiyordunuz. Open Subtitles على اية حال, بعد عدة اسابيع عملت الفيلم مع باول
    - Her Neyse, aslında çok güzel bir iş yaptın, lad. Open Subtitles على اية حال ، لقد قمت بعمل رائع يا لاد رائع
    bu arada Todd Gack ne biçim bir isim? Open Subtitles ومانوع هذا الأسم على اية حال , تود قاك ؟
    Franklin açıklasın. Onun fikri zaten. Open Subtitles فرانكلين سيشرحها لك انها فكرته علي اية حال
    Onu durduramam, komuta onda. zaten, ona katılıyorum. Open Subtitles لا استطيع منعه انه المسئول علي اية حال.انا مؤيده
    Bu zaten senin paran... evin kira parası. Open Subtitles .أنها أموالكي على اية حال .لقد أتت من أجار المنزل
    Martılar zaten leş yiyici. Çoğu kuş öyle. Open Subtitles ان الطيور تعشق المخلفات علي اية حال معظم الطيور هكذا
    Ama zaten sizin seçtiğiniz filmlere nasıl baktığını biliyorsunuz. Open Subtitles ولكنكم تعلمون رائيه في إختياركم للأفلام، على اية حال
    zaten gidecektim. İyi geceler. Open Subtitles هذا جيد انا ذاهب علي اية حال ، ليله سعيده
    Evet, yine de komik olan üzerinde pek fazla çizik görmedim. Open Subtitles نعم امر ممتع على اية حال لاحظت الكثير من الخدوش بكِ
    Ben de yolumu kaybetmiştim, planım yoktu ama yine de evlendim. Open Subtitles لم يكن لدي خطة لكنني ذهبت مباشرة وتزوجت على اية حال
    - yine de onu silah taşımaktan içeri tıkacağım. Open Subtitles اقبض عليه على اية حال لحمله السلاح, لا تكن ساذجا,
    Her Neyse, eğer iş mahkemeye düşseydi, senin sözüne karşı benimkisi olacaktı. Open Subtitles على اية حال , أذا وصلت الأمر للمحكه سيكون كلامك ضد كلامي
    Ha, bu arada oğlumun önünde benle öyle konuşma. Open Subtitles على اية حال لا تتحدث معي هكذا ثانية امام ابني
    Hayır, bir şey söylemeyin. Nasılsa gerçeği de söylemezdiniz. Open Subtitles لا, لا تقل شيئاً لن تقول الحقيقة علي اية حال
    Herneyse, annem için büyük bir kayıptı. Geriye hiçbir şeyi kalmamıştı. Open Subtitles علي اية حال.تلك كانت صدمتين قويتين لها فلم يتبقي لها احد
    Ben alabilirim, Nasıl olsa kötü şeyler benim başıma hep gelir. Open Subtitles سآخذه الاشياء السيئة تحصل لي على اية حال
    Şey, en azından bu elbiselerin parasını geri ödeyecek kadar... Open Subtitles هل تعتقد إننا سنجمع أموالاً كثيره؟ حسناً، ما يكفي لتسديد ثمن هذه الملابس على اية حال
    Beni her halükarda öldüreceksen bu işi hemen hallet, Kakihara kardeş. Open Subtitles اعرف كل طرقك, اذا كنت ستقتلنى على اية حال فتخطى الأمر اذن أخى كاكيهارا
    Bu blok savaşları, kolayca bertaraf edilmelerine rağmen, ...artık büyük bir sorun haline geldikleri açık, ...Hem de çabucak bir çözüm üretilmesi gereken bir sorun. Open Subtitles على اية حال هذا يمنع هذه الحروب بسرعة هذا واضح انهم يصبحون كالوباء وباء يجب ان يتم التعامل معه فورآ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more