"بأحكام" - Translation from Arabic to Turkish

• sıkı
• sıkıca
• Dayanacak

Dinleyin, o kunduz postları temizlendiğinde çok sıkı germenizi istiyorum.
،أنصتوا، عندما تنظفوا الفراء .أريدكم أن تجمعوه بأحكام

Korsem o kadar sıkı ki, umarım gün boyunca geğirmeden durabilirim.
سبعة ، ثمانية إن المشد مربوط بأحكام وأعلم أن اليوم لن يمر بدون أن أتقيأ

Ana avlu ve kale kapısı çok sıkı korunuyor.
. الفناء المركزى ، الباب الحديدى . كل شئ مغلق بأحكام

Önce sen bununla benim yüzümü sıkıca sarmala sonra da ben senin yüzünü.
أنت أولاً .. خذيه و لفيه بأحكام حول وجهي ثم سألفه أنا حول وجهك

Bayanlar ve baylar, bu güzel bayanın da teyit ettiği gibi, ellerim arkamdan sıkıca bağlandı.
أيها السيدات والسادة، هذه السيدة الجميلة أكدت أن يداي مقيدتان فقط بأحكام وراء ظهري.

Pekâlâ. Dayanacak mı?
حسنا. مغلق بأحكام ؟

Bence COSTAR'lar en sıkı bağlanmış aletler.
أعتقد أن عدسات التصحيح المحورية هي أكثر جهاز مركب بأحكام

Dinleyin, o kunduz postları temizlendiğinde çok sıkı germenizi istiyorum.
أنصتوا، عندما تنظفوا اللحم، أريدكم أن تجمعوه بأحكام.

- Çok sıkı sarmışsın, iyi ve rahat
حسنا انه ملفوف بأحكام مهذب و لطيف الآن

Eğilin ve sıkı tutunun !
أنبطحوا. وغلقوا بأحكام ما هذا؟

Savannah'ın üyelik kabulünü yaptığımızda o şeyi öyle sıkı tutuyordu ki neredeyse elinden karpuz çekirdeği gibi fırlayacaktı.
عندماكنانحتفلبـ" سفانا" كانت تتمسك به بأحكام. بالكادأنتزعناهمن يديها، مثل بذرة البطيخ

sıkı tutun. Ağzına ısıracak bir şey verin.
سيطرة بأحكام, ضع هذه وعض عليها

- Ground ve Mo o gece barakanın fırtına yüzünden çok sıkı kilitlendiğini söyledi.
- العمال قالوا بأن ورشة الزوارق كانت مغلقة بأحكام في تلك الليلة بسبب العاصفة

Kepenkler sıkı sıkıya çivilendi.
انها مقفله بأحكام

Şimdi ıstakanın kıçını sıkıca kavra ve...
الان ، أمسكى بأحكام نهاية العصا بقوه ...ثم...

Babanın elini sıkıca tutabilirsin.
بأمكانك أن تمسكي . يد والدك بأحكام

Elinde sıkıca tuttuğun şey.
الذي تمسكينه بأحكام بيديك حتى الأن

Onu sıkıca tutmalıyım.
لابد ان امسكه بأحكام

Anteni oraya sıkıca bağla.
ثبت اللاقط الهوائي بأحكام

Dayanacak.
مغلق بأحكام.