"بأسنانك" - Translation from Arabic to Turkish

    • dişlerinle
        
    • dişlerini
        
    • Dişlerinin
        
    • Dişinde
        
    • dişlerinizle
        
    • Dişin
        
    • Dişlerine
        
    "Çözüver keskin dişlerinle hayatın kördüğümünü." Open Subtitles بأسنانك الحادة فى هذه العقدة جوهر الحياة يتحد لمرة واحدة
    ...yapacağın şey aşağıya uzanıp dişlerinle şunu çekmek. Open Subtitles ما يمكنك فعله هو أن تصل للأسف و تشد هذا بأسنانك
    Yatağı pençelerinle yapıp, pijamalarını dişlerinle çıkartıyorsun. Open Subtitles بكفوفي ؟ ترتب الفراش بكفوفك وتحضر البيجاما بأسنانك
    Eğer bu insanları yüz üstü bırakırsan o dişlerini dökerim, bunu bil! Open Subtitles وإن خذلت هؤلاء الناس، أريدك أن تعرف، أنني سأجدك شخصيا وسأضربك بأسنانك.
    Ya da erkek kardeşim dişlerini kafandan söküp çıkarabilir. Open Subtitles م أن أخى سوف يطيح بأسنانك اللعينه خارج رأسك ؟
    Ya da Dişlerinin arasına bir bıçak al. Kalbinin ortasına bir delik aç. Open Subtitles أو هاتي بسكينة صغيرة بأسنانك وضعيها مقابل قلبك وافتحي ثقبًا
    - Dişinde haşhaş tohumu var. - Büyük bir tane. Open Subtitles لديكِ سمسم بأسنانك
    Bu göbek bağını dişlerinizle bile açamazsınız. Open Subtitles لكنك لا تستطيع حلها حتى لو حاولت بأسنانك
    Bu çocuk daha ayakkabısını bile zor bağlarken, yarasını kapatması gerektiğini, böylece iltihaplanmayacağını ve Dişlerine bakmak için günde iki kere fırçalaması gerektiğini biliyor. TED هذا الطفل بالكاد يستطيع ربط حذائه، ولكنه يعرف أنه يجب أن يغطى الجرح حتى لا يصبح ملوثًا. ويجب أن تعتنى بأسنانك عن طريق غسلها مرتين في اليوم.
    dişlerinle yumruğumu cilalayacaksın. Open Subtitles نعم, يا بطل? سوف تقوم بتلميع قبضتي بأسنانك.
    Şimdi eğer zahmet olmazsa lütfen fermuarımı dişlerinle açıp beni masanın üzerine götürür müsün? Open Subtitles .. والآن، لو لم يكن في ذلك مشكلة هلاّ تفتح ساحب الفستان بأسنانك وتعاشرني على الطاولة؟
    Snotlout, Hookfang'i dişlerinle sürmeyi planlamıyorsan... Open Subtitles محظوظ سنويلت ، إلا إذا كنت تخطط لتحلق بهوكفانج بأسنانك
    Sen de dişlerinle kesik elimi taşı. Open Subtitles احملي يدي يا فتاتي الجميلة بأسنانك
    dişlerinle kıyafetimi çıkarmak ister misin? Open Subtitles أتريد أن تجردني من ملابسي بأسنانك?
    Şimdi külotumu dişlerinle çıkar. Open Subtitles و الان اسحب ملابسي الداخلية بأسنانك
    Hak ettiğin tek şey dişlerini ve tırnaklarını kurtarma şansı. Hayır. Open Subtitles الأمر الوحيد الذي تستحقّه هو فرصة احتفاظك بأسنانك أو أظافرك
    Onunla dişlerini fırçalaman gerekir kemik gibi kemirmen değil. Open Subtitles المفترض أن تغسل بها أسنانك لا أن تطحنها بأسنانك
    Biliyormusun Gece dişlerini bilersin? Sexy. Open Subtitles هل تعلم أنك تصر بأسنانك ليلا ؟
    Tek kötü tarafı, bazen gerçek kiraz parçaları Dişlerinin arasında kalıyor. Open Subtitles الجزء السيء الوحيد أنه أحيانا تعلق بأسنانك
    Etin tadına bakmışsın. Dişlerinin arasına sıkışmış. Open Subtitles لقد تذوقّت اللحم إنّه عالق بأسنانك
    Çünkü Dişinde bir şey kalmış. Open Subtitles لأنه لديك شيء بأسنانك
    Ateş altında, eğer mecbur kalırsanız dişlerinizle delik kazmasını öğreneceksiniz. Open Subtitles تحت إطلاق النار ستحفر حفرة بأسنانك إذا احتجت لها

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more