Atları da güzelmiş. - Henüz gençler, ama Fena değil. | Open Subtitles | خيولكم هذه جميلة إنها صغيرة السن ولكن لا بأس بها |
Fena değildi ama iyi de değildi. İdare ederdi işte. | Open Subtitles | لم تكن جيدة، ولكنها لم تكن سيئة لا بأس بها |
Bana hediye almak isterseniz, bir teyp Fena olmaz. | Open Subtitles | اذا أردتم احضار هدية لي شرائط مسجلة لا بأس بها |
- Birkaç telefon için Fena değildi. | Open Subtitles | نتيجة لا بأس بها بالنسبة لإجراء مكالمتان هاتفيتان |
Dedikodudan hoşlanmıyorum. - Dedikodu iyidir. İnsanların ahlakını düzeltir. | Open Subtitles | ,النميمة لا بأس بها و لكن تلك الاخلاق عديمة الإحساس |
Endişelenmeliyim biliyorum ama bu güne başlangıç için hiç de Fena değil. - Evet. | Open Subtitles | عليّ أن أقلق، لكنها بداية يوم لا بأس بها |
İyi geçti. Fena değildi. | Open Subtitles | كانت تجربة لا بأس بها ولكنني لا أعرف إن كانت لي |
Kocanı seviyorsun ve yıldönümünüz "Fena değildi". | Open Subtitles | بأنك تحبين زوجك و أن ذكرى زواجك لا بأس بها ؟ |
Bir kapıcının oğlu için hiç de Fena değil. | Open Subtitles | ترقية لا بأس بها بالنّسبة لإبن حارس العمارة |
Bir, bir buçuk milyon. Fena değil, değil mi? | Open Subtitles | حوالي مليون أو مليون ونصف، لا بأس بها غنيمة ، صحيح؟ |
Hippi ve garip bir programa göre Fena değil ne dersin? | Open Subtitles | نتيجة لا بأس بها مقارنة باقتراح حملة انتخابية ضعيفة وهشّة، صحيح؟ ما من أحد يحب ملامة: |
- Mükemmel. - Fena değil, değil mi? | Open Subtitles | ـ ممتاز ـ لا بأس بها ، أليس كذلك ؟ |
Mükemmel bir kadın vücudu, Fena bir başlangıç değil. | Open Subtitles | فتاة رائعة القوام .. بداية لا بأس بها |
Müthişsin. Mücevherler de Fena değil hani. | Open Subtitles | أنت رائع ,المجوهرات لا بأس بها أيضاً |
Fena değil. Ama senin kadar güzel olamaz. | Open Subtitles | لا بأس بها, ولكنها ليست بمقدار جمالك |
Fena değildi. Ama "iyiler için ilaç" kısmını öne al ve "iyi" yi daha sert vurgula. | Open Subtitles | لا بأس بها ولكن ابدأ بعبارة "دواء للأصحاء" |
Övünmek gibi olmasın ama Fena bir film değil. | Open Subtitles | صورة لا بأس بها طالما حادثت نفسي.. |
- Evet, Fena sayılmaz. - Ben de geyikli olanını biliyorum. | Open Subtitles | لا بأس بها كان "وعلاً" في الطرفة التي سمعتها |
#Çünkü cumartesi gecesi en sevdiğim gecedir. Cumartesi gecesi iyidir, iyi, iyi. | Open Subtitles | "لأن ليلة السبت التى أحبها ليلة السبت, لا بأس بها, لا بأس" |
Yani aslında, Notting Hill'in... finalinde, Hugh Grant, Julia Roberts için "Eh işte, olsa da olur" diye düşünseydi, film böyle etki bırakmazdı. | Open Subtitles | "حسنًا،نهايةفيلم"نوتينجهيل.. كانت لتنهار تمامًا "إذاظنَّ"هيوجرانت.. أنَّ "چوليا روبرتس" لا بأس بها وحسب |
- O iyi biri. Sence? | Open Subtitles | لا بأس بها , ماذا عنك ؟ |