Sana bir şey diyeyim, eğer sizler de öyle ateş edebilseydiniz... Bütün emniyet homoseksüel olsa aldırmazdım. | Open Subtitles | سأقول لك شيئاً,لو كان بامكان الباقين منكم التهديف مثلهم لما اهتممت لو كان القسم بأكملة من اللوطيين |
Toprağa sızıyor. Bütün cadde havaya uçabilir! | Open Subtitles | إنه يتسرب في نظام المجارير قد ينسف هذا الحي بأكملة |
Çekil şuradan. Bütün gün bekleyemeyiz. | Open Subtitles | ابتعد عن الطريق ياأحمق ليس لدينا اليوم بأكملة |
Fakat, MacReady, düşünüyorum ki, eğer bu şeyin küçük bir parçası bile tüm bir organizmayı ele geçirmek için yeterli ise, herkes kendi yemeğini hazırlasın, ve yanlızca konserve yemeyi öne sürüyorum... | Open Subtitles | لكن , ماكريدى لقد كنت افكر لو جزئية صغيرة من هذا الشيئ كافية لتستولى على الكائن الحى بأكملة فعلى كل شخص ان يجهز وجبتة |
tüm gezegenlerini savunabilme yeteneğine sahip olduğunu söylüyorlar. | Open Subtitles | قيل انه لديه القدرة عن الدفاع عن الكوكب بأكملة |
Eğer benden saklamasaydın Bütün bu sorunları yaşamamış olurduk. | Open Subtitles | كان يمكننا تجنب الامر بأكملة ان لم تحاول ان تُخفية عنى |
Bütün dizi 448 bitlik şifreleme ile korunuyor. | Open Subtitles | الملف بأكملة مشفر برموز صعبة للغاية من نوع 448 بت |
Dayanak Hong Kong'da ona karşı harekete geçtiğinde çalıntı bir Avcıyla neredeyse Bütün bir binayı yok etti. | Open Subtitles | عندما قامت فولكرم بحركة فى هونج كونج لقد قام بتدمير المبنى بأكملة بطائرة مسروقة |
Bütün gün kazandıktan sonra, Kansas'a yapılan yanlış bir atak yüzünden mi kaybettim? | Open Subtitles | قضيت اليوم بأكمله قضيت اليوم بأكملة مع حمى تصل الى 103 فهرنت |
Bir bakıma Bütün savaş alanı kontrolüm altında. | Open Subtitles | بطريقة ما، مسرح الحرب .بأكملة يندرج تصرفي |
Bütün tavanda Spice Girls resimleri var. | Open Subtitles | إنه بدائي تماماً السقف بأكملة مليئ بفرقة سبايس غيرلز |
Daha Bütün trenin yükü var. | Open Subtitles | فلدي قطار بأكملة لاقوم بافراغة |
Haydi Bud. Gidelim ortak. Bütün gün bekleyemem. | Open Subtitles | هيا ياباد لنذهب , فليس لدى اليوم بأكملة |
Ama Bütün sistemi yıkarsan Amerika hakkında ne derler? | Open Subtitles | ولكن إذا دمرت النظام بأكملة ... ماذا يقول هذا عن أمريكا ؟ ... |
Bütün gece bekleyemem. | Open Subtitles | فلنتحرك ، ليس لدينا الليلة بأكملة |
Burada bir gezegen ve içindeki Bütün insanlar ölüme gidiyor. | Open Subtitles | هناك كوكب بأكملة مليئ بالناس سيموتون |
tüm sistemi çökertmek zorundayız. Sistemi nasıl çökerteceğiz? | Open Subtitles | يجب أن نحطم النظام بأكملة كيف يمكننا أن نوقف النظام؟ |
Bu incilerin verdiği güçle, tüm vadinin sahibi ben olabilirim. | Open Subtitles | بقوّة هذا اللؤلؤ يمكنني الحصول على الوادي بأكملة لنفسي |
Eğer insanlar Dünya'nın tekrar yaşanabilir olduğunu öğrenirlerse... tüm var olan sistem çökecek. | Open Subtitles | لو علم الناس ان هناك أجزاء من الأرض أصبحت آهله بالسكان مرة اخري النظام بأكملة سوف يتوقف |
tüm günü bir alay dansçıya "Dokun Bana" şarkısını söyleyerek geçirdim. | Open Subtitles | قضيت اليوم بأكملة اغني المسني لمجموعة راقصيين |
Yazı olumsuz olursa, tüm dizaynları berbat edip | Open Subtitles | إذا كان المقال سلبي، ممكن أن يقضي علي فرصة هذا الخط بأكملة. |