"بأنني كنت" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğumu
        
    • miydim
        
    • olduğum
        
    • ettiğimi
        
    • oldugumu
        
    Bir erkeğe bakire olduğunu söyleyip onun bunu anlayışla karşılamasını bekleyebilirsin ama bakire olduğumu, sonra olmadığımı şimdiyse yeniden olduğumu söylemek-- Open Subtitles وهو شيء أن تخبري شابًا بأنكِ عذراء وتأملي منه أن يتفهم، لكن أن أخبره بأنني كنت عذراء وبعدها لم أعد كذلك
    Haftalar önce bütün çalışma planımı senin için değiştirecek olduğumu anlıyor musun? Open Subtitles هل تفهمين بأنني كنت سأغيّر كل مخططاتي للعمل من أجلك قبل أسابيع
    Ve hep aynı rollerin verildiği bir aktör olduğumu hissettim. TED وشعرت بأنني كنت كائن يؤدي دورا كالممثل.
    Öyle mi? Yani sizce dün gece iyi miydim? Open Subtitles نعم، إذا هل تعتقد حقا بأنني كنت جيدا ليلة أمس؟
    Başka insanlar var burada, hafifmeşrep olduğumu düşünürler. Open Subtitles هناك ناس آخرون هنا وهم يعتقدون بأنني كنت دعي.
    Samimi olduğumu anlamış olmalısın. Open Subtitles آلا تدركين بأنني كنت أقول الحقيقة في القطار ؟
    Bazıları komik olduğumu söylüyordu. Open Subtitles نعم , فبعض الناس قد رؤوا بأنني كنت مضحكة فيه
    Ve bütün bu yıllar boyunca senin arkanda olduğumu da biliyorsun! Open Subtitles وأنتٍ تعرفين حق المعرفة بأنني كنت أساندك طوال هذه السنوات
    Sonra Güzellik Dergisi'nden bir gazeteciye deli bir mükemmeliyetçi olduğumu ve onu çıldırmanın sınırına getirdiğimi söyledi. Open Subtitles بعد ذالك , اخبرت مراسل في مجله بأنني كنت مرشدها اللذي انتقدها انتقاداً احبطها
    Sanki karnımın aç olduğumu hissetmişti. Open Subtitles وكما لو أنها تستطيع أن تشعر بأنني كنت جائعاً
    Benim deli ya sarhoş ya da deli ve sarhoş olduğumu düşünmen ihtimaline nedeniyle. Open Subtitles هذا فحسب في حال إن اعتقدتَ بأنني كنت ثملةً أو مجنونة أو ثملةً مجنونة
    Ve eğer burada olduğumu bilseydi bana da aynı şeyi yapardı. Open Subtitles وهو سيكون عندي، أيضاً إذا عرف بأنني كنت هنا
    Seçilen en genç kraliçe ben değildim ama şimdi düşünüyorum da yeterince büyük olduğumu sanmıyorum. Open Subtitles لم أكن أصغر ملكة تم انتخابها ولكن الآن وبعد التفكير في الأمر لست متأكدة بأنني كنت كبيرة كفاية
    Hasta olduğumu söylediler. Galiba, deliydim. Open Subtitles لقد أخبروني بأنني كنت مريضة أظن , مجنونة
    Onlara bakire olduğumu ve... 1.000$ istediğimi söyledim. Open Subtitles أخبرتهم بأنني كنت عذراء وأردت 1,000 دولار
    Sonra Güzellik Dergisi'nden bir gazeteciye deli bir mükemmeliyetçi olduğumu ve onu çıldırmanın sınırına getirdiğimi söyledi. Open Subtitles بعد ذالك , اخبرت مراسل في مجله بأنني كنت مرشدها اللذي انتقدها انتقاداً احبطها
    Sonra da onun kraliçesi olduğumu söyleyip geçiştirmeye çalışırdı. Open Subtitles ثم يحاول التغطية على هذا بأنني كنت مليكته
    Olsaydı, rapor etmez miydim? Open Subtitles لو انني كنت أعرف, ألا تعتقد بأنني كنت لأبلغ عن الأمر؟
    Sadece usül, hepsi bu.Ama onlara söyleyemediğim evli bir kadınla birlikte olduğum. Open Subtitles مجرد اجراء اعتيادي، ولكن لم استطع اخبارهم بأنني كنت برفقة امرأه متزوجه
    Ancak orada kaldım, çünkü çok nadir olarak görülecek bir şeye tanıklık ettiğimi anladım, başarı ve ustalık arasındaki o farka. TED و لكني بقيت لأنني أدركت بأنني كنت أشهد ما هو من النادر أن يلمح، الاختلاف بين النجاح و التفوق.
    Russ beni kontrol ederdi, herkese onun küçük kızkardeşi oldugumu hatırlatırdı. Open Subtitles كان ذلك يعني أن روس يتفقدني و يجعل الجميع يعرفون بأنني كنت اخته الصغيرة

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more