"بأنه لديه" - Translation from Arabic to Turkish

    • olduğunu
        
    Ancak tepede uçan robotlar bunu kolaylıkla kendileri fark edebilir ve sonra çiftçiye bahçenin bu kısmında bir sorun olduğunu raporlayabilirler. TED والروبوتات تطير فوقها ويمكنها إكتشاف ذلك بشكل تلقائي تم ترسل تقريرًا للمزارع بأنه لديه مشكلة في هذا الجزء من البستان.
    Evde sorunları olduğunu söyledi. Open Subtitles لقد قال بأنه لديه مشاكل بالبيت هل تحدتث إلى لوسي ؟
    Herhangi bir "Son"ın bu tecavüzle ilgisi olduğunu mu düşünüyorsun? Open Subtitles هل تعتقد بأنه لديه شيء ليعمله مع ذاك الاعتداء؟
    Ama ayrıca katil listesinde üç kurban olduğunu belirtti. Open Subtitles لكـن القاتل أدلى بوضوح بأنه لديه ثلاث ضحـايا آخريـن في قائـمته.
    Burada olduğunu bilseydim, çok önceden gelip alırdım. Open Subtitles انا أفكر بأنه اذا كنت أعلم بأنه لديه هذا لكنت اتيت الى هنا منذ وقت طويل
    Adam nerede olduğunu öğrenmiş, çılgın gibi peşinde elinde bir silah bağırıyor. Open Subtitles لقد أكتشف مكانها هو كالمجنون بشكل كامل يصرخ بأنه لديه مسدس
    - Zaman sınırı olduğunu bilmiyordum. - Ne olmuştur sence? Open Subtitles لم أكن أعلم بأنه لديه موعد نهائي ماذا تعتقدي قد حدث؟
    Parayı kazandığından daha çabuk harcar ve şu anda yukarıda bir hatunu olduğunu söylüyorlar. Open Subtitles يسرف المال بسرعه واخبروني بأنه لديه بنات في الأعلى
    Cal ile ilk tanıştığımda vahşi bir tarafının olduğunu biliyordum. Open Subtitles عندما قابلت كال أول مرة عرفت بأنه لديه جانب وحشي حقيقي
    Darius soygun zamanı için bir mazereti olduğunu iddia ediyor. Open Subtitles داريوس إدعى بأنه لديه حجة غياب في وقت السرقة
    Aniden kendisinin elleri olduğunu, benimse olmadığını fark etti ve...pipoyu temizlemeyi bırakıp ellerini gizlemeye çalıştı sanki bir suç işlemiş gibi. Open Subtitles و فجأة صُدِم بأنه لديه يدان,و أنا ليس لدى و من ثم توقف عن تنظيف غليونه و حاول إخفاء يديه كما لو كان مذنباً أو شىء من ذاك القبيل
    Dosya rafa kaldırılmıştı ta ki geçen ay biz bir kaynak bulana dek. Berlin'de Neski cinayeti dosyasına sahip olduğunu iddia eden başka bir Rus. Open Subtitles تم احياء القضيه مره اخرى منذ شهر عندما ادعى أحد الروس بأنه لديه ملفات "مسكي"
    En azından bana kız arkadaşı olduğunu söyleyebilirdin. Open Subtitles أو.. تعلمين بأنه لديه حبيبة جديده
    Murphy bana kanun ile ilgili problemlerin olduğunu söyledi. Open Subtitles ميرفي) لم تخبرني بأنه) لديه بعض المشاكل القانونية
    Aile babası olduğunu söylüyor. Open Subtitles يقول بأنه لديه عائله
    Bak, Jeff'in seninle savaşta bitmemiş meselesi olması yüzünden baskı altında olduğunu düşündük. Open Subtitles أنظر ، نحن نظن أن (جيف) واقع تحت تأثر بأنه لديه أعمال غير منتهية بالحرب ، معكَ.
    Hiçbir şey olduğunu sanmıyorum. Open Subtitles لا اتوقع بأنه لديه اي شيء علي
    Şimdi, elinde zaten gerekli aletlerin olduğunu söyledi. Open Subtitles قال بأنه لديه الأدوات بالفعل
    Sekreteri arayıp Pebble Plajı'nda golf gezisi olduğunu söyledi. Open Subtitles سكرتيرته اتصلت لتخبره (بأنه لديه رحلة غولف الى (بيبل بيتش
    Amcası olduğunu bilmiyordum bile. Open Subtitles . لم أكن أعلم بأنه لديه عمّ

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more