"باردُ" - Translation from Arabic to Turkish

    • soğuk
        
    • Üşüdüm
        
    Belki soğuk biri olduğumu düşünüyorsun. Open Subtitles تَعْرفُ، أنت من المحتمل إعتقدْ أَنا باردُ.
    Burada iklim çok soğuk ama karşılamanız çok sıcak. Open Subtitles إنّ المناخَ هنا باردُ جداً، لكن الإستقبالَ هنا دافئُ جداً.
    Tutku ve duygunun bu derece şüpheyle aktarıldığı yüzeyde o derece soğuk bir filmdi ki sonunda, sınırsız bir tutkuyla dolu olmayan hiç kimsenin bu derece mesafeli ve yalın bir film çekemeyeceğinin farkına vardım. Open Subtitles فيلمُ كان فيلم كان مريبّ جدًا بشغفه و عواطفه باردُ جدًا في ظاهرّه أخيرًا أدركّت انه لا يوجد رجل يمكنه صنّع،
    - Boş ver. Böyle bırakalım. Dışarısı soğuk, alnını kapatsın. Open Subtitles لاشئ ، اتركه منسدلاً ، الطقس باردُ على اي حال صففه هكذا طوال الوقت
    Eh, Hastings, hava soğuk, karanlık ve yiyecek başka hiçbir şey yokken.. Open Subtitles عندما هو باردُ ومُظلمُ، ولا شيء أكثر أَنْ يَأْكلَ، هو...
    - soğuk, belki yardım lazımdır. Open Subtitles - هو باردُ هناك، لَرُبَّمَا يَحتاجُ مساعدةً.
    Dışarısı soğuk, değil mi? Open Subtitles الجو باردُ في الخارج، أليسَ كذلك؟
    - Çok soğuk bir davranış. Open Subtitles هذا باردُ. اللعنة، تلك باردةُ.
    Kaşıklarla ne yapacağız? - Bu şekilde tutacaksın. - Çok soğuk. Open Subtitles اوة أوه فقط لفعلي هكذا انه باردُ جداً
    Bak, korkarım ki, hiçbir zaman dışarısı soğuk olduğu için... paltonun düğmelerini iliklememi istemeyeceksin... Open Subtitles يؤسفني انك لن تطلب مني ابدا تَرتيب معطفِك لأن الجو باردُ خارج لكن...
    Burası çok soğuk ve sevimsiz. Open Subtitles هذا باردُ وغير سار جداً. أين نحن الان؟
    Burası soğuk, değil mi? Open Subtitles إن المكان باردُ هُنا، أليس كذلك؟
    soğuk kanlı orospu çocuğu katilin tekisin, değil mi? Open Subtitles أنتَ سافلٌ قاتلٌ باردُ الدم, ألست كذلك؟
    Ooh. Ooh! Öyle soğuk ki. Open Subtitles انه باردُ جداً.
    Acele et. soğuk oldu. Open Subtitles بسرعة الجو باردُ.
    soğuk olduğuna eminim. Open Subtitles هو أكّيد باردُ.
    Ve soğuk olduğundan emin ol. Open Subtitles ويَتأكّدُ بأنّه باردُ.
    Dağda hava soğuk. Open Subtitles هي باردُ في الجبالِ.
    Balıklar için çok soğuk değil mi? Open Subtitles هو باردُ جداً للسمكِ، صحيح؟
    Dışarısı çok soğuk. Open Subtitles انه باردُ بالخارج.
    Çok Üşüdüm, Z. Hadi içeri al ve bunun bir çaresine bakalım, olur mu? Open Subtitles إنَّ الطقس باردُ للغاية يا زاك, دعني أدخل وسنسوي هذا سويّاً, حسناً؟

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more