"بالأمر الهام" - Translation from Arabic to Turkish

    • önemli bir şey
        
    • da önemli
        
    • Önemli bir
        
    • o kadar önemli
        
    • büyütülecek bir
        
    önemli bir şey değil... Yetiştiğim dönemde zor zamanlar geçirdim. Open Subtitles ليست بالأمر الهام عانيت قليلاً من وقت عصيب خلال نشأتي
    önemli bir şey değil ancak bunun hakkında seninle konuşmanın daha iyi olacağını düşündüm. Open Subtitles انه ليس بالأمر الهام ولكنى اعتقد انه من الأفضل ان اتحدث اليك بشأنه
    Çok hoş bir şey değil ama çok da önemli değil. Open Subtitles ولا اتذكر شيئا عن هذا لا يمكن ان يكون هذا سارا ولكنه ليس بالأمر الهام, انها مجرد احلام سيئة
    Ayağıma bir fırsat gelmişti. Sorayım dedim. O kadar da önemli değil. Open Subtitles جاءت الفرصة، فكرت في السؤال ليس بالأمر الهام
    Bunun o kadar önemli olduğunu düşünmedim. Open Subtitles لقد كذبتَ عليّ لم أظن أن هذا بالأمر الهام
    büyütülecek bir şey yok. büyütülecek bir şey yok mu? Open Subtitles كان علي أن أملأ بعض الأوراق , ليس بالأمر الهام
    Dur ben sileyim. Birkaç damla sadece, önemli bir şey yok. Open Subtitles دعيني أمسحها لكِ أوقعت القليل, ليس بالأمر الهام
    Öyle önemli bir şey değil. Open Subtitles الذى والده يجبره ان يعمله لهذا ليس بالأمر الهام.
    Tören yirmi dakika falan sürecek çok önemli bir şey değil yani. Open Subtitles لن تستغرق المراسم سوى 20 دقيقة لذا ليس بالأمر الهام
    Bana çok önemli bir şey değil demişti ama sanırım gerçekten Önemli bir şeymiş. Open Subtitles لقد قال أنه ليس بالأمر الهام لكنني أعتقد أنه كذلك
    Bütün gün önemli bir şey yok dedin durdun. Open Subtitles ستقولين نفس الشيء، ليس بالأمر الهام
    önemli bir şey değil. Danny, muhteşemler. Open Subtitles إنه ليس بالأمر الهام - داني" ، إنه شعر رائع" -
    - Aslında o kadar da önemli değil. Open Subtitles ، فى الحقيقة هذا ليس بالأمر الهام مازالت عند البار
    - Yapmayin ama, o kadar da önemli degil. Open Subtitles هيا يارفاق أنه ليس بالأمر الهام
    Vay canına. Dinle, yani o kadar da önemli değil.. Open Subtitles واو ، اسمعي ..ذلك ليس بالأمر الهام حقاً
    Geldiğinizde birkaç yara bere ve ufak bir sarsıntı geçirmiştiniz. Önemli bir şeyiniz yoktu. Open Subtitles أتى هنا مخموراً ببعض الكدمات ليس بالأمر الهام
    Anne, bu Önemli bir mesele değil. Oldukça eğlenceli. Open Subtitles أمي ، ليس بالأمر الهام ، أعني ، إنه ممتع
    Bay Hoffman bunun o kadar önemli olduğunu kesinlikle söylememişti. Open Subtitles لم يخبرنا السيّد (هوفمان... ) أنّ هذا سيكون بالأمر الهام.
    Hayır, sadece lise mezunu olmamak o kadar büyütülecek bir mesele değil. Open Subtitles كلا إِن الأمر فقط إِنّ التخرج من المدرسة الثانوية ليس بالأمر الهام

    Most frequent words and phrases

    Arabic-Turkish: 10k, 20k, more | Turkish-Arabic: 10k, 20k, more